TÜTSİS Başkanı Narin, dengeli ve disiplinli ithalat istedi: Teşvik fırsatçılığa itiyor, bunun yerine ithalata denetim getirilsin

TÜTSİS Başkanı Narin, dengeli ve disiplinli ithalat istedi: Teşvik fırsatçılığa itiyor, bunun yerine ithalata denetim getirilsin

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

İSTANBUL - Türkiye Tekstil Sanayii İşverenleri Sendikası (TÜTSİS) Başkanı Halit Narin Türkiye'de tekstil sektörünün zor günler geçirdiğini belirterek ithalatın denetlenmesi uyarısında bulundu. Sektör olarak devletin verdiği teşviklere ihtiyaçları olmadığını belirten Narin, "Devlet teşvik yapıyorum diye insanları fırsatçılığa, hem de tembelliğe alıştırıyor. Efendim, Güneydoğu'daki vilayetler şunu istiyor. Batı'daki vilayetler bunu istiyor. Böyle fırsatçılığa ve tembelliğe iten teşviklerden dolayı sanayici ve yatırımcı çalışamıyor. Fırsat kollayarak çalışamıyor. Ümit bekleyerek çalışılmıyor" dedi. Narin teşvikin çok yanlış bir yaklaşım olduğunu ifade ederek şunları söyledi: "Teşvik insanları dejenere eder. Yapılması gereken disiplinli, dengeli bir ithalat politikası izlenmesidir. Sübvansiyonlarla başka ülkelerden gelen mallar sizin ülkenizin ekonomisini rahatsız ediyorsa, hükümetin buna tereddütsüz dur demesi lazım. Türkiye Cumhuriyeti hükümeti Türk milleti içindir, başka ülkelerin milletleri için değildir." Hükümet devletin, biz de işimizin başında olalım Bugün Türkiye'de ithalatın çok büyük bir sorun olduğunu ifade eden Halit Narin, ithalatçıların daima hükümete yanlış bilgi vererek, üretimin önünü tıkayacak ithalatın serbest olarak devam etmesinin savunuculuğunu yaptıklarını söyledi. "Biz teşvik istemiyoruz, destek istemiyoruz, hiçbir şey istemiyoruz ama ithalatı kontrol edin. Kısıtlayın da demiyoruz, ama kontrol edin. Kim ithalat yapıyor, neden ithalat yapıyor, vergi veriyor mu, rekabet koşullarına uygun mal mı, ithal ediyor mu, yoksa Türkiye ekonomisini bozmak için mi mal getiriyor?" diyen Narin Türkiye'nin sanayicisini durma noktasına getiren insanlarla mücadele edecek disiplinin ortaya konması ve kanunların tatbik edilmesi gerektiğinin altını çizdi. Bunun da hükümetin yapacağı bir iş olduğunu ifade eden Narin, "Bunun dışında da hiçbir şeye ihtiyaç yok. Hükümet başta olsun biz de işimizin başında olalım. Bütün dava bu. Ama maalesef bunu yıllardır yaptıramıyoruz, bundan sonra da yapılacağına inanmıyoruz. Çünkü ithalatçı lobisi, komisyoncu lobisi, fırsatçı lobisi hükümete verilen yanlış istatistiki bilgilerin lobisinden dolayı sanayici bugün üretim yapamaz duruma geliyor" dedi. Sanayicin lobi yapacak vakti yok Tekstilin Türkiye ekonomisi için lokomotif bir sektör olduğunu vurgulayan Narin, bazı insanların para kazanması milyonlarca kişinin işsiz kalmasına yol açıyorsa burada bir yanlışlık olduğunu kaydetti. Narin şöyle devam etti: "Biz sanayiciyiz, işimizin başındayız. Bizim lobi yaptıracak vaktimiz olamaz. Öbürleri ise yaptıkları işten komisyon alacakları için lobi yaparak para kazanıyor. Bizse yatırım ve üretim yaparak para kazanıyoruz aramızda çok fark var. Defileye gidiyorsun manken para kazanıyor. Ama o defilede giyecek elbiseyi yapan insanlar atölyelerde deli gibi çalışıyorlar. Biz de onun gibiyiz. Türkiye'nin balını üreten yatırımcı ve sanayicidir. Ama sanayicinin rakamları konuşulmuyor artık. Ne konuşuluyor fabrikalar kapanınca konuşuluyor." Şişirilmiş ihracat rakamları var Şişirilmiş ihracat rakamlarının Türkiye sanayiinin sorunlarını göstermediğine dikkat çeken Halit Narin, "Birkaç ihracatçı var, bir de şişirilmiş ihracat rakamları var. Bunlar konuşuluyor. Şişirilmiş ihracat rakamlarına bakarak Türkiye'de ihracat artıyor demek doğru mudur? Esas bakımdan yanlıştır. İhracat içinde yüzde 65 ithalat var dediğin zaman ihracatçı arkadaşlarımızın da komisyon bazında gelen malların üzerinden para kazandığını kabul etmemiz lazım. Bu kazanılan para fabrikalardan çalışan işçinin emeğinden kesilen, gıdasından kesilen kapanmalara sebep olan rakamdır. Buna kimsenin hakkı var mı?" dedi. Sendika olarak Ekonomik Sorunları Değerlendirme Kurulu toplantılarına tekstil sektörünü temsil eden örgütlerden biri olarak katıldıklarını ve görüşlerini aktardıklarını ifade eden Halit Narin, çok ciddi görüşmeler yapmalarına karşın geçen iki ay boyunda hükümetin bir karar almadığını kaydetti. Gümrükler sıkı takip edilsin Halit Narin son aylarda yaşanan ve etkileri Türkiye'de de hissedilen ekonomik dalgalanma ile olarak da şunları söyledi: "Her ülke kendi ekonomisini korumak için kriz ortamında gereken tedbirleri hızla alıyor. Türkiye'de 4 milyon kişinin istihdam edildiği tekstil gibi bir sektörde şu ana kadar alınmış hiçbir ciddi tedbir yok." Eğer bir kriz ortamı varsa yapılması gerekenin milletin menfaatleri nerededir diye bakmak olduğunu kaydeden Narin, "Bu menfaat de, üretim de kalabilmek ve ithalatın yavaşlamasındadır. Ama bunun tam tersi olursa hiç iyi olmaz" dedi. Narin, alınması gereken tedbirlerin en başta kayıtdışının kayıt içine alınması olduğuna dikkat çekerek ayrıca gümrüklere biraz daha sıkı takibin yapılması gerektiğine dikkat çekti. Narin, Türkiye'ye giren yanlış malların cari açığı artırdığını ve işsizliği körüklediğini ifade ederek "Sanayiciyi korumak, çalışan adamı işimde tutmak olmalı. Siyasetçi millet için vardır. Millet siyasetçi için yoktur" dedi.