“Koçluk insanlara tutulan dev bir aynadır”

Türkiye'de koçluk sistemlerinin kullanımının on yıl gibi çok yakın bir geçmişi olduğunu belirten Latife Elmas, "Ülkemizde koçluğun yaygınlaşması, öneminin ve sağladığı katkıların daha iyi anlaşılması gerekiyor" diyor.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

EMRE ALKİN

Bugünkü konuğum Latife Elmas. “LMS” yani “Leadership Management Systems” adlı şirketin Genel Müdürü. Koçluk yapıyor. Bu yüzden kendisiyle söyleşi yapmak istedim. Çünkü bu “koçluk” işi Türkiye’de aldı yürüdü. İşini doğru, bilimsel ve ahlâklı yapan bir uzmandan fikir almak istedim. LMS’te Latife Hanım şirketler için yönetim sistemleri tasarlıyor ve kuruyor, üst düzey insan kaynağı seçiyor ve yerleştiriyor, koçluk ve mentorluk yapıyor. Kuvvetli bir ekibi de var. Sanki bu iş için doğmuş gibi Latife Hanım. Paylaşmasak olmazdı.

- Okuyucuların tanıması için tam olarak bugüne kadar ne yaptığınızı kısaca anlatır mısınız ?

1999 yılında iş hayatına başladım. Çeşitli sektörlerde faaliyet gösteren kurumlarda yöneticilik, IK direktörlüğü ve icra kurulu üyeliği görevlerini üstlendim. Görev aldığım kurumlarda; stratejik insan kaynakları yönetimi, verimlilik yönetimi, holdingleşme süreci, şirket birleşmeleri ve satın almaları, süreçlerinin uygulanması ve yönetiminde yer aldım. 2015 yılından itibaren kurucusu ve başkanı olduğum LMS Yönetim Sistemleri'nde iş hayatım devam etmekte.

“ORGANİZASYONLAR DA TIPKI İNSAN GİBİDİR”

- İşyerlerinde organizasyonun önemi nedir ?

Organizasyonların belirli değerlere bağlı kalmaya ve bunların onaylanmasına ihtiyacı vardır. Kurumların arkasında durduğu insan kaynağı ile onurlandırdığı değerleri olmalıdır ve bütün organizasyonlar aslında bu değerler üzerinden yürür. Ve bunları adlandırıp ortaya koymak, insan kaynağının değerleri ile kesişmesini ve bütünleşmesini sağlamak, asıl harmoni içinde çalışmayı ve ortak değerleri paylaşarak ortak amaca ilerlemeyi getirir. Bu kapsamda kurumlara bir nevi etki yaratma ve değer katma ortaklığı yapıyoruz. Kurumların tüm süreçlerini analiz ederek hedef ve stratejilerine uygun insan kaynakları yönetim sistemleri ile birlikte, finansal analizler doğrultusunda verimliliği sürekli kılacak sistemler kurulmasını sağlıyoruz.

- Bu koçluk işi aldı yürüdü. Bize anlatır mısınız tam olarak ne olduğunu ?

İnsan var olan potansiyelinin çok azının farkında. Bunu açığa çıkarmak; insanların olaylara mevcut bakış açılarını geliştirmek, davranışlarının altında yatan “neden” sorusuna yanıt bulmaları, bilinçli tercihler yapmaları, hayatlarına etki eden düşünceleri fark etmek, var olan kabullenilmiş limitleri görebilmeleri; tüm bunlar öncelikle kişinin kendisinde ve dolayısıyla tüm çevre ve iş hayatında pozitif etkiyi de beraberinde getiriyor. Andre Gide'ın bir sözünü çok severim. “Kıyıyı gözden kaybetmeye cesaret edemeyen insan yeni okyanuslar keşfedemez.” Bu söz bana şunu hatırlatır; evimizin çevresinde sokak kedileri vardır. Çevrede yaşayanlar tarafından yiyecek verilirse karınları doyar, verilmezse aç kalırlar ve gözünüzün içine bakar dururlar. Yüz metre ilerideki bir kasabın önünde günün her saatinde onlar için yiyecek konulduğunu bilemezler. Çünkü yüz metre ileriye gitmek onlar için korkutucudur ve risk almak demektir. İnsanlar da aslında böyledirler ve hayatlarında cesaretle adım atamadıkları için nereye ulaşamadıklarını da bilemezler.

- Koçluk alanına nasıl geçtiniz? Bu işi yapmaya nasıl karar verdiniz?

Kurumsal hayatta edindiğim deneyimle birlikte ve koçlukla arasında kurulan köprünün sinerjisini ve bunun somut katkılarını gördüm. 2013 yılında bu konuda uzmanlaşmaya karar verdim. Bu doğrultuda; ABD’de ve Türkiye'de üç farklı koçluk okulundan mezun oldum. Şu anda sanat terapisi alanında da eğitim alarak, iş yaşam tecrübelerimi kıymetli bilgilerle pekiştirdim.

