Geçen hafta...

Taner BERKSOY
Taner BERKSOY EKONOMİ DÜNYASI tberksoy@pirireis.edu.tr

Yılın sonuna geliyoruz. Yıllık tahminler için kapımız çalınmaya başladı bile. Şimdilik henüz vakit var diyerek kaytarıyoruz. Aslında belki doğrusu da bu. Biraz ihtiyatlı olmakta, yeni verileri beklemekte yarar var. Mesela, geçtiğimiz hafta içinde açıklanan bilgiler hem yıl sonu tahminlerini daha sağlam yapmaya imkan verecek bilgiler sağladı hem de önümüzdeki yıl hakkında ilk ip uçlarını daha net görmemize yardımcı oldu. 

Dikkat ederseniz yılın sonuna gelirken bütün dikkatler ABD ekonomisi üzerine odaklanmış durumda. Bunun nedeni basit. Dünya ekonomisinin dört motoru olduğu söylenebilir. ABD, Avrupa, Japonya ve Çin ekonomileri hem güç hem de hacim olarak dünya ekonomisindeki gidişatı etkileyecek ekonomiler. Bunlar büyüyünce dünya ekonomisi de büyüyor. Motorlar teklemeye başlayınca da dünya ekonomisi tökezliyor. 2014 yılı içinde bu dört motordan ikisi, Avrupa ve Japonya tekledi. Yıl sonuna doğru Çin’in de yavaşladığı yani motorun en azından güçten düşmeye başladığı anlaşıldı. Geriye ABD kaldı. Burada da motorun belli bir devir hızına ulaştığına dair işaretler çıktı ortaya. Şimdi herkes gözünü ABD’ye dikmiş, dördüncü motorun ne yapacağını merakla takip ediyor. Üstelik ABD’de ekonomi iyiye yönelirse bunun büyüme dışında da sonuçları olacak. En azından büyümenin parasal genişleme ile desteklenmesi gereği ortadan kalkacak, epeydir sürdürülen bol para- düşük faiz rejiminden geri dönülecek. Küresel likidite azaltılacak, faiz oranları yükselecek. Dünya ekonomisinde dolaşan sermaye akışı yavaşlayacak. Kimileri bundan kötü etkilenecek. Bütün bunlar son sıralarda dikkatleri ABD üzerinde topluyor. 

ABD ekonomisinde bir süredir büyüme bağlamında olumlu gelişmeler var. Büyüme hızı pozitif ama bunun henüz yeterince hızlı olduğuna, bir trende oturduğuna ve yerleşik hale geldiğine ikna edecek verilere ihtiyaç vardı. Veri desteğinin görece güçsüz olması büyümenin gücü ve karakteri konusunda kuşku ve tedirginlik doğuruyordu. Geçen hafta işin bu yönünü yakından ilgilendiren açıklamalar oldu. Örneğin, Kasım ayı istihdam raporu açıklandı. Tarım dışı istihdamın ne ölçüde değiştiği meselesi en önemli gösterge haline gelmişti. Açıklamaya göre Kasım ayında tarım dışı istihdamda 321 bin artış olmuş. Son iki aya ilişkin sayılarda da 44 bin kişi artış yönünde revizyon yapılmış. 

Kasım ayı artışı 2012 yılından bu yana görülen en yüksek artış. Bu durum büyümenin hızlandığına işaret ediyor. ABD’de büyümenin hızlanıp, yerleşik hale geldiği yönünde bir başka veri de FED’in ünlü bej kitabından geldi. Bu yayındaki istihdam bilgileri istihdamdaki artışın ülke geneline yayıldığını gösteriyor. Kısacası, merakla beklenen işgücü piyasası verileri dünya ekonomisinin ABD motorunun güçlü ve dengeli çalıştığına işaret ediyor. Şimdilerde sadece ABD’de değil öteki büyüklerde de kaygı konusu olan başka mesele de enfl asyon. Bu ülkelerde enflasyonun hızı fevkalade düşük. Bunun yeni bir resesyon habercisi olmasından korkuluyor. Avrupa ve Japonya’da bu kaygıyı giderecek yeni bir bilgi ya da gelişme henüz yok. ABD’de ise olumlu bir gelişme işareti geldi geçen hafta. Analistler düşük enfl asyonun özel harcama- talep yetersizliğinden kaynaklandığı bu yetersizliğin arkasında ise ücret kazançlarının uzun süredir durağan bir seyir izlemesinin yattığı kanısındalar. Bu önemli. Zira, eğer gerçekten reel ücretlerin neredeyse sabit kalmasından kaynaklanan bir harcama-talep zafiyeti varsa bunun büyümeyi sınırlayacağı açık. Bu durumda da büyümenin sürdürülebilir olması güç. Mutlaka parasal destek gibi bir unsurun devrede tutulması gerekecek. Geçen hafta bu konuda da iyimserlik yaratan bir bilgi geldi. ABD’de Kasım ayında ortalama saatlik kazançların yüzde 0.2 olan beklentiye karşılık yüzde 0.4 arttığı açıklandı. Sayıların küçüklüğü sizi yanıltmasın. Enflasyonun düşük olduğu ortamda bu veri reel ücretlerin de arttığını gösteriyor. İstenen de bu zaten. 

ABD’de büyümeyi kışkırtacak talep yönünde bir başka destek de Temmuz- Aralık döneminde yüzde 21 gerileyen benzin fiyatlarından geldi. Düşen petrol fiyatının ABD enerji piyasasında sıkıntı çıkartması olasılığı var. Ama aynı zamanda benzin fiyatını da düşürerek tüketiciler açısından ek bir imkan yaratacağı da görülüyor. Bu imkanın özel harcamaları-talebi destekleyeceği ve büyümeye katkı yapacağı düşünülüyor. Geçen hafta önemli bir hafta oldu. ABD ekonomisiyle ilgili yeni bilgiler dünya ekonomisinin dört motorundan birisinin düzgün çalıştığını doğruladı. 2015 için iyi bir haber bu.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Ekonomi kıskaçta 20 Aralık 2018
Normalleşme mi? 06 Aralık 2018
Kur’u temizleme 25 Ekim 2018
Yeni bir durgunluk mu? 18 Ekim 2018
Zaman mı kazanıyoruz 11 Ekim 2018
Tedbir gerekirdi 04 Ekim 2018
2019 yılı kritik 13 Eylül 2018
Adını koymadan 06 Eylül 2018