İş dünyası temsilcileri Başbakan’dan ne talep etti?

Ferit Barış PARLAK
Ferit Barış PARLAK AYRINTI ferit.parlak@dunya.com

“Dünyanın yaşamakta olduğu, geçici bir istikrarsızlık dönemi değil. Dünya bir ‘sistematik düzensizlik’ dönemine girdi.” 

Geçtiğimiz ay İngiltere Dışişleri Bakanı William Hague bir konferansta söylemişti. 

Bunu biliyor olmak avantaj… 
Buna göre pozisyon almak çok daha büyük avantaj… 
★ ★ ★ 
Nasıl alınacak o pozisyon? 
★ ★ ★ Başbakan Recep Tayyip Erdoğan dün Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği tarafından düzenlenen şûraya katıldı.

 Uzunca bir dönemdir vatandaşa yönelik çalışmalara (miting) ağırlık veren Başbakan, iş dünyasının da gönlünü almış oldu. Ve iş dünyasının taleplerini dinledi… 
★ ★ ★ 
Neydi o talepler? 
Teşvik, vergi ve prim indirimi, faiz desteği gibi kalıplaşmış, ezbere sıralanabilenler… 
Ve, “Belediyeler daha çok çalışsın!” gibi liste uzatmaya yarayan yeni fikirler… 
★ ★ ★ 
Merak ediyorum… 
“Siz bir çağrı yapmıştınız kamu kurumlarına ve ‘Fiyatı yüzde 15 pahalı da olsa Türkiye’de üretileni alın…’ demiştiniz. 
Sonrasında da bu konu için genelge yayımlamıştınız. Bu genelgeye kaç kamu kurumu, kaç belediye uydu biliyor musunuz?” 
diye bir soru soruldu mu acaba Başbakan Erdoğan’a… 
★ ★ ★ 
Yerli üreticiye kamu ihalelerinde sağlanan yüzde 15’lik fiyat avantajının yüzde 25’e çıkarılması için Ekonomi Bakanlığı’nın 2013 sonunda çalışma başlattığını biliyoruz. 
Merak ediyorum… 
O çalışmanın ne zaman sonuçlanacağı, neden Torba Yasa’ya alınmadığı sorulmuş mudur acaba Başbakan Erdoğan’a? 
★ ★ ★ 
Daha önce Ar-Ge Merkezi Belgesi almak için en az 50 Ar-Ge personeli çalıştırma zorunluluğu, geçtiğimiz ay alınan ve yayımlanan Bakanlar Kurulu Kararı’yla 30’a düşürüldü. 
30 Ar-Ge personeli çalıştıran firmalarımız bu belgeyi alarak 5746 sayılı Kanun’un sağladığı bütün destek ve vergisel muafiyetlerden yararlanacak. 
Merak ediyorum… 
“Google gibi, facebook gibi, i-phone gibi aralarında üniversite mezunu dahi olmayan iki üç kişiyle geliştirilen ve dünyaya hakim olan şirket örnekleri dururken, bizde de fikri büyük sermayesi küçük (bu nedenle 30 kişilik ekibe sahip olamayan) girişimcilerin varlığı bilinirken, neden 30 kişi zorunluluğu konuldu?” gibi bir soru soruldu mu acaba Başbakan’a? 
★ ★ ★ Bir arazi 1 milyar dolara satılabilirken… 
Bir arsadan 850 milyon lira gelir elde edilebilirken… 
Merak ediyorum… 
“Üniversiteler ve savunma sanayi haricinde ki Ar-Ge harcamaları için ayrılan 800 milyon liralık kamu kaynağının, teknolojik gelişime ivme kazandırabileceğini düşünüyor musunuz?” şeklinde bir soru soruldu mu acaba Başbakanımıza, iş dünyasının temsilcileri tarafından? 
★ ★ ★ 
Merak ediyorum… 
“Yabancıların aldığı ihalelerde yüzde 51 yerli katkı şartı, gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde uygulanırken, bizim de bu yönde bir prensip kararımız varken, neden uygulayamıyoruz?” diye bir soru sorulmuş mudur acaba iş dünyası temsilcilerimiz tarafından Başbakanımıza? 
★ ★ ★ 
İngiltere Dışişleri Bakanı William Hague’nin, “Dünyanın yaşamakta olduğu, geçici bir istikrarsızlık dönemi değil. Dünya bir ‘sistematik düzensizlik’ dönemine girdi” sözü, sanayileşmesini kör topal sürdürmeye çalışan ve bu nedenle istikrarsızlıktan en fazla etkilenen ülkeler arasında yer alan Türkiye için, onlarca ülkeye nazaran daha fazla önem taşıyor… 

‘Sistematik düzensizlikten’ etkilenmemenin tek yolu ise sanayi ve tarımda gelişmiş ülke standartlarında yapılan üretimden geçiyor… 

İş dünyası temsilcilerinin bu tür toplantıları, kalıplaşmış ve Türkiye’yi bir yere götürmediği anlaşılan talepler yerine, uzun dönemde Türkiye’yi geliştirecek ciddi ve genel taleplerle değerlendirmesi gerekiyor… Kaldı ki, Başbakan Erdoğan’ın yerli üretime verdiği önem ve bütçeyi sıkıntıya sokacak talepler yerine, genel ve uzun dönemli fayda sağlayacak taleplere odaklı olduğu da biliniyor.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar