Bu daha başlangıç…

Ali Argun KARACABEY
Ali Argun KARACABEY VERİDEN BİLGİYE argunkaracabey@arel.edu.tr

 

90’lı yılların başlarında doktora tezimi yazdığım dönemde, makale taramalarını TÜBİTAK dokümantasyon merkezinde yaptırırdık. Merkeze gider, birtakım formlar doldurup, anahtar kelimeler belirler ve yaklaşık bir hafta sonra çıkacak sonuçları beklerdik.

Daha sonra, bu sonuçlar arasından ulaşabildiğimiz makaleleri yine merkez marifetiyle elde etmeye çalışırdık. Kendi tezim için tarama yaptırdığım zaman sanırım
100-150 civarında sonuç ulaşmıştı elime. Bunların önemli bir kısmını elde ettim ve deyim yerindeyse tüm literatüre hakim bir şekilde tezimi hazırladım. Lojistik sıkıntılara karşılık, geçmişe nispetle oldukça işleri kolaylaştıran bir sistemdi.

Bugün makale taramasını yerimizden kalkmadan yapabiliyoruz. İş çok kolaylaştı gibi görünmesine karşılık, farklı bazı önemli ve yeni sorunlar çıktı karşımıza.

Sadece akademik kaynakların tarandığı bir sitede, ben kendi tezimde yer alan bazı anahtar kelimeleri tarattığım zaman 30 bin civarında makale ile karşılaştım. Hiç yerimden kalmadan, sıcak odamdan ayrılmadan bu kadar bilgiye ulaşabileceğimi biliyorum.

Başka bir işle uğraşmadan her gün bir makale okuyabilirsem 80 yıldan biraz daha uzun bir süre sonra bütün makaleleri bitirmiş olurum. Amazon’da aynı aramayı yaptırdığım zaman karşıma çıkan yaklaşık 700 kitabı dikkate almıyorum bile.

İlginç bir bilgi daha ekleyeyim, tarama sonucunda karşıma çıkan makalelerin yarıdan biraz fazlası son beş yıl içinde yazılmış. Son on yılda yazılanların toplam içindeki payı ise yüzde 70.

Yani geldiğimiz noktada, daha çok bilgiye ulaşabilmemizi sağlayan bilişim teknolojisindeki gelişmenin yanı sıra belki ondan daha da önemlisi bilgi üretimindeki artış.
Ve size şunu söyleyeyim; bu daha başlangıç…

2012 yılının Eylül ayında Fortune dergisinde çıkan “What Data Says About Us” isimli makaleye göre, dünyada 2003 yılına kadar üretilen veri miktarı 5 milyar gigabyte (yani 5 exabyte.)

2011 yılında aynı miktarda veriyi üretmek sadece 2 gün alırken, bu sürenin 2013 yılında 10 dakikaya ineceği belirtiliyor.

Bu kadar veriyi kim üretiyor biliyor musunuz? Siz üretiyorsunuz. 2004 yılında ilk kez duyduğumuz “web 2.0” terimi ile başladı her şey. O güne kadar internet bazlı bilginin tüketici konumunda olan bizler, sadece tüketici değil aynı zamanda üretici haline de geldik.
Blog yazarak, haberlerin altına düşüncelerimizi ekleyerek, forumlarda üye olup fikir ve deneyimlerimizi paylaşarak başladığımız bu yolculuk, facebook, twitter, Google+, instagram gibi mecralarla devam ediyor. Örneğin sosyal medyanın en bilinen araçlarından biri olan twitter’ı ele alalım. Twitter’da her gün, yeni 135 bin kullanıcı hesabı açılıyor ve 58 milyon mesaj atılıyor. Yazıyla da yazayım yanlış anlaşılma olmasın: Elli sekiz milyon.

Bu uzun girişin arkasından çok farklı konuları ele alarak yazıya devam edebilirim. İşletme yönetiminde, karar almada meydana gelen ve gelebilecek değişimler, sosyal medya kullanımı, pazarlamada yeni yaklaşımlar, e-öğrenme uygulamaları bu konuların bazıları.

Zaman içinde bunların hepsinden de bahsetmek istiyorum ama bugün bu girişi yapmamın nedeni farklı.

Geçenlerde okuduğum bir kitaptan ufak bir alıntı ile devam edeyim. Kitapta, gazetecilik ve danışmanlık arasındaki benzerlik örneklenmişti.

Her iki meslekte de, sorun hakkında çok miktarda bilgi toplandığı, daha sonra bu bilgilerin elden (belki de süzgeçten) geçirilip analiz edildikten sonra, kolay anlaşılır bir biçimde ilgiliye sunulduğundan bahsediliyordu.

İşte ben de burada bunu yapacağım. Dağınık ve çok sayıdaki bilgiyi belirli bir amaç için bir araya getirerek, kendi yorumlarımla birlikte size anlaşılabilir biçimde sunacağım. Yani anlayacağınız bir süre, umarım uzun bir süre, Dünya gazetesinde sizlerle birlikte olacağım ve bu ilkyazım hakkında size şunu söyle yeyim; Bu daha başlangıç…

 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Abone 13 Mayıs 2019
Paylaşım ekonomisi 29 Nisan 2019
Eğitimde değişim 18 Mart 2019
Sistem bozucular 21 Ocak 2019
Dijitalleşme, ama nasıl? 31 Aralık 2018
Dalgalar ve Atatürk 21 Mayıs 2018