Her yerde kâr var

Şefik ERGÖNÜL
Şefik ERGÖNÜL İHRACAT SOHBETLERİ sefik@utided.org

Sohbetimizin başlığı, nostalji yaratırcasına gençlik yıllarımızda meşhur olan şarkıcı Adamo’nun “Her yerde kar var” şarkısını andırıyorsa da çevremize baktığımızda diğer bir şarkıyı, “Yangınlardayım” şarkısını mırıldanasımız geliyor.

Hayata bakışını, mümkün olduğunca olumlu pencerelerden yapmaya çalışan birisi olarak, aslında böylesi kötümser bir görüşte bulunmamam gerek. Zaten bu nedenledir ki başlığımızı olumsuz yapmadık. Ancak bazen karşılaştığımız olaylar bizleri biraz motivasyon yaratmaya doğru yönlendiriyor.

Suriye tam anlamıyla yangınlarda. Bu nedenle sınır illerimizde ve özellikle baba ocağım Hatay ilinin tüm ticareti olumsuz etkileniyor. Irak derseniz Mehter takımı yürüyüşünü andıran ticaret hareketi ile oraya gidip yerleşenleri bile pes ettiren bir görünüm sergiliyor. Rusya ile Ukrayna arasındaki bir türlü bitmeyen sorun, zaten kuzey ticaretini berbat etmiş vaziyette. Üzerine bir de 'komşu krizini' eklerseniz, alın size “Tadından yenmeyecek bir dış ticaret.”

Diyeceksiniz ki “Madem bu kadar sorun var, siz neden kâr başlığı atıyorsunuz?”

Geçtiğimiz günlerde beraber olduğumuz bir iş insanları grubu ile yaptığımız çalışmalarda, strateji ve plan yapılmadan uluslararası pazarlara açılmanın ciddi sıkıntıları da beraberinde getireceğini vurgulamıştık. Sadece heves ve başkalarının ayak izlerini izleyerek yapılacak olan ihracatın, sürdürülebilir olamayacağını ve işletmelerimizin, ortaya çıkabilecek olumsuz gelişmelerden hızla etkilenebileceğini anlatmıştık. Örnek olarak da adını saydığımız ülkelerle ve Çin ile yapılan ticaretin gelişmelerini belirtmiştik.

Hep üzerine sert bir şekilde gittiğimiz bir konu olan, “İhracat pazarlarında kalıcı olmak” konusunda pek de başarılı olamadığımız gerçeği ortada. Maalesef, ihracatçılarımızın %75 oranında bir kısmı üç yıl kadar bir süre sonra piyasadan çekilmek zorunda kalıyorlar. Bunun önde gelen bir kaç nedeni var. Birincisi ihracatımızın çok büyük bir çoğunluğu, üreticilerimize gelen alıcıların siparişine göre satışla yapılması. İkincisi de eş, dost, konu, komşu ne yapıyorsa onlara bakarak ihracat yapmaya çalışmak ve bunu yaparken de düşüncemizin sadece “O yapıyorsa ben de haydi haydi yaparım” diye yola çıkmak. Üçüncüsü ise, yelkeni dolduran rüzgarın hep eseceği gibi hesapsız bir düşünce ile hareket etmek.

Başlığımızı burada tekrar etmek isteriz “Her yerde kâr var.” Türk ihracatçısının erişim sağladığı pazar sayısı, neredeyse dünya üzerindeki ülke sayısı kadar oluyor. Ancak yine ağırlık AB pazarı ve onun ağırlığı da Almanya. Gözlerimiz, ara sıra başka pazarlara doğru dönse de baktığımız yerler pek değişmiyor.

Olası sıkıntıları engellemenin yolu, tedbiri baştan almaktan geçiyor. Hedef pazarları aramak ve tanımlamakla başlayarak, bu pazarlara işletmemizin ve ürünlerimizin uygunluğunu sağlamak birinci görevimiz. Bir iş kadınımız “Acaba kaç ihracatçımız pazarın gereksinimlerini bilerek hareket ediyor” diye sormuştu. 

Türkiye ihracatının %60’ını yapanlara dikkatle bakarsak kimlerin olduğunu görebiliriz. 
 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
96 yılda ihracat... 29 Ekim 2019
Tahterevalliye Dikkat 15 Ekim 2019
İhracat ve Facebook 17 Eylül 2019
Promosyon mu o da ne? 10 Eylül 2019
Müşteriye Doğru Erişim 27 Ağustos 2019