Kırılgan bir ruhun anatomisi

Eşi F. Scott Fitzgerald ile birlikte 1920‘lerin sembol figürlerinden biri olan Zelda Fitzgerald'ın tek romanı "Son Valsi Bana Sakla" Can Yayınları etiketiyle kitapçılarda.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Kimilerine göre Amerika'nın altın çağını yaşadığı senelerde F. Scott Fitzgerald'ın eşi olarak adını duyuran ve dönemin hareketli entelektüel dünyasının önde gelen simalarından biri olan Zelda Fitzgerald'ın 47 yıllık yaşamına bir de roman sığdırdığını pek kimse bilmez. Yarı otobiyografik bir roman olan ve büyük ölçüde evlilik yaşamını konu edindiği Son Valsi Bana Sakla ilk olarak 1932 yılında basılmış ve şimdiye kadar dilimize çevrilmemişti.

Eşi romancı F. Scott Fitzgerald ile birlikte 1920‘lerin sembol figürlerinden biri olan Zelda Fitzgerald'ın yazdığı Son Valsi Bana Sakla otobiyografik özellikler taşıyan bir eser. Romanda, tıpkı kendisi gibi, bale tutkunu bir genç kadını ele alan Zelda kendi evliliğinde yaşadığı çalkantıları neredeyse birebir takip eden bir kurgu yaratmış ve romanın başkişisi Alabama'yı bir nevi alter egosu haline getirmiş. Fransa'ya taşınan çiftin yaşadıkları, Alabama'nın geçkince yaşına rağmen baleye olan merakı ve yakışıklı bir pilotla yaşadığı yasak aşk romanla gerçek hayat arasındaki paralelliklerin sadece bir kısmı. 1920‘lerde bir kadının kendi hayatının dizginlerini ele alan mücadelesini anlatan Son Valsi Bana Sakla, Zelda Fitzgerald'ın basılan tek romanı: "Ayağı bazen öyle ağrıyordu ki gözlerini kapayıp kendini öğleden sonranın akışında kaybediyordu. Hep aynı sanrıyı görüyor, aynı yere gidiyordu. Çok berrak bir göl vardı, dibi olduğu gibi görünüyordu; sivri bir ada suyun üstünde bütün ağırlığıyla terk edilmiş bir şimşek gibi duruyordu. Upuzun kavaklar, pembe sardunya tomurcukları ve yaprakları, gökte yüzen beyaz gövdeli ağaç ormanı her yeri kaplıyordu." Zelda Fitzgerald, tıpkı romandaki Alabama gibi, geç sayılabilecek bir yaşta, 27 yaşında baleyi takıntı haline getirmiş ve bu tutkusunu da romana aktarmış. Yine de edebiyat tarihçileri onun her şeyden daha fazla eşinin bir romancı olarak elde ettiği ünü kıskandığını ve sırf bu yüzden bu romanı yazmaya soyunduğunu söylemişlerdir. Romanın Zelda'nın şizofreni tedavisi için yatırıldığı psikiyatri kliniğinde yazılmış olması da bir diğer ilginç not. Zelda altı haftada kaleme aldığı romanı zamanın ünlü editörü Maxwell Perkins'e göndermiş ve bu aşamaya kadar da F. Scott Fitzgerald'dan saklamış. Perkins'ten bir hafta sonra romanı okuyan ve kendi evliliklerinin ifşa edildiğini gören F. Scott Fitzgerald fena halde öfk elenmiş ve eşinden romanda değişiklikler yapmasını istemiş. İşin bir diğer boyutu da Zelda'nın yazdıklarının F. Scott Fitzgerald'ın uzunca bir süredir yazmakta olduğu Buruktur Gece adlı romanında ele aldığı konuyla büyük bir benzerlik taşıması. Dilimize ilk kez çevrilen Son Valsi Bana Sakla , 20. yüzyılın en meşhur edebî çiftlerinden birinin ilişkisine farklı bir bakış açısı sunuyor.

Son Valsi Bana Sakla, Zelda Fitzgerald, Türkçesi: Alev K. Bulut, 280 s.