Borsa borsa dedikleri, birkaç fonla üç beş Coni!

Alaattin AKTAŞ
Alaattin AKTAŞ EKO ANALİZ ala.aktas@gmail.com

“Bu başlığı kaçıncı görüşümüz” diyorsanız, haklısınız. Ama doğrusu borsadaki yatırımcı profilini bundan daha iyi özetleyen bir başlığı şimdiye kadar bulamadık. Çünkü halen ekonominin en önemli göstergesi sayılmakta olan borsadaki hisse senetleri çok az sayıda yatırımcının elinde toplanmış durumda. Sayıları milyonu bulan yatırımcılar ise adeta sözde yatırımcı. 

Hisse senedi piyasasını tanımlarken kuşkusuz artık BIST dememiz gerekiyor. Ama bizde piyasayı tanımlamadaki tuhaflık ta orada başlıyor zaten. BIST derken aklımıza hep hisse senedi piyasası geliyor gelmesine, ama biliyoruz ki BIST’in kapsamında İstanbul Altın Borsası var, VOB da yakında olacak. BIST’in doğru bir tanımlama olup olmadığını bir kenara koyalım şimdi. Hem bakın, İMKB’den BIST’e geçişte hisse senedi piyasası nasıl da canlanacaktı; bu canlanmayla birlikte hisse senedi fiyatları füze gibi tırmanacaktı, bu tırmanış hız kesmeden sürüyor değil mi! Adını değiştirdik, hallediverdik, ne kadar kolay… 

Binde 8 üçte ikiye sahip 

Gelelim “Birkaç fonla üç beş Coni” benzetmemize… Türkiye Sermaye Piyasası Aracı Kuruluşları Birliği’nin 2012 sonu verilerine göre BIST’te, yani BIST’in hisse senedi piyasasında 1 milyon 88 bin yatırımcı var. Bu yatırımcıların 1 milyon 80 bini yerli, 8 bini yabancı. 

Buna göre, yerli yatırımcılar toplamda yüzde 99.24’lük, yabancı yatırımcılar yüzde 0.76’lık bir yer tutuyor. 

Ancak, portföy büyüklüğüne gelince tablo bir anda tersine dönüveriyor. Sayıda yüzde 99.24 pay alan yerli yatırımcılar, hisse senedinin yüzde 34.09’una sahip. Sayıdaki payları yalnızca yüzde 0.76 olan yabancıların hisse senedi portföyündeki payları ise yüzde 65.91 düzeyinde. 

Yani yüzde 99.24, borsanın üçte birine, yüzde 0.76 borsanın üçte ikisine sahip durumda. 
Ama yabancı payının böylesine yüksek olması çok kötü bir durum mu; tartışılır. Geçtiğimiz günlerde de ifade ettik; bu payla yabancıların “eli” değil, “vücudu” taşın altında, biz öyle niteliyoruz. 

Sayıları 2012 sonunda 1 milyon 80 bini bulan yerli yatırımcıların toplam portföyü 72.7 milyar lira. Yani her bir yatırımcının 67 bin lirası var. Yabancı yatırımcıların her birinin ise borsada tam 16.9 milyon lirası bulunuyor. Yabancıların portföyü fonlar ve tüzel kişilerde yoğunluk kazanıyor. 

Yabancıların sahip olduğu 140.5 milyar lira tutarındaki hisse senedinin 98 milyarı 2 bin 245 fonda, 42 milyarı da bin 227 tüzel kişide. 

Her birinin elinde 1 milyon liranın üstünde hisse senedi olan 1.714 yabancı fon, tüm hisse senetlerinin yüzde 46’sına sahip durumda. 

Vatandaş uzak durmayı tercih ediyor 

Yerli yatırımcının durumuna dönersek… Toplam 1 milyon 80 bin yatırımcının elinde 73 milyar lira tutarında hisse senedi var. 73 milyar, toplamda yüzde 34 pay anlamına geliyor. 

1 milyon 80 bin yerli yatırımcının 1 milyon 75 binini gerçek kişiler oluşturuyor. Gerçek kişiler, toplam yatırımcılar arasında yüzde 98.79 pay alıyor almasına ama, bu kişilerin hisse senedindeki payı yalnızca yüzde 17.70 düzeyinde. Yerli gerçek kişilerin 2012 sonu itibariyle 37.7 milyar liralık hisse senedi bulunuyor. Bir başka ifadeyle bu kişilerin her birinin yalnızca 35 bin liralık hisse senedi var. 

