İKV'nin faaliyetini basın danışmanı anlatıyor

Tevfik GÜNGÖR
Tevfik GÜNGÖR OLAYLARIN İÇİNDEN gungoruras@superonline.com

İKV nin AB Bakanı ve AB Türkiye Delegasyon Başkanı onuruna düzenlediği iftar yemeğinde, AB sorunları ile ilgili olarak yapılan konuşmaları 14 Temmuz 2014 tarihinde bu köşede özetlemiştim. Bu kadar önemli sorunların iftar sofrasında ele alınmasının doğru olmadığına işaret etmiştim. İKV Basın Danışmanı İlke Özkan bu yazı üzerine DÜNYA Genel Yayın Yönetmeni Hakan Güldağ ile bana bir açıklama gönderdi. 

Bir basın çalışanı olarak basın danışmanlığı müessesesine saygı duyarım. Önemine inanırım. Ancak İKV gibi ciddi bir uzmanlık kurumunun, AB gibi önemli bir konudaki (doğru veya yanlış) değerlemelerin cevaplandırılmasını basın danışmanlarına bırakmaları, sorunu veya yazarı önemsememelerinin bir işareti izlenimini vermektedir. 

İKV Basın Danışmanı İlke Özkan diyor ki, ”Öncelikle Avrupa Birliği konusunda duyarlı yaklaşımınız ve bizlerin adeta tek hedefimiz olarak nitelediğimiz AB’ye tam üyelik yolunda verdiğiniz destek için teşekkür ederiz. Bu tür desteklerin, 50 yılı aşkın bir süredir devam eden projenin geleceği açısından son derece önemli olduğunu düşüyoruz. 

Ancak, İktisadi Kalkınma Vakfı’nın müzakerelerin yürütülmesi konusunda yeterince aktif olmadığı yönündeki görüşlerinizin bir takım açıklamalara ihtiyaç duyduğunu görüyor ve aşağıdaki yazımızla açıklık getirmek istiyoruz. Zira 50 yıldır yalnızca bu amaç için çalışan vakfımız, ocak ayında yönetim kurulu değişikliği ile beraber, mevcut siyasi konjonktüre rağmen eskisine kıyasla çok daha aktif ve çok daha yapıcı bir anlayışla bu alanda büyük çaba harcamaktadır. 

Size kısaca Ocak ayından bu yana yaptığımız faaliyetlerden yalnızca birkaç tanesini sıralamak isteriz: 

1- İKV olarak bu yıl 4 ayrı çalışma alanı belirledik ve bu alanlarda faaliyetlerimizi yoğunlaştırdık: STA Kapasite Bilgi Merkezi Çalışmaları, Vize ve Geri Kabul Süreci Çalışmaları, Müzakereleri İzleme Grubu Çalışmaları ve 50. Yıl Komite Çalışmaları. Bu 4 alanda her gelişmeyi sıkı sıkıya takip ediyor ve görüş, yayın, rapor ve analiz dosyaları hazırlıyor ve devamlı basına sunuyoruz. Her grubun başında ve yürütmesinde yönetim kurulu üyelerimiz yer alıyor. 

2- Yeni yönetimimiz üst temsil düzeyinde göreve gelir gelmez Brüksel temaslarına başlamışlar ve ilgili tüm kesimlerle irtibata geçmişlerdir. Yazınızda da belirttiğiniz AB içinde oluşmakta olan yeni dönemin başlayacak olması ve yeni isimlerin belirlenmesiyle beraber temaslar bu yeni isimlerle devam edecektir. 1984 yılından bu yana Brüksel’de görev yapan temsilciğimiz vasıtasıyla şimdiden yeni dönemle ilgili çalışmalar belirlenmiş ve takipleri yapılmaktadır. 

3- İKV olarak bu 5-6 aylık kısa dönemde 3 yeni yayın çıkardık. Bunlar “Avrupa Birliği ve Türkiye-AB İlişkileri Hakkında Doğru Bilinen Yanlışlar”, “Avrupa 2020 Stratejisi” ve “AB-Türkiye İlişkileri Almanağı 2013” olarak sıralanabilir. Yıl sonuna kadar da yaklaşık 3 yayın daha yayımlanmış olacak. 

