Bir an önce BMGK'nın bu drama el koyması lazım

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırısına ilişkin, "Bir an önce Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin bu drama el koyması lazım" dedi

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

İZMİR - Adnan Menderes Havalimanı'nda CHP İzmir yöneticileri ve CHP'li belediye başkanları tarafından karşılanan Kılıçdaroğlu, daha sonra Swissotel Büyük Efes'te basın açıklaması yaptı.

Ortadoğu'da İsrail'in orantısız güç kullanarak Gazze'ye girmesi, çocukların ve kadınların yaşamını yitirmesinin derin üzüntüsünü yaşadıklarını vurgulayan Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:

"Bildiri çıkarmak yetmiyor"

"Bir an önce Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin bu drama el koyması lazım. Sorumluluk büyük, ölen çocuklar, ölen kadınlar. Orantısız güç kullanılıyor, ağır silahlarla Gazze'ye gidiliyor, bunu kabul etmek mümkün değildir. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, bu konuyu çözmeli. Öncelikle yapılması gereken kalıcı barışın sağlanmasıdır. Kalıcı barış sağlanırsa Ortadoğu, Türkiye, bütün dünya rahatlayacaktır. Bu barışın sağlanması için Türkiye Parlamentosunda bizim üzerimize düşen her türlü görevi CHP olarak yerine getireceğiz. Biraz sonra TBMM'de bütün partilerin katılımıyla ortak bildiri kabul edilecek. Bildiri çıkarmak yetmiyor, bütün dünyanın bu insanlık dramına karşı duyarlı olması gerekir."

Gazze'ye, Filistin halkına her türlü insanı yardımın yapılacağı kanalların açılması gerektiğini söyleyen Kılıçdaroğlu, "Gerek karadan gerek havadan. Çocuklar aç, kalıcı barış atekesin sağlanmasının ardından her türlü yardımın sağlanması için bütün kanalların açılması arzumuzdur" dedi.

Dış politikaya eleştiride bulundu

Kemal Kılıçdaroğlu, dünyanın hiçbir çağdaş demokrasisinde dış politikanın iç politikaya malzeme edilemeyeceğine işaret etti.

"Dış politikanın dili farklıdır, diplomasi dili denen özel bir dil gelişmiştir, dış politikayı iç politikaya malzeme ederseniz sonuçta açmazlarla karşı karşıya kalırsınız" diyen Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin dış politikada sorun yaşadığını savundu.

Hükümetin dış politikasını eleştiren Kılıçdaroğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü: 

"Dışişleri bakanı ve başbakanlık koltuğunda oturan kişi dış politikada Türkiye'yi ciddi açmaza sokmuştur. Türkiye'de cumhuriyet tarihi boyunca Ortadoğu'da 'güçlü devlet, sözü dinlenen devlet' imajı büyük ölçüde yara almıştır. 'Bütün komşularımızla dost olacağız, bütün komşularımızla ilişkilerimiz çok iyi olacak...' Bugün komşumuz kalmadı. Siyasal iktidarın kendini sorgulaması gerekiyor. Libya'da Kaddafi öldürüldü. Türkiye'de Kaddafi'nin öldürülmesini reddeden tek lider benim. Davutoğlu, bavulları doldurdu koşa koşa Libya'ya gitti şimdi çağrı yapıyor. Nereden nereye geldi, her vatandaşın bunu sorgulama hakkı var yarın sandığa gideceğiz hayatı sorgulayarak gitmemiz gerekiyor."

Mısır ile ilişkilerin durduğunu, Irak'ın kan gölüne döndüğünü anlatan Kılıçdaroğlu, "Musul'da konsolos dahil tamamı rehin bir ülkenin Başbakanı IŞİD'e terör örgütü demekten korkuyor ve yalvarıyor bizim rehineleri bırakın diye. IŞİD'in eline silahları kim vermişti, o tırlarla Türkiye'den sağlanıp Suriye'ye giden silahlar acaba kime gitti, Türkiye'yi bu çıkmaza sokanlardan hesabın sorulması lazım" diye konuştu. 

"Gazze'ye gidemedi"

Mavi Marmara olayından sonra Başbakan Erdoğan'ın nisan ayında Gazze'ye gideceğini açıkladığını belirten Kılıçdaroğlu, "Nisan geldi, olmadı. Sonra 'mayıs ayında gideceğim' dedi yine olmadı sonra ABD Dışişleri Bakanı açıklama yaptı 'Gazze'ye gitme' dedi. Erdoğan açıklamayı şık bulmadığını, Gazze'ye gideceğini söyledi. Gitti mi. Bütün yurttaşlarıma söyledim. TC Başbakanlığı bu kadar ucuz mudur, birinin telkiniyle hareket etmek Türkiye Cumhuriyeti Başbakanına yakışır mı" dedi. 

Türkiye'nin Ortadoğu'da ağırlığı olsa Gazze'de bugün bunların yaşanmayacağını öne süren Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

"Ortadoğu'da barışın yollarını aramak zorundayız, güç sahibi olabilir miyiz evet. Kilidi cumhurbaşkanlığı seçimi. Sayın Ekmeleddin İhsanoğlu, Filistin'de başarı sağladığı için Kudüs Yıldızı ödülü verilen tek Türk'tür. Ortadoğu'da güven veren birinin cumhurbaşkanlığında oturması çok önemli."

"İsrail'in orantısız güç kullanma gibi bir çabadan kesinlikle vazgeçmesi lazım, çocukları öldürmekten vazgeçmesi lazım" diyen Kılıçdaroğlu, şunları ifade etti:

"Ben bunu söylerken tüm İsrail halkına söylemiyorum, İsrail'de de bu olayı kınayan çok sayıda vatandaş var ama hükümet orantısız güç kullanmayı sürdürüyor. Türkiye ve İsrail arasındaki ilişkilerin normalleşmesini beklemek bir hayal ama üzülerek söyleyeyim bölgede barışı sağlamak için kapısı çalınan Türkiye artık yok" şeklinde konuştu.

"BM Güvenlik Konseyine baskı uygulanmalı" 

Başbakan Erdoğan'ın İsrail konusundaki tavrını eleştiren Kemal Kılıçdaroğlu, "Mahalle kabadayılığıyla bu iş çözülmez. Onu kim dinliyor ki hiçbir lider aynı fotoğraf karesine bile girmiyor. Biz sadece Türkiye'nin değil birçok ülkenin BM Güvenlik Konseyi üzerinde baskı kurmasını istiyoruz. İnsan hakları ihlali dünyanın ortak sorunu. Denizden ağır bombardıman, öldürüyorsanız bunu kabul etmek mümkün değil. BM'nin sorumluluğu var umarım farkına varır ve çaba harcar" dedi. 

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın İsrail ile ağız dalaşı yapmakla beraber kapalı kapılar ardında ciddi pazarlıklar yaşandığını da iddia eden Kılıçdaroğlu, "İsrail ile samimi değil, bir başbakanın doğruları söylemesi ve dış politikayı iç politika malzemesi haline getirmemesi lazım" ifadelerini kullandı.

Bu konularda ilginizi çekebilir