Hisarcıklıoğlu: Türk diasporası birleşin!

Hakan GÜLDAĞ
Hakan GÜLDAĞ hakan.guldag@dunya.com

Geçen hafta bu köşeye, Başbakan Davutoğlu’nun hükümet programındaki Ar-Ge ve eğitimde yapılacak hamlelere ilişkin vurgularını aktararak başlamış ve “Doğru söze ne denir. Doğru sözleri aktarmaya devam edeceğiz” diye bitirmiştik… 

Doğrusu bu hafta da planım bu çerçevede STEM eğitimi meselesine devam etmekti… 

STEM yani İngilizcesi ile Science-Technology-Engineering- Mathemathics, Türkçesi ile Fen-Teknoloji-Mühendislik- Matematik… 

Çok değerli hocam Prof. Çelik Kurdoğlu, konuyla ilgili Hollandalı bir meslektaşından bilgiler göndermişti, sizinle onu da paylaşacaktım. Hatta doğrusu, değerli yazarımız Edip Emil Öymen’in gönderdiği notta vurguladığı gibi, dünyada giderek STEM dörtlüsünün değil ‘STEAM’ beşlisinin geçerli olduğuna da, Sayın Öymen’in TÜSİAD’ın konuyla ilgili toplantısı öncesinde, nezaketinden dolayı bahsetmekten imtina ettiği konuya şöyle bir de olsa değinecektim… İlgilenenler için hemen belirteyim; eklenen ‘A’ İngilizce ‘arts’ için. Sosyal ve beşeri bilimler anlamında… 
★ ★ ★ 

Ancak izin verirseniz, bu yazımda önce geçen hafta sonu katıldığım DTİK’in Avrupa-Balkanlar Buluşması’ndan gözlemlerimi soğumadan sizlerle paylaşmak istiyorum... 

DTİK, Dünya Türk İş Konseyi’nin kısaltması. Kısa adı DEİK olan Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu çatısı altında Ocak 2008’de kuruldu… Amaç, yurt dışında dağınık örgütlenmiş girişimcileri ve uluslararası şirketlerde karar mekanizmalarının başındaki Türk profesyonellerini tek çatı altında toplamak… 

Konseyin Başkanı TOBB ve DEİK’in de Başkanı olan Rifat Hisarcıklıoğlu… 

Yüksek İstişare Kurulu Başkanlığı’nı ise Coca Cola Yönetim Kurulu Başkanı Muhtar Kent yapıyor… 

★ ★ ★ 

DTİK, zaman zaman Dünya Türk Girişimciler Kurultayı’nın toplanmasına da ön ayak oluyor… 

İlk kurultayı hatırlıyorum; hayli heyecan yaratmıştı… 

10-11 Nisan 2009’da dünyanın dört bir yanındaki 80 ülkeden 2 bine yakın Türk asıllı girişimci, bakanlar, bürokratlar, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün de katılımıyla belki ilk kez buluşmuştu… 

Ardından 2011’de 18-19 Kasım tarihlerinde yine İstanbul’da ama bu kez 90 ülkeden 2 bin 200 girişimci ve profesyonelin katılımıyla ikincisi yapıldı… 

Kurultayların iki yılda bir yapılması planlanıyordu ancak üçüncüsünden henüz ses seda yok… 

★ ★ ★ 

DTİK’in çalışmaları İstanbul Ticaret Odası’nın geçmiş dönem başkanlığını yapan Murat Yalçıntaş’ın DEİK’te bu konuda sorumlu yönetim kurulu üyesi olarak görev almasından bu yana gözle görülür bir canlılık içinde… 

Bunun altını TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu da çiziyor: “Sayın Yalçıntaş, çok büyük bir gayretle tüm enerjisini bu işe verdi. Son 6 ayda dünyanın dört bir yanında 16 şehir toplantısı gerçekleştirdi. Onun bu işi üstlenmesi ile çok ciddi yol kat ettik. Hepimiz ona teşekkür borçluyuz." 

Öğrendik ki, epey sinerji yaratan kurultayların üçüncüsü için de hükümetten tarih bekleniyormuş. Güçlü olasılık 2015’in ilk yarısı… 

★ ★ ★ 

Tabii, Avrupa ve Balkanlar buluşmasında başka isimlerin de önemli katkısı var. Toplantıda önemli mesajlar veren DTİK Avrupa Komitesi Başkanı Turgut Torunoğlulları, DTİK Balkanlar Komite Başkanı Ömer Süsli gibi... 

