Gümrük KKDF uygulamasında yeni düzenleme yaptı

Hasan AKDOĞAN
Hasan AKDOĞAN GÜMRÜK VE DIŞ TİCARET hakdogan@akddenetim.com

Kaynak Kullanımı Destekleme Fonu (KKDF) uygulaması sürekli açıklama gerektiren bir konu olarak ortada duruyor. Keza, bunun hukuki varlığı da tartışma konusudur. Dış ticaret şirketlerinin başını %6 oranındaki KKDF bayağı ağrıtıyor. İdare ile karşı karşıya geliniyor. Dava konuları gün geçtikçe artıyor. 

Gümrük ve Ticaret Bakanlığı tarafından yayımlanan 2014/18 Sayılı yeni boyutları açıklıyor. 

Yeni genelge ile getirilen en önemli değişiklik; Türkiye gümrük bölgesine getirilmeden önce satılan eşyaya ilişkin KKDF uygulamasıdır. 

Buna göre; ithalata konu eşyanın Türkiye gümrük bölgesine getirilmeden önce yurtiçi satışa konu edilmesi halinde, kaynak kullanımını destekleme fonu kesintisi yapılmaması için hem yurt dışındaki ihracatçıya hem de ithalat işlemi gerçekleşmeden önce eşyayı satan yurt içinde yerleşik satıcıya yapılacak ödemenin serbest dolaşıma giriş beyannamesinin tescil tarihinden önce tamamlanmış olması ve bu durumun ilgili gümrük idaresine tevsik edilmesi gerekiyor. 

Kaynak Kullanımı Destekleme Fonu’nun genel mantığı içerisinde baktığımızda; eşya bedelinin yurt dışı satıcıya gönderilmesi KKDF doğmaması için yeterli olabiliyor. 

Bununla birlikte, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı bu işlemi yeterli görmüyor. Alıcı-satıcı arasındaki transferin de beyannamenin tescil tarihinde gerçekleşmiş olmasını şart koşuyor. 

Gümrük, gerek serbest bölgelerden yapılan satışlarda, gerekse antrepodan yapılan satışlarda da bu yönde bir görüş bildirerek 2011/16 sayılı Genelgeyi yayınlamıştı. Yani hem alıcı/satıcı arasındaki transferin yapılması, hem de yurt dışı firmaya yapılacak transferin beyannamenin tescil tarihinden önce yapılması şartı konulmuştu. 

Aksine onlarca mahkeme kararı bulunmasına rağmen, bakanlık bu görüşünde ısrar ediyor. Günümüz itibariyle 2011/16 sayılı Genelge halen yürürlüktedir ve işlemler bu genelgeye göre yürütülüyor. 

Yeni yayınlanan 2014/18 sayılı Genelge ile de, bakanlık 2011/16 sayılı Genelge paralelinde bir uygulamaya gitmiş oluyor ve ek bazı açıklamalar getiriyor. 

Belirttiğim şekilde işlem yapan dış ticaret şirketlerinin, cezaya düşmemeleri için 2014/18 sayılı Genelge hükümlerine uygun hareket etmeleri gerekiyor. Aksi takdirde konunun idari olarak çözümü mümkün olmuyor. Yol yine dava açmaya çıkıyor.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar