Bin 50 sayfalık matematik kitabının getirisi…

Ferit Barış PARLAK
Ferit Barış PARLAK AYRINTI ferit.parlak@dunya.com

9’uncu sınıf…

Yani, Lise 1…

Öğrencilere, matematik dersi için 3 ciltten oluşan, bin 50 sayfalık kitaplar gönderiliyor…

Veliler ise yıllardır, bu kitapların, yardımcı/tamamlayıcı kitapları olmadan bir anlamı olmadığını söylüyor…

Kapağı dahi açılmadan geri dönüşüme gittiğine dikkat çekiyor…

Bu ciddi tespit ve uyarılara rağmen uygulama devam ediyor…

*    *    *

Yardımcı kitapların fiyatları mı?

Her ders için 60-100 TL tutuyor…

*    *    *

Tasarruf açığı nedeniyle başına gelmedik musibet kalmayan bir ülkede, çöpe atılacak kitaplar için hem devlet, hem vatandaş harcama/israf yapıyor…

Ve o kitaplara bağlılık nedeniyle hayatın gerçeklerinden uzak, pratikten yoksun çocuklar yetişiyor…

*    *    *    

Buna rağmen…

Düz liseyi seçenlerin oranı gelişmiş ülkelerde yüzde 20’lere kadar düşerken, Türkiye’de yüzde 75’leri zorluyor…

(Bu bilinçsiz zorlamaya, belki de o kitaplar neden oluyor!!!)

*    *    *

Aynı gelişmiş ülkelerde 15 yaşında staj imkanı sağlayan meslek okullarına talep artarken, staj/pratik yaşının daha da düşürülmesi için çalışmalar yapılıyor…

*    *    *

O nedenle…

Sağır ve dilsizlerin kullandığı işaret dilini seslendiren eldiveni ABD’li iki lise öğrencisi icat edebiliyor…

Kablosuz elektrik iletimini Japon gençler başarabiliyor…

Hepimize ütopik gelen uçan kaykay, Amerika'da üniversite öğrencileri tarafından gerçeğe dönüştürülebiliyor… 

Hindistanlı gençler, üretip donattıkları Mangalyaan adlı uzay gemisini, Mars’ın yörüngesine oturtabiliyor…

Gençlerin icadı olan Facebook, Google, Apple gibi ürünler koskoca ülkeleri ihya edebiliyor…

*    *    * 

O nedenle…

O ülkelerde faizler düşük kalabiliyor…

Cari fazla verilebiliyor…

*    *    *

Ankara’da düzenlenecek İnovasyon Haftası’nı anlayabilmek adına İhracatçı Birlikleri başkanlarından Şerafettin Ceceli’ye sormuştum, “Türkiye’nin Graham’ını, Edison’unu, Ford’unu, Zuckerberg’ini, Jobs’unu bulabilecek miyiz?” 

Ceceli, “Bulmak zorundayız.” demiş ve eklemişti:

“Yüzlerce ihracatçı firmanın üyesi olduğu bir birliğin başkanıyım.

Yıllık ihracatımız toplamda 1.5 milyar doları buluyor.

Ve bununla övünüyoruz.

Bir genç çıkıp, araba garajında geliştirdiği ürünle, bizim sektörün toplam miktarını bine katlayabiliyorsa, bu isimlerin içimizden çıkması için bir araya gelip, çaba harcamalıyız.”

*    *    *

Türkiye Tekstil Sanayi Meclisi Başkanı Abdülkadir Konukoğlu ise sohbetimiz sırasında yapılması gerekene ışık tuttu…

“Milli Eğitim Bakanı olsam, düz liseleri kapatırım…” dedi Konukoğlu ve devam etti, “Ticaret, sanat ve meslek liselerinin oranını gelişmiş ülkelerdeki düzeye getirir; içinde fabrikaları olan, yatılı, ihtisas üniversiteleri kurarım.”

Tarihimizde ve kültürümüzde yeri olan, daha sonra farklı soğutma taktikleri denenerek ortadan kaldırılan ‘çıraklık müessesesi’ne değinmeden de geçemedi, “Çocuklarımızın üretimi, ticareti, meslekleri öğrenebilmesi için çıraklık için konulan yasaklar kaldırılmalı.”

 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Vesile… 04 Mart 2024