Berlin Büyükelçisi Hüseyin Avni Karslıoğlu da ayakta alkışlanan konuşmasında önemsenmesi gereken gerçeklerin altını çizdi. 

Ne yapıp edip, bir başka yazıda o mesajlara da değinmek istiyorum. 

Ama önce Rifat Hısarcıklıoğlu’nun mesajları… Hisarcıklıoğlu Köln’de hem gazetecilerle hem de yurt dışında yerleşik Türk girişimcilerle dört önemli projeyi paylaştı: 

Bir, ‘Dünya Türk Girişimcileri Uygulama ve Araştırma Merkezi’ kuruluyor… Bu konuda üniversiteler ve YÖK ile görüşmeler yapılmış. Buna göre, ‘merkez’ TOBB-ETÜ bünyesinde kurulacak. Yasal süreç başlatılmış. Bu akademik döneminde faaliyete geçecek. Merkeze TOBB ve DEİK’in yanı sıra TEPAV kısa adıyla tanıdığımız Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı katkı sağlayacak… 

★ ★ ★ 

İkinci proje, ‘Diaspora Franchise Platformu’… 

Kuruluş çalışmalarına başlanan platform, hem Türk diasporasının iş sahibi olmasına hem de Türkiye’deki markaların dışa açılma sürecini hızlandırmaya yönelik… 
Türkiye’de franchise veren markalarla diasporada girişimci olmak isteyen DTİK üyelerini bir araya getirerek yeni bir bayilik ağının oluşmasına zemin hazırlamayı hedefl iyor. Tabii, diasporadaki girişimciler için Türkiye’deki şirketlerden önemli indirim oranları istenecek. Bunun için Ulusal Franchise Derneği ile bir de protokol yapılmış. Bu protokole göre UFRAD diasporadaki girişimcilere indirimli franchise sağlayacak. 

★ ★ ★ 

Üçüncü proje, ‘Gelecek Nesil Diasporası’na yönelik… 
“Diaspora gençliği bizim için çok önemli” diyor Hisarcıklıoğlu, “Her yıl diasporada yaşayan belli sayıda gencimizin eğitim ve staj için Türkiye’ye getirilmesini sağlıyoruz. Kendi ülkelerinde medya, siyaset ve girişimcilikte kariyer yapmak isteyenlere öncelik veriyoruz.” 
“Uygulama ne zaman başlayacak?” diye soruyoruz, “Ve kaç gencin gelmesini bekliyorsunuz?” 

“Uygulama başladı” diyor Hisarcıklıoğlu. O sırada DEİK Başkan Yardımcısı ve Kocaeli Sanayi Odası Başkanı Ayhan Zeytinoğlu bir not uzatıyor. Diasporadan 3 gencimiz Kocaeli’ndeki firmalarda staj görüyormuş… Sayının her yıl daha da artması bekleniyor. 

★ ★ ★ 

Tabii Köln toplantısının esasını diaspora temsilcileri’nin atanması oluşturdu. Bu konuda bir adım daha atılarak, ülke bazındaki temsilcilik sistemi şimdi şehir bazına da taşındı. 
Kısa bir süre önce Sydney’de Avustralya şehir temsilcilerinin sertifikaları Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci’nin de katıldığı törenle verilmişti. Geçen cumartesi de Avrupa ve Balkanlar’dan 173 şehir temsilcisine sertifikaları verildi. 

Hisarcıklıoğlu, temsilcilere brifingler verildiğini de belirtiyor ve “Her biri, Tiran’dan Glasgow’a, Pekin’den Toronto’ya, Abuja’dan St. Petersburg’a her şehirde diasporayı bir araya getirecek ve ortak hareket etmesini sağlayacak temsilciler olacak” … 

★ ★ ★ 

Peki bu diaspora işi neden önemli? 

