Enkazı kim kaldıracak?

Cem TOP
Cem TOP SPOR ANALİZ cem.top@dunya.com

An itibariyle eğer bu ülke sınırları içerisinde, siyaseten meşhur olmuş “Enkaz devraldık” sözünü söylemeye yetkili bir kişi varsa, o kişi şüphesiz Galatasaray’ın yeni Başkanı Duygun Yarsuvat’tır. Çökmüş bir takım, mali yönden UEFA’nın mercek altına aldığı bir kulüp ve burunlarından soluyan geniş bir taraftar kitlesi. İşin kötüsü, kısa vadede tüm bu sorunlara çözüm üretip Galatasaray’ı ayağa kaldırmak da çok mümkün gözükmüyor. 8. hafta maçında sarı-kırmızılıların Kasımpaşa’yı gol yağmuruna tuttuğunu ve maçı tarihi bir farkla kazandığını düşünün. Hangimiz Galatasaray’ın düzlüğe çıktığını iddia edebilir? Ezeli rakibini 2-1 mağlup ettiği haftada bile iyi sinyaller vermeyen bu takımın, Başakşehir karşısında favori olduğunu kaç kişi iddia ediyordu ki? 

Türk futbolunun köklü camialarından Galatasaray’da yönetimin değişmesi ve hemen akabinde farklı yenilgilerin gelmesi aslında biraz da şanstır. Eğer Yarsuvat yönetimi bir neşter vuracaksa, şimdi tam da zamanıdır. Acilen teknik kadrodan başlayarak kulübün tüm organları yenilenmelidir. Yalnız bu noktada şu fikrimi de söylemeden geçemeyeceğim. Bahsettiğim yenilenme “Aman bu seneyi kaybetmeyelim” temelinde gerçekleştirilecek olursa, bir başka deyişle yapısal reformlar yapılamadan “aspirin tedbirler” alma yoluna gidilirse, çok da uzun olmayan bir vadede “aynı tas aynı hamam” görüntüye dönülür. Öncelikle ince eleyip sık dokuyarak; disiplini ön plana alan, fizik güç ve tempoyu yükseltecek, çağdaş metotlara aşina ve mesleki doygunluğa ulaşmamış bir teknik adam bulunmalı. Milliyeti çok da önemli olmamakla birlikte Avrupa’nın yükselen futbol ülkelerinden birinin vatandaşı olması tercih sebebi. Mesela ben karar merci olsam genç Alman teknik adamlara yönelirdim. Elbette yeni teknik kadroda Türkiye liglerini iyi bilen, sözünü dinletebilecek bir de yardımcı hoca istihdam edilmeli. İkinci olarak takımın hem bugünkü saha içi görüntüsünden, hem de kulüp bilançolarındaki gedikten sorumlu transfer/ scouting sistemi baştan aşağıya yenilenmeli. Yanlışların nerede yapıldığı iyi irdelenmeli. Eğer futbol şubesine idari sorumlu olarak Abdürrahim Albayrak atanacaksa, kendisi görevinde rahat bırakılmalı ve elitist eleştiri odaklarına karşı kendisine güçlü şekilde destek olunmalı. Üçüncüsü, saha içiyle alakalı kararların alınmasında yönetim adına işleyişi denetleyip yönlendirecek bir profesyonel bulunmalı. Daha önce Beşiktaş’ın Önder Özen ile deneyip, yönetici egosuna kurban ettiği sistem doğru şekilde uygulandığında Galatasaray’ı yeniden ayağa kaldıracak bir yapılanmanın anahtarı olabilir. Dördüncüsü, ezeli rakipler arasında oluşan kavga ortamından beslenen popülist yönetim tarzı terk edilmeli ve camianın enerjisi büyümeye sarf edilmeli. “Fenerbahçe kötüyse, bizim de maç kaybetme lüksümüz var” da bir anlayıştır, “Beşiktaş’ın yükselişi bizi de yukarıya doğru çekmeli” düşüncesi de bir anlayıştır. Aradaki fark, Türk futbolunun çakılması veya tırmanışa geçmesi kadar hayati sonuçlar verir. 

Farkındayım, Başakşehir – Galatasaray maçıyla ilgili teknik-taktik yorumlara hiç girmedim. Sadece şu örneği vermek istiyorum. Maçtan günler önce bu köşede yaptığım analizde şu ifadeleri kullanmışım: “Başakşehir’in temel hücum prensibi orta alanda topa hâkim olduktan sonra Doka, Visca, Mossoro ve Semih’i savunma arkasına sarkıtmaya dayanıyor. Bunu yaparlarken de çoğunlukla rakip savunmanın stoperleri ile bekleri arasına topu gönderiyorlar. Yukarıda da değindiğimiz gibi sarı-kırmızılı savunma, açıklardan beklere yardım getiremezse çok pozisyon verecektir. Üst düzey konsantrasyon ve yardımlaşma bu maçta Galatasaray açısından sihirli formül olacak gibi.” Maçtan sonra bir spor kanalına konuşan Abdullah Avcı ise aynen şunları söyledi: “Galatasaray’ın Melo’nun sağında ve solunda geniş boşluklar verdiğini biliyorduk. Beklerin hücuma çıkışlarını da dikkate aldığımızda, rakibin stoperleri ile bekleri arasına kaçacak oyuncularımız vardı. Bunu yaptık.” 

Benim hasbelkader yaptığım analizi, İtalya Milli Takımı’ndan gelen Prandelli yapamıyorsa, vah! Yapıyor da oyuncularına söz dinletemiyorsa, vah vah!

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Derbi kadar zor 03 Mart 2016
Düğüm çözülecek mi? 25 Şubat 2016
Skandalın daniskası 23 Şubat 2016
Maçın şifresi: Savunma 18 Şubat 2016
Öp Quaresma’nın elini 16 Şubat 2016
Taktik savaşı 11 Şubat 2016
Maça geç kaldılar 09 Şubat 2016
Ciddiyet şart 02 Şubat 2016