Ali Babacan’ın gelecek düşünceleri

Osman AROLAT
Osman AROLAT AROLAT'tan osman.arolat@dunya.com

Ali Babacan, Nikei Asian Rewiew’de yer alan habere göre “Üç dönemi dolan bir AK Parti milletvekili olarak”, geleceğiyle ilgili, dışardan bakanlığa devam ve özel sektöre dönüş, “ikilemini” ortaya koyan açıklamalarda bulunmuş. Uzun süredir ekonominin direksiyonundaki bir birey olması nedeniyle Ali Babacan’ın düşüncelerinin iş dünyasını ilgilendireceğine inanıyorum. 

O nedenle öncelikle bazı bölümleri hafta sonu bazı gazetelerde de yer alan Ali Babacan’ın Nikei Asian Rewiew’daki sözlerini aktarayım: 

“Görevi (2015 seçimleri sonrası) bırakmam gerekiyor. Ancak, bizim sistemimizde parlamento üyesi olmadan bakanlık görevi üstlenmemize izin veriyor. Fakat bu istisnai bir durum. Düşünceme göre, konumumu gelişmeler belirleyecek. Ama benim isteğim özel sektöre dönmek. 

Ancak, son 12 yılda siyasette şunu öğrendim ki, bu kişisel istekler her zaman geçerli olmuyor. Nihayetinde kişilerin akıbetini (yapacaklarını) gelişmeler belirliyor. Bu nedenle önümüzdeki yıl seçimler sonrasında neler olacağına dair kesin ifadelerle konuşmak istemiyorum.” 
Ali Babacan, bu söylemiyle partisinin “üç dönemle sınırlı milletvekilliği kuralına“ bağlı olarak seçim sonrası yeniden milletvekili olmayacağının altını çiziyor. 

Ancak, partisi yeniden iktidar olursa dışardan bakan olarak hükümette yer alabileceğini belirtiyor. Bir yandan da gelişmelere bağlı olarak özel sektöre (aile şirketlerine) dönme isteğinden de söz ediyor. Ancak, bu konuda da altı çizilmesi gereken bazı hususları aktarayım: 

Ali Babacan 12 yıllık üç dönemlik AK Parti iktidarında Dışişleri ve Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı olarak üç Başbakan (Gül, Erdoğan, Davutoğlu) döneminde görev aldı. Bir anlamda AK Parti iktidarı döneminin bütününde ekonomiyi yönlendirici görev aldı. Yer yer bazı sıkıntılar yaşasa da görevini sürdürdü.

• IMF-Dünya Bankası, OECD, G-20 gibi uluslararası kuruluşlarda Türkiye’yi temsil etti. Orada sunulacak tezlerimizin hazırlanmasına destek verip, anlatılmasında yer aldı. Önümüzdeki yıl G-20 başkanlığını ülkemizin üstlenmesi onun da başkanlık edecek olması da gündemimizde. 

• Orta Vadeli Programların, 10. Plan'ın, 2023 hedefl erinin hazırlanmalarında öncü görev üslendi. 

• 12 yıllık AK Parti döneminde, ekonomimizi ilgilendiren yasaların çıkmasında, bu alandaki kurumların çalışmasında etkin yer aldı. Özellikle 2008 yılına kadarki geçen dönemde hayata geçen reformların hazırlanmasında da önemli rolü oldu. 

• Özellikle son yıllarda eğitim, hukuk gibi konulardaki eksikliklerin ekonomimizde yaratığı olumsuzluklardan söz edip, yeni ve geliştirici düzenlemelere, reformlara ihtiyaç olduğu yönünde açıklamalarda bulunuyor, eksiklikleri dile getiriyor. Bu Babacan’ın ekonomi yönetiminde olmasının, hem ülke içinde iş dünyası, hem de yurtdışında ekonomimizle ilgilenenler tarafından, “Sigorta” olarak nitelendiriliyor. Hükümetten ayrılmasının sorun yaratabileceği yorumları yapılıyor. 

• Ali Babacan, AK Parti iktidarının ilk dönemindeki reformlar ve dünyadaki bol likiditenin etkisiyle 2008’e kadar yüzde 7-8’e varan yıllık yüksek büyümeli dönemi de, 2008 sonrasında dünyadaki krize bağlı yüzde 2-3’ler seviyesine düşen büyüme dönemlerini de ekonominin yönetiminde geçirdi. Böylece çok önemli bir birikime sahip oldu. 

Bu nedenlerle Ali Babacan’ın kendi durumuyla ilgili yeni dönemdeki düşüncelerini sizlerle paylaşmanın önemli olduğunu düşündüm. Kısaca bazı değerlendirmelerimle birlikte size sundum.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar