DİSK Genel Kurulu'nda protesto

Çalışma Bakanı Süleyman Soylu, DİSK'in 15. Olağan Genel Kurulu'nda yaşanan protesto üzerine salonu terk etti.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

İstanbul'da yapılan DİSK Genel Kurulu'na CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Süleyman Soylu ile HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş katıldı.

Pendik'teki bir otelde düzenlenen genel kurula ilk olarak Kılıçdaroğlu geldi, ardından Demirtaş salondaki yerini aldı. Çalışma Bakanı Süleyman Soylu ise Ruhi Su Dostlar Korosu'nun söylediği marşların bitiminde salona girdi.

Sloganlar üzerine salonu terk etti

Bu sırada salondan sloganlar yükseldi. Soylu sloganlar arasında yerine oturdu. Sloganların devam etmesi üzerine Soylu kısa süre sonra yerinden kalktı, Kılıçdaroğlu ile tokalaştıktan sonra salondan ayrıldı. Soylu'nun salondan çıkışı sırasında da sloganlar sürdü.

Bakan Soylu'dan açıklama

Dışarı çıkan Süleyman Soylu, genel kurulun yapıldığı otelin önünde açıklama yaptı.

Soylu, şöyle konuştu:
''Bir ülkenin Cumhurbaşkanı'na katil diyeceksiniz, hırsız diyeceksiniz, ondan sonra da orada duracaksınız… Katil orada oturuyor, katil cumhurbaşkanı oluyor. Katil orada. Türkiye'de insanları birbirine sokan ve dövüştüren insan orada, siz ülkenin Cumhurbaşkanı'na katil diyeceksiniz. Kabul edilebilir değildir. O salonda durmamızın da bir anlamı yok. Biz oraya iş barışı için geldik. Biz oraya önümüzdeki dönem Türkiye'nin atacağı adımları bir şekilde paylaşabilmek için geldik ve bir işçi sendikasının genel kurulu için geldik. Böyle bir tabloda karşılanmak çok doğru değildir.

''Şahsıma olsa kabul ederim ama...''

Şahsıma olsa ben bunu kabul ederim. Elbette ki söylenebilir ama ülkemizin Cumhurbaşkanı'na, yüzde 52 oy almış bir Cumhurbaşkanı'na oradaki sloganın birisi, 'hesap vereceksiniz.' Biz 1 Kasım'da hesabımızı verdik millete.

Onun için çalışma hayatını ideolojiyi karıştırmak son derece yanlıştır. Şahsıma söylense elbette ki ben bunu kabul ederim ama ülkemizin cumhurbaşkanına, 'katil ve hırsız' diye slogan atılmasını benim kabul etmem mümkün değildir."

Bakan Soylu, açıklamalarının ardından makam aracına binerek ayrıldı.

Kılıçdaroğlu: Bütün siyasi partiler açık ve net teröre karşı olduklarını söylemeli

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bütün siyasi partilerin, açık ve net olarak teröre karşı olduklarını söylemesi gerektiğini belirtti. 
Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu'nun (DİSK), 15’inci olağan kongresi Pendik Green Park Otel'de yapıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yönelik sloganlar nedeniyle Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Süleyman Soylu'nun terk ettiği genel kurula, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş da katıldı. 
Kongrede konuşan Kılıçdaroğlu, göçmen sorununa değinerek, Cumhuriyet tarihi boyunca Suriyeli göçmenlere yönelik politikaların daha önce hiç yaşanmadığını, göçmenleri şimdi şantaj olarak kullanıldığını söyledi. Seçim meydanlarında barışı sağladıktan sonra Suriyelileri geri göndereceklerini söylediğinde kendisine yönelik iktidar partisinin eleştirilerini hatırlatan Kılıçdaroğlu, "Şimdi ne diyorlar? ‘Ya bana 3 milyar euro verirsin, ya da hepsini otobüse bindirir sana gönderirim’ diyorlar. Hani sen diyordun ki, bütün Suriyelileri biz alacağız. Niye almıyorsun? Önünüzdeki en ciddi engellerden birisi de Suriyeli göçmenler. Büyük bir kısmı kayıtdışı çalışıyor. Asgari ücretin çok altında. Karın tokluğuna çalışıyorlar. Bakın hiç şikâyet yok. Böyle bir politikayı, Cumhuriyet tarihi hiç yaşamadı. Hiçbir dönemde yaşamadı” şeklinde konuştu.

Silahın konuştuğu yerde sorun çözülmez 

Konuşmasında bütün siyasi partileri açık ve net teröre karşı olduklarını söylemeye davet eden Kılıçdaroğlu, "Terör bir insanlık suçudur. Biz oturup konuşabiliriz. Kendi sorunlarımızı kendimiz çözebiliriz. Ama silahın konuştuğu yerde sorunlar çözülmez. Bugün silahı eline alanlar, başkalarının politikalarını Türkiye’de uyguluyorlar. Açık ve net söylüyorum. Buna karşı da hepimizin bu ülkenin bütün insanlarının açık ve net tavır takınması lazım” dedi.
Kılıçdaroğlu, AK Parti Hükümetinin, terör örgütüne açıkça yardım ve yataklık yaptığını öne sürerek, "Bakın açık söylüyorum. Bir şey söylemiyorlar. Beni mahkemeye vereceklerse, bütün belgeleri önüne koyacağım. Kent merkezleri silah deposu haline dönüştürülürken, Vali’ye talimat veriyorsunuz dokunma. Şuna dokunma, buna dokunma. Şimdi kalkmışlar şehitler üzerinden kahramanlık yapıyorlar. O şehitler, sizin şehitleriniz değil” diye konuştu.

Demirtaş: Gerçekçi çözüm sunmadan hamasetle bu işler çözülmüyor

HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş da, Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş yıllarından bu yana ilk defa bu kadar büyük bir krizle karşı karşıya olduğunu  ve ülkenin yıllardır biriktirdiği sorunların yarattığı yol ayrımında olduğunu söyledi. Demirtaş, savaş ve şiddetin siyaseti daralttığını ifade ederek, "Şiddet olmasın", "Silah olmasın", "Savaş olmasın" yaklaşımlarının son derece ilkeli, olgun, doğru yaklaşımlar olduğunu ancak şiddeti bitirmek için çözüm formülü ve yol haritası olması gerektiğini söyledi. "Şu anda AKP hükümetinin uyguladığı yöntem ise biz bu yöntemin asla yanında değiliz" diyen Demirtaş, "Evet, şiddet olmasın, silah olmasın ama topluma gerçekçi bir çözüm sunmadıktan sonra hamasetle bu işler, silah meselesi çözülmüyor" dedi. 
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Süleyman Soylu’nun DİSK Genel Kurulu’nu terk etmesi olayı ile ilgili olarak ise HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş  “Yani işçiler, protesto hakkını kullanırlar. Buna da herkesin saygı duyması lazım" derken, DİSK Genel Başkanı Kani Beko ise “Zaman zaman, mitinglerde kongrelerde demokrtaik tepkiler yaşanıyor. Böyle olmasını ben de istemiyordum" açıklamasını yaptı.