Danışmanlık sektörü geliştirilmeli ve ihracatçı hale getirilmeli

Murat YÜLEK
Murat YÜLEK KÜRESEL BAKIŞ myulek@aya.yale.edu

Danışmanlık sektörü, cirosuna oranla katma değeri en yüksek sektörlerden birisidir. Ülkelerin ekonomik büyüklüklerinin en önemli göstergesi olan gayrisafi yurtiçi hasıla dediğiniz kavram da ülkede üretilen toplam katma değer manasına geliyor. Yani yüksek GSYH (ve yüksek kişi başına GSYH) istiyorsanız, ya, düşük katma değerli ancak yüksek hacimli (Bangladeş, Sri Lanka, Çin’deki gibi) ya da düşük hacimli olsa da çok sayıda yüksek katma değerli (İsviçre’deki gibi) sektörleriniz olması gerekiyor. Aynı zamanda, ihracat için de ülkemize yüksek katma değerli sektörler gerekiyor. Yani, ihracatın ithal bağımlılığının düşük olması gerekiyor. 

Danışmanlık hizmetleri, katma değeri yüksek, ithal bağımlılığı düşük bir sektördür. Ana girdi insan kaynaklarıdır. Şirket ölçeğinde katma değer, bir şirketin toplam cirosundan dışarıdan aldığı mal ve hizmetlerin maliyetlerinin çıkartılmasıyla hesaplanır. Bu da şirketin çalışanlarına ödediği ücretlerle şirketin kârının toplamına eşittir. Yani, ücret ödemeleri veya kâr arttıkça katma değer artar. 

Danışmanlık hizmetleri talebi gelişmişlikle doğru oratılıdır. Yani, gelişmiş ekonomilerde, ekonomik büyüklüklerine oranla daha yüksek seviyede danışmanlık hizmeti talep edilir. Geçen hafta, Ankara Ticaret Odası 65. Komitesi (Danışmanlık Hzmetleri) tarafından düzenlenen bir günlük panelde Türkiye’de danışmanlık hizmetleri ve bu alandaki kamu-özel sektör ilişkisi tartışıldı. Panelde kamu ve özel sektörden çok nitelikli konuşmacı ve katılımcılar yer aldı. 

Kamu sektörü, danışmanlık hizmetleri talebinde dünyanın tüm ülkelerinde önemli bir aktördür. Bazı gelişmiş ülkelerde özel sektör kamuya göre çok daha fazla danışmanlık hizmeti alır. Gelişmekte olan ülkelerde, hem kamu hem özel sektör nisbeten düşük danışmanlık hizmeti talep gösteriyorlar. Ancak, kamudan gelen talep özel sektöre göre nisbeten daha büyük bu ülkelerde. 

Ankara Ticaret Odası panelinde, danışmanlık talebinin bir “kültürü” gerektirdiği bir çok konuşmacı tarafından ortaya kondu. Yurtdışında, hem kamu hem de özel sektörde bu kültür oturmuş durumda. Özellikle gelişmiş ekonomilerde hem kamu hem de özel sektörde, kararlar dışarıdan alınan danışmanlık hizmetleriyle oluşturulan temele oturuyor ve böylece kararların kalitesi yükseliyor. 

Bu, “danışman danışandan daha fazla bilir” veya “danışman her zaman doğru karar vermenizi sağlar,” “danışan her zaman dağ aşar”  manasına gelmiyor. İyi kullanılan danışman size alternatifleri gösterir; hata yapsanız bile hatalarınızın “hesaplanmış hata” olmasını sağlar. Bu da günümüzde giderek artan risklerin idaresini daha kaliteli hale getiriyor ve şirketin de devletin de “para kazanma” potansiyelini artırır ya da maliyetlerini düşürür. 

Kamu kesimi için basit bir örnek ele alalım; bir belediyemiz, şehir içi bir metro güzergâhı belirleyerek inşa edecek olsun. Bunun için en azından değişik alternatifleri, güzergâh üzerindeki demografik yapı ve projeksiyonları, trafik sayımları, sabah ve akşam trafik alış verişi gibi değişkenleri göz önüne alınması gerekir.

Maliyetleri kısmak için, bunları danışman kullanmadan yapabilir belediyemiz. Ancak bu durumda, kendi personeli teknik açıdan yeterli olsa da zaman yükü sebebiyle alternatiflerin incelenmemesi ve bu yüzden yanlış güzergah belirlenmesi belediyeye milyonlarca (bazen yüz milyonlarca) liraya eşdeğer ekonomik zarar ortaya çıkartabilir. Avrupa ülkelerinde meydan tanzimleri ya da yeniden tanzimleri de bu yüzden uzman danışman kullanarak gerekli ekonomik analizleri yapılarak düzenleniyor artık. 

Kamu sektörünün alt ve üstyapı projelerindeki maliyet anlayışını ömür döngüsü içindeki toplam maliyetlere dayandırması danışmanlık hizmetleri talebini artıracaktır.

Yatırımın yapılmasından, hatta, daha önemlisi,  nihai yatırım kararı alınmasından önce nitelikli fizibilite ve alternative çalışmalarının yapılması, proje tamamlandıktan sonra etki analizleri ve değerlendirmelerinin yapılması ülkemizde bir taraftan alınan kararların niteliğini yükseltecek diğer taraftan danışmanlık sektörünün gelişmesini ve ihracatçı bir sektör haline gelmesini sağlayacaktır. 

 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Chief Sustainability Officer 06 Ağustos 2018