Büyüklerden altına hücum

Yabancıların etkin olduğu altın sektörüne yerli şirketlerin ilgisi artıyor. Koza'dan sonra Çalık Grubu da Erzincan'da üretime başladı. Kurmel Doğan ortaklığı üretime geçiyor. Kiler ve Demirören ruhsat aldı. İhlas'ın 30 ruhsatı var. Park Goldaş, Atasay sek

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

İbrahim Ekinci

İSTANBUL - Küresel kriz altına talebi yükseltti. Son rakamlara göre bu ilgi devam ediyor. Dünya Altın Konseyi 3. çeyrekte global altın talebinin geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 6 arttığını açıkladı. En dikkat çekici artış merkez bankalarının talebinde. 2010 yılı 3. çeyrekte 22.6 ton altın alan merkez bankaları bu çeyrekte 148.4 ton altın almış.

Önemli yatırımcılar 'altın alın, varsa satmayın' önerisinde bulunuyor. Bu gelişmelerin en temel nedeni küresel kriz. Avrupa'daki borç sorunlarının ağırlaşmasıyla birlikte dünyanın krizle boğuştuğu son 3 yıl içinde altın, yine 'güvenli liman' rolünü oynadı. Fiyatları 2007 - Kasım 2011 arasında yüzde 184 arttı. Fiyatları 606 dolardan 1.800 dolar seviyelerine çıktı. Önemli bir altın üreticisi olan ve 2013 yılında 40 ton üretim hedefiyle dünyada altın üreticisi ilk 20 ülke arasına girmesi beklenen Türkiye de bu trendin dışında değil. Bir rakam verelim: Türkiye'de 2010'da 17 ton altın üretilmişti. Bu yıl 25 tona gidiyor. Bu da üretimde yüzde 47 artış olacağı anlamına geliyor. Hiçbir sektörde bu ölçüde yüksek bir üretim artışı gözlenmiyor!

Bu gelişmelerin sonucu olarak Türkiye'de altın üretim ve arama ruhsatı alan, sektöre giren şirket sayısında da patlama dikkat çekiyor. Arama ve işletme ruhsatı alan şirket sayısı 88'e ulaştı. Bazı şirketler sektörde 3, 4 hatta 5 - 6 şirketle faaliyet gösteriyor. Son 3 yılda (2008 - 2010) 32 şirket, sektöre ya yeni girdi ya da yeni yeni ruhsatlar aldı. Enerji Bakanlığı kayıtlarına göre 2008 - 2010 yılları arasında verilen yeni ruhsat sayısı 224'ü buldu. Böylece sektördeki faaliyet gösteren şirket sayısı 88'e çıkarken, toplam ruhsat sayısı da 956'ya ulaştı. (Bu ruhsatlardan sadece 13'ünde 'geçici tatil' veya 'durdurma' var. Yüzde 98'i yürürlükte.) Türkiye'de 1980'li yıllardan bu yana altın madeni ruhsatı alan firmalar var. Özel sektörün altın işine girişi 25 yıl geriye gidiyor. Ancak özellikle 2005 yılından sonra ruhsat alımında ciddi hızlanma olduğu dikkat çekiyor.

2008 ve izleyen yıllarda da ruhsat alımlarında büyük artışlar var. Türkiye'de 1986 - 2007 yılları arasındaki 21 yılda alınan ruhsat sayısı 732. İzleyen üç yılda (2008, 2009 ve 2010) alınan ruhsat sayısı ise 224. Buna göre son 3 yılda alınan ruhsatlar, ruhsat verilen 24 yıl toplamının yüzde 23.4'üne ulaşıyor. Altın fiyatları sektöre ilgiyi artırıyor. Şirketler değerleniyor. Bir süre önce hisse fiyatı 1 doları bulmayan şirketlerin hisse değeri şimdi 8 - 9 dolar. Normandy'den Bergama'yı 40 milyon dolara alan Koza, büyük yatırım yaptı, şirket değeri için 1 milyar dolar telaffuz ediliyor.

Çalık üretime başladı 4 yerli üretici oldu

Sektöre girenler sadece yabancı şirketler değil. Çalık Grubu, Koza'dan sonra Türkiye'de ciddi miktarda altın üreten ikinci yerli şirket oldu. Çalık'ın şirketi Lidya, yabancı ortağıyla Erzincan Çöpler bölgesinde üretime başladı. Üretimi 5 tona gidiyor. Çalık'ın madencilik şirketinin adı 2010 yılında Lidya Madencilik olarak değişti. 2010'da Alacer Gold ile Lidya Madencilik'in ortaklığındaki Anagold, Erzincan Çöpler'de inşaat faaliyetleri tamamladı. 22 Aralık 2010'da ilk altın dökümünü gerçekleştirdi. Şirket yatırımı 250 milyon doları buldu. Çöpler Altın Madeni operasyonlarının genişletilmesi için çalışılıyor. Sektörde üretim yapan 3. Yerli şirket Pomzaexport. Ancak üretimi birkaç yüz kilo ile sınırlı. 4. Yerli şirket olarak Necati Kurmel - Doğan Grubu ortaklığı olan Gümüştaş, Niğde Ulukışla'da yakında üretime başlıyor. Başkaları da var. Atasay ve Goldaş (Pregold şirketi ile) sektörde. İhlas Grubu, madencilik şirketiyle sektörde. İhlas, henüz üretim yapmıyor ancak 30 ruhsatın sahibi. 2004 yılından bu yana sektörle ilgilenen şirket, 2010'da yeni ruhsatlar da aldı. Kiler yetkilileri ruhsat aldıklarını ancak fiili aramaya henüz başlamadıklarını söyledi. Koç şirketi Demir Export'un da 6 adet ruhsatı var. Sektörde SSS Yıldızlar Holding şirketlerinin (3 S Madencilik, Nesko, Sabahattin Yıldız, Söğütsen ve Eti Gümüş olarak) toplam 96 ruhsatı bulunuyor. Cengiz Holding sektörde, Eti Bakır' aracılığıyla 2 ruhsatı var. Metro grubu sektöre girdi. Metro, Karşıyaka'da eski bir madeni satın aldı.

Demirören Grubu sektöre girdi

Altın sektörüne giren yerli şirketlerden biri de Demirören Grubu. Erdoğan Demirören'in küçük oğlu Fikret Tayfun Demirören'in ismine 4 ruhsat var. Bu ruhsatlar 2009 - 2010 yıllarında alınmış. Demirören'in sektöre ilgisi yeni. Yetkililer, "Başka küçük şirketler de var. Bunlar muhtemelen büyük şirketlerin sahaya sürdüğü küçük şirketler. Sektördeki gelişme, şirketlerin değerlenmesi çok dikkat çekici. Bu bazı grupların ilgisini çekiyor olabilir. Çekmeli de çünkü bu sektöre büyük grupların girmesi gerekir. Aramalar çok maliyetli. Bu yatırımın riskini alabilecek şirket sayısı az" dedi.

6 BÖLGEDE İŞLETME 28 BÖLGEDE POTANSİYEL VAR

Maden Tetkik Arama’nın (MTA) altın madeni haritasına göre Türkiye’de 7 bölgede altın üretimi var. Bunlardan rezervi biten Küçükdere çıkarılırsa 6 bölge kalıyor. İki bölgede üretim başlayacak ve 8 bölgeye çıkacak. 28 bölgede ise potansiyel yataklar var. Sektördeki en büyük üç üretici; Tüprag, Koza ve Çalık - Alacer ortaklığı… Üretim 24 tona gidiyor. Ulukışla ve Kaymaz faaliyete geçerse 25 tona ulaşılması muhtemel. 2010’da 17 ton altın üretilmişti. Buna göre yüzde 47 artış olacak.

İŞLETMEDE OLAN VEYA İŞLETMEYE HAZIR BÖLGELER:

Kışladağ: Tüprag, Efemçukuru:Tüprag, Ovacık: Koza, Küçükdere (Rezerv bitti): Koza, Eskişehir Kaymaz: Koza, Gümüşhane Mastra: Koza, Erzincan Çöpler: Çalık - Alacer, Uşak Sart: Pomzaexport, Artvin Cerattepe: Çayeli Bakır (Kanadalı Inmet). Altın madeni potansiyeli olan bölgeler özellikle Kuzey Doğu Anadolu, Kuzey Ege bölgesinde yoğunlaşıyor.

Türkiye 2013’te ilk 20’ye girecek

Türkiye 25 ton üretimiyle şimdiden dünyada önemli bir üretici olmakla birlikte, 2013’te üretimin 40 tona ulaşacağı tahmin ediliyor. Sektörün hedefi 40 ton üretim.

Bu da Türkiye’yi dünya altın üreticisi ülkeler arasında ilk 20 içine sokacak. Altın madenciliği geliri, madencilik sektörü içinde 4. sırada. Ancak sektörde üretim arttıkça, altın fiyatları yukarı gittikçe sektör de sıralamada tırmanıyor. Önümüzdeki yıl veya bir sonraki yıl 3. sıraya yükselmesi bekleniyor. Altın Üreticileri Derneği yetkililerinden alınan bilgilere göre geçen yıl dünyada altın aramalarına 5 milyar dolar harcandı. Türkiye’deki harcama 120 milyon dolar. Yetkililer bu rakamın çok düşük olduğunu, bunun için dünyada uygulanan arama modellerinin geliştirilmesi gerektiğini belirtti. 1 metrelik sondajın maliyeti 350 dolar. Bin metrede 350 bin, 10 bin metre sondajda 3.5 milyon dolar ediyor.

En büyük yerli üretici Koza

Bergama altını bölgesinde ilk ruhsat alan Eczacıbaşı şirketi Esan Endüstriyel’di. 1989’da ruhsat alan şirket, bu ruhsatı aynı yıl Eurogold’a devretti. Bergama’da altın madenini ilk bulan ve işletmeye alan Eurogold şirketi oldu. Daha sonra bu şirketin hisseleri dünyanın en büyük altın üreticisi New Mont’a geçti. New Mont, Normandy Madencilik olarak faaliyet gösterdi. Koza Grubu, Mart 2005’te, Normandy’nin bütün hisselerini Newmont’tan satın alarak sektöre girdi. Böylece, ilk kez bir Türk şirketi altın üretimine başladı. Şirketin bünyesindeki İzmir-Bergama-Ovacık Altın Madeni, Türkiye’nin aynı zamanda işletmeye açılan ilk altın madeni. Halen İzmir (Bergama)-Ovacık, Balıkesir (Havran) ve Gümüşhane-Mastra madenlerinde üretim yapıyor. Eskişehir-Kaymaz’da üretime başlaması bekleniyor.

2006 yılında 8 ton üretim yapılıyordu

Altın üretimi yüksek oranlarda artışlarla gidiyor. 2006 üretimi 8 ton, 2007 üretimi 9.92 tondu. 2008’de 11 tona, 2009’da 14.5 tona çıktı. 2010 kriz yılında 17 tonu buldu. Bu yıl 24 - 25 tona çıkması bekleniyor.

Bu konularda ilginizi çekebilir