4- Yeni yönetim ile tüm AB üye ülke büyükelçi ve konsoloslarına ziyaretlerde bulunuyoruz. Şimdiye kadar Almanya, Fransa, İngiltere, Hollanda, İsveç ve İtalya ile bir araya geldik, bundan sonra da yıl boyunca görüşmelerimizi sürdüreceğiz. Büyükelçi ve konsolos ziyaretlerini önemsiyoruz. Zira bu ziyaretler üye ülkelerin elçileri nezdinde müzakere sürecinin sıkıntılarını dile getirmemiz açısından çok önemli. Bu şekilde iletişimi artırmayı hedefl edik ve bunların ikili ilişkilerde oldukça yararlı olduğunu biliyor ve tecrübe ediyoruz. 

5- AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Stefano Manservisi ile göreve atandıktan hemen sonra, daha henüz hiç kimse temasa dahi geçmemişken, kendisi Türkiye gelmezden önce Brüksel’de görüştük ve bu görüşmelerimiz ve konuyla ilgili yapılacaklar üzerinde istişare ve projelerimiz yoğun olarak devam ediyor. 

6- AB müzakere sürecini izlemek ve iş dünyasını bilgilendirmek görevini yürüten bir STK olarak, her ne kadar üzerimize vazife edindiğimiz bir görev olsa da, bürokrasinin her kesiminde süreci anlatan ve hızlandırmak için çaba harcayan bir katalizör konumundayız. 

Cumhurbaşkanımız ve TBMM Başkanı ile başlayan Türkiye Cumhuriyeti bürokrasisi ile temaslarımız en üst düzeyde hemen her kademede sürüyor. Bu bağlamda, mart ayında ilk başmüzakereci Ali Babacan ile yaptığımız toplantıda başlayan diyaloğun güçlendirilmesi çalışmalarımız kapsamında Cumhurbaşkanlığı, Ekonomi Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı ve Adalet Bakanlığı’na kadar tüm bakanlıklarda yapılan çalışmaları izliyor ve ortak projeler yürütmek ve katkı vermek adına yola çıkmış bulunuyoruz. Hali hazırda sıkı bir koordinasyon içinde olduğumuz AB Bakanlığı’nın da katılımı ile bu yıl sonbaharda hayata geçecek ve Türkiye’deki STK’lar özelinde yeni bir projenin hazırlıklarını yürütmekteyiz. 

7- Yapılan birçok çalışmanın içinde ülkemiz insanını ve bilhassa iş dünyasını ilgilendiren GB’nin güncelleştirilmesiyle ilgili paneli, vize muafiyeti süreci ve geri kabul anlaşmasıyla ilgili paneli, 62 STK’nın katıldığı AB Bakanlığı tarafından düzenlenen ve Stefan Füle’nin sivil toplumu dinlediği sivil toplum buluşmasında İKV’nin moderatör olduğu geniş katılımlı toplantıyı da sayabiliriz. 

8- Geçtiğimiz hafta gerçekleştirdiğimiz iftar yemeğinin amacı ise AB’ye üye ülke başkonsolosları ile teması daha sıklaştırmak, ikili diyaloğu artırmaya gayret etmek ve ülkeler arası kültür farklılıklarını birbirine tanıtmaktı. Bunun yanı sıra yemeğin onur konukları AB Türkiye Delegasyon Başkanı Sayın Manservisi ve AB Bakanının da katılımı ilişkilerin ne denli yoğunlaştığı ve sıkılaştığı konusunda önemli bir göstergedir. Bu sayede zaten gündemdeki konularla ilgili gereken mesajlar da verilmiştir, bunlar bizim adeta günlük aktivitelerimizdendir. 

9- Bunların yanında Diyarbakır’da mayıs ayında yaptığımız toplantı ve resmi temaslar, Antalya, Trabzon, Tokat illerimizde yapılan iş dünyasını bilgilendirmeye yönelik konferans çalışmaları, AB müzakere sürecimizi ilgilendiren her alanda yaptığımız ihtisas çalışmaları ve şimdi burada sıralamaya yer kalmayan pek çok aktiviteden bahsetmek mümkündür. 

Tüm bu çalışmalarımız, bir STK olarak, bürokrasi ve müzakere resmi işleyiş sürecine müdahil olamasak dahi, bizim motivasyonumuzu ortaya koymakta ve amacımızı değerli kılmaktadır. Bu bağlamda bilhassa önümüzdeki yıl 50. kuruluş yıldönümünü kutlayacak olan Vakfımızın son derece hızlı bir şekilde elinden gelenleri yapmakta olduğundan ve önümüzdeki süreçte de yapacağından emin olabilirsiniz.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
40 yılda ne değişti? 03 Ağustos 2018
Vizyon sahibi olmak 30 Temmuz 2018