2015 beklentisi…

Ferit Barış PARLAK
Ferit Barış PARLAK AYRINTI ferit.parlak@dunya.com

Dünya ekonomisine yön veren ‘saygın’ kurum ve kuruluşların 2015 yılı beklentilerine bakarken, geçmişe dönüp, aynı kurum ve kuruluşların 2014 ve 2013 beklentilerine bakma gereği de duydum.

Yıl boyu gerçekleşecek ekonomik aktivitenin temelini oluşturan ve yatırımcının pusulası olması gereken ‘beklentiler’ ve ‘tahminler’ de yaşanan sapmanın büyüklüğüne hayran kaldım!
“Milyonlarca büyük, milyarlarca küçük yatırımcıyı, bilerek yanlışa sürüklemeye kimin/kimlerin vicdanı elverir?” sorusunun gizeminde, tahminlerin ‘zar atarak’ yapıldığına inanmaya başladım!

*    *    *
Öyle ya…

En ‘saygın’ ilk 10 kuruluşun 2014 yılı sonu petrol fiyatı beklenti ortalaması 119 dolar…

Yine o en ‘saygın’ 10 kuruluşun, ABD 10 yıl vadeli tahvilleri için yaptığı faiz tahmini yüzde 3’ün üzerinde…

*    *    *
Bugün, brent petrol 59 dolar…

Sondaki 9’u tutturmuş, amortiyi kaçırmamış yani o en ‘saygın’ 10 kuruluş!

10 yıllık vadelinin faizi mi? Yüzde 2…

Yüzde 3 beklentisine göre yüzde 50 şaşmış…

Ama hala, en ‘saygın’ olmayı bırakmamış!

*    *    *
2007 yılı tahmin ve beklentileri de öyleydi, fikirlerini pusula yaptığımız o saygın kuruluşların…
İnanmıyorsanız bakın 2007 yılı beklenti raporlarına…

İtalya ve Yunanistan ‘parlayan yıldız’, Fransa ‘örnek ülke’, İrlanda ‘finansın yeni adresi’ olarak nitelendiriliyordu…

ABD’de konut fiyatları 3 yıl içinde 2 kat artabilirdi…

Libya ve Irak’ta petrol fiyatlarını dengeleyecek gelişmeler yaşanacak, dünya büyümesi hızlanacak, Brezilya ve Meksika 5 sene içerisinde Çin’i aratmayacaktı.

2008’de bütün bu beklentileri gerçekleşti o ‘saygın’ kuruluşların!

*    *    *
2011 yılının Eylül ayında zirve yapıp onsu bin 900 dolardan işlem gören altın için, 2012 yılı başında, onsun 10 bin dolara çıkabileceği yönünde rapor hazırlayanlar da o kuruluşlardı.

Hatta parite ve enflasyona dayalı 40 yıllık grafiklerle onsun 50 bin doları görebileceğini iddia edenler dahi vardı.

*    *    *
3-4 yıldan 8 saate düşen ‘orta vade’ tanımı nedeniyle, bizde de beklentiler tutmuyor…

İç ya da dış nedenlerle hedeflerden sapılıyor…

Zincirleme etkiyle kur, faiz, büyüme, enflasyon, cari açık, işsizlik, bütçe oranları tahmin edilemeyecek seviyelere inip çıkıyor…

Tek yol kalıyor, krizden çıkış için soyuttan somuta dönmek gerekiyor…

*    *    *
Tüm dünya soyutta ısrar ederken, soyuta çabucak alışan bizim gibi gelişmekte olan ülkelerin gerçeğe/reele dönmesi kolay olur mu?

Önceki gün Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz’a sordum…

“25 alanda yapısal reform öngören Öncelikli Dönüşüm Programı’nda bin 300’e yakın eylem planı var. Bu eylem planları nedeniyle beklentileri koyduk ortaya ama beklentilerin gerçekleşmesi için eylem planlarının uygulaması gerekiyor. Nasıl olacak?”

Yılmaz’ın yanıtı, AB ve gelişen ülkelere kriz reçetesi gibiydi:

“Bu eylem planlarının uygulama sonuçlarını 3 ayda bir açıklayacağız. Bu nedenle tüm siyasiler ve bürokrasi aktif olmak zorunda. Alışkanlıklarını kırmak zorunda. Gerçekleşmeler beklentiler dışında kalırsa cezasını başta biz siyasiler ve bürokrasi çeker.”

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar