Dolar ve emtia

UZMAN GÖRÜŞÜ
UZMAN GÖRÜŞÜ dunyaweb@dunya.com

 

Yeşim Sarışen / Yapı Kredi Yatırım

Petrol/emtia fiyatlarındaki düşüşten olumlu etkilenen net ithalatçı konumdaki Türkiye gibi gelişmekte olan ve gelişmiş ülke piyasalarında Ekim ayı ortalarından bu yana etkili olan yükseliş eğiliminin korunduğunu görüyoruz. Makro resme baktığımızda ise momentum kaybına işaret eden AB ile Japonya’ya karşı nispeten güçlenme sinyalleri üreten ABD ekonomisi ve bu doğrultuda da merkez bankaları politikaları arasındaki farklılaşma ana tema olmaya devam ediyor.

Geçtiğimiz hafta ECB Başkanı Draghi’nin açıklamaları parasal genişlemede  zamanlama konusunda hayal kırıklığı yarattı. Beklenenin oldukça üzerinde gerçekleşen ABD tarım dışı istihdam verisi ise dolar ve ABD faizleri üzerindeki yukarı yönlü baskıyı artırdı. Bu  riskli varlıklar açısından soru işareti yaratabilir nitelikteydi.. Tarım dışı istihdam verisindeki aylık 321.000  seviyesindeki sert artış ve ücret enflasyonuna yönelik yukarı yönlü sinyaller üreten ortalama saatlik kazançlar rakamı ile birlikte ABD 2 yıllıkları 10 baz puan sert yükselişle son üç yılın en yüksek seviyesi olan yüzde 0,65’lere ulaştı. Dolar endeksi ise son sekiz yılın zirvesini gördü. Uzun vadeli dip oluşumu sinyali üreten dolar endeksinde bu dibin ardından yükseliş trendinin başladığına yönelik sinyaller devam ediyor.

Türkiye gibi net ithalatçı konumdaki gelişmekte olan ülke piyasalarında gördüğümüz yükseliş eğilimi global emtia fiyatlarındaki gerilemelere dayanıyor. Emtia fiyatlarındaki gerileme enflasyonda düşüş, dolayısıyla da faiz artırımlarının ertelenmesi ve/veya gevşeme beklentilerine yol açıyor. Ancak düşük petrol fiyatlarının olumsuz ikincil etkileri olabileceğini de düşünüyoruz. Daha önce de bahsettiğimiz ABD yüksek getirili bono piyasasında petrol ile ilgili olan şirketlerin oranı yüzde 15-20 arası tahmin ediliyor ve oradaki negatif ayrışma diğer piyasaları etkilemeye başlayabilir. Öte yandan Türkiye gibi normal şartlarda petrol fiyatlarının düşüşünden olumlu etkilenen Hindistan, Güney Kore ve Tayland gibi ülkelerin para birimlerindeki baskı dikkat çekici. Rusya’nın durumu da daha iyiye gidiyormuş gibi durmuyor. 

 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Euro nereye koşuyor? 03 Ağustos 2017