Bizim köyün hali

Ali Argun KARACABEY
Ali Argun KARACABEY VERİDEN BİLGİYE argunkaracabey@arel.edu.tr

Teknolojideki gelişme hızı çok yüksek. O kadar yüksek ki nesil farkı, nesil içi farka kadar indi. Benim babamla aramdaki teknolojiye bakışımızdaki fark, artık bırakın çocuğumla aramdaki farka iki çocuğum arasında bile ortaya çıkmaya başladı. Benden önceki nesil için mucize gibi gelen birçok yenilik, benim için faydalı birer araç olarak görünüyordu. Şimdikiler için ise hayatın bir parçası bunlar. 

Bir zamanlar elektrik de böyleydi. Benden iki nesil öncesi için elektrik hayatlarına sonradan giren, gaz lambalarının yerini alan elektrik bir mucizeyken, sonraki nesil için iyi bir araçtı. Benim neslim için ise elektrik hayatımızın bir gereği, bir parçası haline gelmişti. Bizim elektrik ile ilişkimizle, yeni neslin teknolojinin nimetleri, özellikle de internet ile ilişkisi çok benzer. Elektriğin olmamasını kabullenemezdik, şimdikiler için de internetin yokluğu kabullenilemez bir durum. Üstelik bizi de alıştırıyorlar. 

İnternetin kuşkusuz iyi ve kötü kullanımı söz konusu. İyi kullanım denince benim aklıma ilk gelen haber alma olanaklarının çoğalması, hatta çoğalma da demeyelim sınırsız hale gelmesi geliyor. O kadar farklı kanallardan haber alma olanağımız ortaya çıktı ki, birini beğenmezsek hemen alternatifini bulabiliyoruz. 

Biraz önce söyledim ya biz daha alışma devresindeyiz, öğreniyoruz ve alışıyoruz. Hâlâ evimizdeyken haber alma ihtiyacımızı gideren ilk araç olarak televizyon haberciliği aklımıza geliyor. Sabah kalkıp da TV'deki sabah haberlerine kısa da olsa bir mesai harcamadan evden çıkmak benim aklıma bile gelmez mesela. Bizden öncekilerin gazete okumadan evden çıkmamaları gibi. Bizden sonrakiler için ise muhtemelen TV haber almak için ilk tercih olmayacak. Biz bile değişiyoruz yavaş yavaş. Çok değil birkaç yıl öncesinde internete bağlanan akıllı bir TV olması gereksiz görülebilirken, bugün neredeyse bir ihtiyaç haline geldi. Bu sayede televizyonlarda ulaşamadığımız bir şey olursa internet sayesinde ulaşımımız mümkün oluyor. 

Eskiden, bilgi toplumu kavramının ilk tartışıldığı yıllarda dünya büyük bir köy olacak dedikleri zaman abartılı bir ifade gibi gelirdi bana. Köylerde kimin başına ne gelirse gelsin diğerlerinin çok kısa bir sürede haberi olur. Bu ifade iletişim anlamında gerçeğe döndü artık. Hepimizin herkesin başına gelenlerden haberi oluyor. Olayın bir de diğer tarafı var, köylerde genel bir duyuru sistemi vardır. Basit bir hoparlör, bazen de caminin ses sistemi çoğu zaman bu işlevi görür. Bir anlamda resmi haberler, bu kanal aracılığıyla alınır. Bir de kulaktan kulağa işleyen bir haber mekanizması vardır ki, köy yönetiminin duyulmasını istemediği haberler bile bu kanal ile ışık hızında yayılma olanağına sahiptir. Bizim yeni köyümüzde de durum çok farklı değil aslında. Bazıları durumun farkına varmadığı için sürekli haber almayı engellemeyi çalışmasına karşılık haberler inanılmaz bir hızla, teknolojinin yardımıyla yayılmaya devam ediyor. İşin kötüsü eski köylerimizde de olduğu gibi iş resmi haberlerden kulaktan kulağa mekanizmasına geçtikçe haberlerin niteliğini değişiyor ve bilgi kirliliği meydana geliyor. Yeni nesli anlamayanlar, teknolojinin gelişimine ayak uydurmak yerine direnmeye çalışanlar ise komik duruma düşüyor. 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Abone 13 Mayıs 2019
Paylaşım ekonomisi 29 Nisan 2019
Eğitimde değişim 18 Mart 2019
Sistem bozucular 21 Ocak 2019
Dijitalleşme, ama nasıl? 31 Aralık 2018
Dalgalar ve Atatürk 21 Mayıs 2018