“İŞ HAYATINA HAZIRLANAN GENÇLER SEÇİM YAPARKEN KOÇLUK HİZMETİ ALMALI"

- Koçluğun organizasyonlara faydasını ölçebiliyor muyuz ki?

Gelişmiş ülkelerde yapılan araştırmalara baktığımızda; koçluk hizmeti alan kurumlarda önemli performans gelişimi olduğunu görüyoruz. Daha somut bahsedecek olursam; operasyon verimliliğinde yüzde 22.5 oranında performans artışı sağlanmakta. Beraberinde müşteri şikayetlerinde yüzde 60 oranında azalma ve çalışan turnover oranında ise yüzde 12'lik iyileşme olduğunu görebiliyoruz. Koçluk, yöneticinin vizyonuna kattığı perspektif çeşitliliği ile inovasyona önemli katkı sağlamaktadır. Ülkemizde koçluk hizmetinin yaygınlaşması ile birlikte kurumlarda gelişim ve verimlilik alanında önemli bir potansiyel olduğunu yapılan araştırmalar bize göstermektedir. Türkiye’de koçluk sistemlerinin kullanımı, on yıl kadar çok yakın bir geçmişe dayanıyor. Ülkemizde koçluğun yaygınlaşması, öneminin ve katkılarının anlaşılması gerekiyor. Son dönemde profesyonel koçluk okullarının yaygınlaşması ile birlikte üniversitelerde koçluk yüksek lisans bölümlerinin açılmaya başlaması; eğitimli ve bilinçli koçların çoğalmasına katkı sağlayacaktır.

Uluslararası Koçluk Federasyonu vizyonunda; bu mesleğin etkinliği ve gelişimini sürekli kılmak adına attığı önemli adımlar sayesinde, temelleri sağlam eğitimli koçlar iş dünyasına önemli katkı sağlayacaktır. İş hayatına yeni atılacak gençlerin hayatta bilinçli tercihler yapmaları ve buna göre alan seçmeleri bakımından hem kendilerine hem de iş dünyasında katma değer yaratacak.

"HERKESİN KENDİ BAŞARI TANIMINI KENDİSİNİN YAPMASI ÖNEMLİ"

- Yaptığınız işi seçmenizde yaşadıklarınız mı etkili oldu , yoksa çocukluktan gelen bir motivasyon mu ?

İnsan Kaynakları alanı seçimi, tamamen iş hayatında insan davranışlarına ve psikolojiye olan ilgim, insanların her zaman daha iyisini yapabileceklerine olan inancıma dayanıyor. Koçluk ile ilgili adımlarım ve aldığım eğitimler, insana dair merakımdan geliyor. İnsanların yaptığı işi severek ve keyifl e yapmasının, yaptığı işin anlamını keşfetmesinin, kendi başarı tanımını kendisinin yapmasının çok önemli olduğunu düşünüyorum.

- Anne ve babanızın, ailenizin hayattaki seçimlerinize etkisi oldu mu? Nasıl bir ailede büyüdünüz ?

Özgür ve demokratik bir ailede büyüdüm. Hayattaki seçimlerime her zaman saygı duydular ve güvendiler. Annemin koşulsuz sevgi ve anlayış değeri ile beslendim. Babamın, özgürlük, netlik, saygı ve içtenlik değerleri ile büyüdüm. Bütün bu değerlerin hayatımdaki seçimlerde etkili olduğuna inanıyorum.

“EĞİTİMİN ÖNEMİ TARTIŞILMAZ…”

- Başka hangi mesleği tercih ederdiniz ya da ne yapmak isterdiniz?

Her bir mesleğin kendine özgü dinamikleri ve değeri olduğunu düşünürüm. Ben de, hem başarılı ve yetkin olup hem de yapmaktan keyif duyduğum bir meslekte olmanın mutluluğunu yaşıyorum ve olmak istediğim yerdeyim.

- Bu işte eğitimin, ilişkilerin ve tecrübenin etkisi nedir? Özellikle sizin mesleğinizde...

Her işte olduğu gibi, bizim alanımızda da her biri çok kıymetli. Eğitimin önemi tartışılmaz. İletişim, benim için süreklilik arz eden bir sorumluluktur. Tecrübe, geçmişin tohumlarını bugün yeşertebilmektir. Değerli olan; tüm bunları dengeli bir yaklaşımla bir arada koruyabilmek ve etkili sonuçlar yaratabilmektir.

HEVESLE YAPILAN HER İŞTE EKMEK VAR

- Bu işte ekmek var mı? Varsa nereden başlamalı?

Benim için tutku ve hevesle yapılan, içine yüreğimizi kattığımız her işin içinde sıcak ekmek vardır. Yapılan işin kişi için anlamının keşfedilmesinden başlanmalı, eğitim ve deneyim olmazsa olmaz, sonrasında geliştirme ve değer katma gelir.

- Çocuklarınız sizin yaptığınız işi yapsın ister miydiniz?

Bu alanların her birinde kendisi için anlam bulan herkesin, o işi yapmasını yani kendini gerçekleştirmesini isterim.