Vatandaş halka açılmalarla sürekli olarak borsaya davet ediliyor. Ama bu çağrılar pek işe yaramıyor. “Sütten ağzı yanan” misali, vatandaş hisse senedinden uzak durmayı yeğliyor. “Borsadaki 1 milyon 88 bin hesabın 1 milyon 75 bini yerli bireysel yatırımcıya ait, daha ne olsun” denilebilir. 2011 sonundaki rakamları verelim. 2011 sonunda borsada 1 milyon 98 bin hesap vardı ve bu hesapların 1 milyon 86 bini yerli bireysel yatırımcıya aitti. Yani 2012’de hem toplam yatırımcı sayısı, hem yerli bireysel yatırımcı sayısı azaldı. Bir başka ifadeyle yerli bireysel yatırımcı borsa çağrılarını umursamadı bile. 

3 bin kişi parmağında oynatabilir 

Borsada 1 milyon 75 bin bireysel yatırımcı var ve bu yatırımcıların portföyünün 37.7 milyar lira düzeyinde olduğunu belirttik. Ancak, bu portföyün yatırım büyüklüğüne ve yatırımcı sayısına göre dağılımı çok ilginç. 

Yerli bireysel yatırımcıların 860 bininin borsada 10 bin liranın altında parası var ve bu yatırımcıların toplam portföyü yalnızca 950 milyon lira. Bu kişilerin her birinin ortalama 1.104 lirası bulunuyor. 

Ama öbür tarafta en fazla portföye sahip 3 bin 143 yatırımcının her biri 1 milyon liranın üstünde birikim sahibi. Bu 3 bin 143 kişinin toplam portföyü 22.4 milyar lira düzeyinde. Bir başka ifadeyle bu kişilerin ortalama olarak 7.1 milyon lirası var. 

Borsada 1 milyon liranın üstünde portföye sahip 3 bin 143 kişi, bireysel yatırımcıların sahip olduğu 37.7 milyar liralık portföyün yüzde 60’ını kontrol ediyor. 

Yerli bireysel yatırımcılarla ilgili dikkat çeken birkaç noktaya daha değinelim: 

-Toplam 1 milyon 75 bin yerli bireysel yatırımcı içinde en “zengin” olan 10 yatırımcının toplam 6.2 milyar lirası var. Yani bu 10 bireysel yatırımcının her biri 616.4 milyon liralık hisse senedini elinde bulunduruyor. Bu 10 yatırımcının payı (yerli bireysel yatırımcılar bazında) yüzde 16.34 düzeyinde. 

-İlk 1.000 yatırımcının 19 milyar liralık birikimi var. Buna göre 1.000 yatırımcının her biri 19 milyon liralık hisse senedine sahip. Bu 1.000 yatırımcının sahip olduğu hisse senedi, toplamda yüzde 50 pay alıyor. 

-Bireysel yatırımcıların ilk 500 bini, bireysel yatırımcı portföyü bazındaki hisse senetlerinin yüzde 99.95’ine sahip. İkinci 500 bin ise yalnızca ve yalnızca yüzde 0.05’lik bir hisse senedini elinde bulunduruyor. Bir başka ifadeyle ilk 500 binin 37 milyar 714 milyon, ikinci 500 binin 17 milyon liralık hisse senedi var.

***

Tablo, yalnızca 2012’ye özgü olarak böyle değil. Geçmişteki durum da hemen hemen aynıydı. Ne yapılırsa yapılsın vatandaş borsaya çekilemiyor. Bireysel yatırımcı sayısı, biraz önce rakamı da verdik, geçen yıl artmak bir yana azalmış. Gerçi azalma yalnızca bireysel yatırımcılarda değil, toplamda da bir gerileme var.

Borsada yüz binlerce vatandaş işlem yapıyor, tasarrufunu değerlendirmeye çalışıyor; ama yalnızca çalışıyor. Ekonomide ister iç, ister dış etkenlerle olsun, keskin dalgalanmalar yaşandıkça ve bu yaşananlar hisse senedi fiyatlarının iniş çıkışı için “yeter gerekçe” gibi gösterildikçe küçük tasarruf sahibinin zararı büyüdükçe büyüyor. Bilinçsiz hareket etmekten bir türlü kurtulamayan küçük tasarruf sahibi, fiyatlar yükselirken trenin son vagonuna atlamaktan, hafif bir düşüşte ise paniğe kapılıp satmaktan kendini alamıyor. Bu yüzden zarar arttıkça artıyor. 

Ve borsa, sonuçta birkaç fonla üç beş Coni’nin at koşturduğu bir piyasa olmaktan öteye gidemiyor.

alttntb1.jpgalttntb2-001.jpg

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar