Cari açık ve ekonomi yönetimi
Soru şuydu
Cari açığın milli gelire oranı Hindistan’da yüzde 4.3, Brezilya’da yüzde 3.5, Endonezya’da yüzde 3.3 ve Polonya’da yüzde 2.2 düzeyinde iken Türkiye yüzde 6’yı aşan oranlı yapıyı ne kadar sürdürebilecek?
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan da yaklaşık 4 ay önce konuya dikkat çekmiş, Türkiye için yönetilebilecek düzeyin yüzde 4-5 oranındaki cari açık olduğunu, daha fazlasının ciddi bir risk oluşturduğunu söylemişti.
★ ★ ★
Dün Ocak-Haziran dönemi cari açık rakamları açıklandı…
Açıklamaya göre, cari açık yılın ilk yarısında 12.9 milyar dolar azaldı…
Yıllık 52.2 milyar dolara geriledi…
Bu önemli düşüşe rağmen, oran mı?
Yüzde 6’nın üzerinde kaldı…
★ ★ ★
Ancak…
Açığın üçüncü çeyrekte yüzde 6’nın, hatta yüzde 5.5’in altına düşeceğine dair olumlu sinyaller var…
★ ★ ★
Birincisi…
Net hata noksanla cari açığı kapatma modası vardı... Dün açıklanan rakamlara göre, net hata noksan kaleminin katkı sağlamamasına rağmen rezerv artışının devam etmesi, gelecek dönem için olumlu...
★ ★ ★
İkincisi…
Almanların dünya kupası takibinin sona ermesi…
Rus ve Ukraynalıların ilk şoku atlatması…
Rusya’nın AB’ye yönelik gıda ambargosu…
İran’da ki gelişmeler…
Cari dengeye turizm ve lojistiğin etkisinin Temmuz, Ağustos ve Eylül aylarında olumlu yönde olacağını gösteriyor…
★ ★ ★
Üçüncüsü…
Altın ithalatındaki azalma…
Döviz kuru nedeniyle ihracattaki artış ve ithalattaki azalış eğilimi…
Petrol ve doğalgaz fiyatlarının düşmesi…
İran’ın doğalgaz fiyatında indirime gitme olasılığı…
AB ekonomisinde istenilen büyümeye ulaşılamamasına rağmen, geçtiğimiz yıla göre yaşanan düzelme…
★ ★ ★
Özetle…
Gelişmeler ve rakamlar, cari açığın üçüncü çeyrekte 50 milyar doların yani yüzde 6 oranının altına ineceğinin sinyalini veriyor…
★ ★ ★
Son günlerde çok konuştuğumuz ve spekülatif hareketlere neden olan mevcut ekonomi yönetimi, cari açığı yüzde 4-5 bandına çekmeyi planlıyor ve politikaları o hedefe göre belirliyordu…
O yönetim görevde kalacak mı?
Sadece o düşüncenin kalması yetecek mi? Önümüzdeki dönemde yaşayıp göreceğiz…
★ ★ ★
2011 yılında 75 milyar dolarla zirve yapan, 2012 yılında 48,9 milyar dolara çekilen, 2013 yılında 65 milyar dolara fırlayan cari açık rakamının dengelenmesinde gerçek ilacın yapısal reformlar olduğu biliniyor…
Mevcut ekonomi yönetiminin, cari açığın gerçek ilacı olan yapısal reformlar konusunda adım atamadığı unutuluyor…
Değişse de değişmese de ekonomi yönetiminin yapısal reformlara ağırlık vermesi gerekliliğini sadece cari açık rakamındaki oynaklık değil, enfl asyon ve faizdeki artış ve büyümedeki düşüş de gösteriyor…