“Bakın” diyor Hisarcıklıoğlu, “Bugün ABD’de 6 milyon Yahudi yaşıyor. ABD nüfusunun en çok yüzde 2’si. Ama bu yüzde 2’lik Yahudi toplumu ABD’deki tüm karar alma süreçlerinde etkin durumda. Senatoda, merkez medyada, sivil toplumda, akademik dünyada, sinemada… Çin diasporasını alın… Bugün Çin’in çektiği devasa yatırımların altında yurt dışındaki Çin diasporasının çok ciddi çalışması var. Sadece ekonomi meselesi de değil. Hepimiz biliyoruz; Fransa’da Türkiye aleyhine 500 bin Ermeni kendi davaları, kendi ülkeleri ile ilgili bir araya geliyor. Bizim de Fransa’da yaşayan yaklaşık 500 bin insanımız var. Ama örgütlü olmadığı için bir araya gelemiyor.” 

★ ★ ★ 

“Dışarıda yaşayan Türkler olarak organize olmanın vakti çoktan gelmişti” diyor Hisarcıklıoğlu ve ekliyor: “Bugün sadece Avrupa’da 150 bin girişimcimiz var. Dün işçiydiler. Sıfır sermayeden bugüne geldiler. Şimdi 500 binden fazla Avrupalıya bizim insanlarımız iş ve aş veriyor. Avrupa ekonomisini de sırtlanmış durumdalar. Önümüzdeki dönemde krizden çıkış noktasında Türk sermayesiyle, Türk girişimcisiyle beraber nasıl hareket edilebilir, bunun stratejisi çiziliyor Avrupa’da. Dediğim gibi, sadece ekonomi de değil. Sanatçısıyla, sporcusuyla, film yönetmeniyle… Bugün Mesut Özil bizim kalemize gol atıyor, hem Almanlar, hem biz alkışlıyoruz. Her şeyi yapıyor Türk insanı. Ama başaramadığımız bir tek şey var: birlik ve beraberlik… " 

★ ★ ★ 

Murat Yalçıntaş da aynı perspektifi, Mevlana’nın Mesnevi’sindeki bir sözü ile vurguladı: 

“Yolsuz, yoldaşsız oldun mu bu daracık yerde, helak oldun gitti…” “

Daracık yerde başarılı olmanın yolu birlikte olmak” dedi Yalçıntaş ve şunları söyledi: 

“Almanya’da Türk işçilerinin geldiği ilk yer Köln. 1957’de… Ford fabrikasında çırak olarak çalışmak üzere dört işçimiz geldi. 1961’de yine böyle bir sonbahar günü Sirkeci’den kalkan ilk göçmen işçi treninin adresi de Köln’dü. O tarihte tahta bavullarıyla Almanya’ya gelenler şimdi önemli bir yer tutuyorlar bu toplumda. Bugün Köln’de yaşayan her 5 kişiden biri Türk. Hedefl eri ise, yaşadıkları ülkenin, içinde bulundukları toplumun en üst seviyesine çıkmak. Ekonomik, sosyal ve kültürel… her alanda… Bunu başarmanın ise tek yolu var. O da örgütlü olmak. Yan yana, omuz omuza olmak…” 

★ ★ ★ 

“Bizim eksikliğimiz organize olamamamız” diyor Hisarcıklıoğlu, “Başımız sıkışınca müthiş bir dayanışma gösteriyoruz ve başarılı oluyoruz. Ama bunu hep yapabilmek için örgütlü olmamız şart. Şimdi örgütlenme deyince insanımız çekiniyor. Buraya bizi Almanya’da limuzin servisi kurmuş olan Selami Bey getirdi. Çok başarılı olmuş burada. Yolda, ‘neden geldiniz’ diye sordu. ‘DTİK örgütlenmesi için’ deyince, ‘Ha’ dedi, ‘Benim öyle örgütle filan işim olmaz. Ben para kazanmaya bakarım!’ Ama bizim Selami’leri bir araya getirmemiz gerekiyor. Hangi görüşten, hangi kültürden, hangi etnik gruptan olursa olsun…” 

Ve Rus devrimcisi ünlü bir Marksist’e gönderme yaparak tamamladı sözlerini: “Ben kendisini tasvip etmem ama” dedi, “Lenin’in çok anlamlı bir sözü var. Diyor ki; ‘Organize olmuş azınlıklar, organize olmayan yığınları yönetir.’

 ★ ★ ★

STEM’den, fen-matematik eğitiminin Türkiye’nin geleceği için öneminden bahsedemedim…

 Ama en az o kadar önemli bir başkasından bir kesit vermeye çalıştım... 

Ve sanırım, “doğru sözleri aktarmak” sözümü bu kez de tutmuş oldum…

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar