Dolar sevdası devam ediyor

Serhat GÜRLEYEN
Serhat GÜRLEYEN GENİŞ AÇI sgurleyen@isyatirim.com.tr

GENİŞ AÇI / Serhat Gürleyen sgurleyen@isyatirim.com.tr Küresel piyasalardaki fırtına güçlenerek devam ediyor. Konut kredilerinde yaşanan sorunların ABD ekonomisini durgunluğa sokacağı ve bankacılık sektöründe devasa zararlara yol açacağı endişesi piyasaları sallıyor. FED'in faiz indirimleri ve ABD Hazinesi'nin açıkladığı yardım paketi yatırımcıları ikna etmeye yetmedi. Kısa süre ara veren fırtına hızını artırarak devam ediyor. Küresel yatırımcılar hisse senedi, yüksek getirili özel sektör tahvili, gelişmekte olan ülke varlıkları gibi riskli yatırım araçlarını satıp güvenli liman olarak gördükleri ABD devlet tahvillerine ve nakde geri dönüyorlar. Eski alışkanlıklar kolay bırakılmıyor. Yatırımcıların dolar sevdası devam ediyor. Finans piyasasında kullandığımız "güvenli liman" kavramı ondokuzuncu yüzyılda sefere çıkan Boston'lu denizcilerin tasarruflarını limandaki güvenilir kişilere emanet ettikleri eski günlerden kalma. Boston'lu denizcilerin başlattığı bu uygulama şeklen değişse de öz olarak aynı kaldı. Dünya denizlerine açılan uluslararası sermaye havanın bozduğunu hissettiği an emin liman olarak gördüğü ABD devlet tahvillerine dönüyor. Oysa, bugünkü durum çok farklı. Dünya ekonomisindeki sorun Avrupa, Asya veya gelişmekte olan ülkelerde yaşanan bir problemden değil, Amerikan ekonomisinin durgunluğa girmesinden ve ABD bankalarının kredi kriziyle karşı karşıya kalmalarından kaynaklanıyor. ABD ekonomisindeki sorunun çözümü hanehalkının harcamasını azaltıp tasarrufunu artırması ve borcunu geri ödemeye başlamasını gerektiriyor. Söz konusu düzeltme sürecinde ABD ekonomisinin uzun süreli bir durgunluğa girmesi kaçınılmaz gözüküyor. ABD ekonomisindeki kötüleşmenin ABD Doları cinsi aktiflere yansıması kaçınılmaz görünüyor. ABD borsalarının düştüğü, doların değer kaybettiği, risk primlerinin arttığı uzun bir dönemden geçeceğiz. Bu süreçte Türkiye'deki yatırımcılar ne yapmalı. Ekim ayı başındaki yazımızda yatırımcılara hisse senedi gibi riskli pozisyonlarını satıp "emin liman" olarak gördüğümüz Türk Lirası'na geçmeyi önermiştik. Hisse senedi piyasasında korkunç bir değer kaybı yaşandı. Artık satış değil, kademeli olarak alışa geçilmesini öneriyoruz. Türk Lirası aktifler konusunda ise görüşümüz değişmedi. Doların dünya piyasalarında ve/veya Türkiye'de yükseldiği dönemlerin satış fırsatı olarak kullanılması gerektiğine inanıyoruz. Buna karşı yatırımcıların portföy tercihlerine baktığımızda dövizin ve özellikle ABD Doları'nın başat para olma özelliğini koruduğunu görüyoruz. Dünya piyasalarında dalgalanmanın başladığı ağustos başından bugüne olan dönemde döviz tevdiat hesaplarında yaklaşık olarak 10 milyar dolarlık bir artış yaşanmış. Bu artışın yaklaşık olarak üç milyar doları doların EURO'ya karşı değer kaybetmesinden kaynaklanan fiktif bir artış. Geriye kalan kısım ise portföy tercihlerindeki değişimden ve yabancılara varlık satışlarından kaynaklanıyor. Kıssadan hisse: Ne küresel yatırımcıların ne de Türk yatırımcısının dolar sevdasını bırakmaya niyetleri yok.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Petrol şoku sonrası… 23 Eylül 2019
Ağlatma beni Arjantin… 02 Eylül 2019
Emin liman aranıyor… 26 Ağustos 2019