"Aile işletmelerinde başarının şartı şeffaflık"

Aile İşletmeleri Derneği Yönetim Kurulu Üyesi ve Arzum Yönetim Kurulu Başkanı Murat Kolbaşı: “Aile işletmelerinin sadece yüzde 5’i üçüncü kuşağa geçebiliyor. Şirketler günlük operasyonlardan geleceğe bakmaya zaman ayıramıyor” dedi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Seren GÖKÇE - Hüseyin GÖKÇE

ANKARA- Aile İşletmeleri Derneği (TAİDER)  Yönetim Kurulu Üyesi ve Arzum Ev Aletleri Yönetim Kurulu Başkanı Murat Kolbaşı, derneğin faaliyetlerini ve Türkiye’de aile işletmelerinin durumunu DÜNYA’ya anlattı. Kolbaşı, Türkiye’de ekonominin yüzde 95’ini aile şirketlerinin oluşturduğunu söyledi. Aile şirketlerinin en önemli sorun olarak günlük operasyonlardan, geleceği planlamaya zaman ayıramamaktan şikayetçi olduğunu belirten Kolbaşı, genel istatistiklere göre dünyada ve Türkiye’de aile işletmelerinin sadece yüzde 5’inin üçüncü kuşağa geçebildiğini kaydetti.

Aile işletmelerinin, dünya genelinde ekonominin yüzde 70-75’ini taşıyan önemli mihenk taşlarından birisi olduğunu ifade eden Murat Kolbaşı, Türkiye’de ise ekonominin yükünü çeken aile şirketlerinin toplam ekonomi içindeki payının yüzde 95’i bulduğunu aktardı. Genel anlamda bu oranların yüksek bulunduğuna dikkat çeken Murat Kolbaşı, dünyaca ünlü otomotiv markaları veya beyaz eşya markalarının, kurumsal yapıları sebebiyle aile şirketi gibi algılanmadığını söyledi. Aynı şekilde halka açık büyük şirketlerin de yüzde 51’inden fazlasının bir aileye ait olabileceğine vurgu yapan Kolbaşı, Türkiye’deki aile işletmelerini dernek çatısı altında toplamadan önce İsviçre’deki Family Business Network International’ın(FBNI) yapısını incelediklerini bildirdi. Murat Kolbaşı, 2012 yılında 40 aile işletmesi ile bir araya gelerek FBNI’nın uzantısı olarak TAİDER’i kurduklarını ifade etti. Dernek bünyesinde 139 firma ve 500’e yakın üye bulunduğu bilgisini veren Kolbaşı, bunların yarısına yakınını da genç kuşağın oluşturduğunu dile getirdi.

 Dünya genelinde aile işletmelerinde yaşanan sorunların birbirine benzediğine değinen Kolbaşı, Japon, İtalyan veya bir Amerikan şirketinde yaşanan  sorunların, İstanbul veya Kayseri’de de yaşanabildiğini, dernek olarak bu sorunları tartışarak paylaştıklarını belirtti.

 Genel olarak aile şirketlerinin yüzde 75’inin ikinci kuşağa geçemediğini ifade eden Murat Kolbaşı, 3 ve 4’üncü kuşağa geçiş oranlarının ise sadece yüzde 5’te kaldığını söyledi.

Aile işletmelerinin doğu bir modelle yapılandırılması gerektiğinin altını çizen Kolbaşı, ailedeki şeffaflık, açıklık ve ileriye bakışın önemli olduğunu, stratejini doğru belirleyenlerin başarıya ulaştığını açıkladı. Türkiye’de Osmanlı döneminden bu yana ayakta kalabilen şirketlerin olduğunu belirten Murat Kolbaşı, asıl kurumsallaşmanın Cumhuriyet ile birlikte başladığını, bu şirketlerde de genellikle ikinci kuşakların iş başında olduğu bilgisini verdi.

 “Yeni kuşaklar çok farklı bir dünyada yaşıyor”

TAİDER bünyesindeki üyelerin yaşadıkları sorunları da özetleyen Kolbaşı, en büyük sorunun iş hayatında günlük operasyonlara bakmaktan geleceği planlamaya zaman ayrılamadığını bildirdi. Yeni kuşağın çok farklı bir dünya yaşamasına rağmen, aile şirketlerinde bunların işbaşına geçecekmiş gibi hesaplar yapıldığını söyleyen Murat Kolbaşı, şu örneği verdi:

“Şirketin başında olan kardeşler, ileride çocuklarının da aynı işi yapacağını düşünüyor. Oysa günümüzde yeni kuşaklar çok farklı bir dünyada yaşıyor.  Otobüse, dolmuşa binerek büyüyen ortakların çocukları daha hayatında toplu taşıma araçlarına bir kez bile binmemiş oluyor. Sıfırdan gelen  bir patron, çocuğuna çok rahat bir ortam sunduğu için, o çocuk özveriyi öğrenemiyor” dedi.

Aile işletmelerindeki profesyonel yönetici ihtiyacına da değinen Murat Kolbaşı, yabancı fon ve ortaklıkların olabileceğini, profesyonel, CEO yöneticilerin bulunması gerektiğini bildirdi. Bir aile şirketinde, bir sosyal lider bir de işin lideri olması gerektiğine dikkat çeken Kolbaşı, bunlardan birinin ailenin sosyal işleriyle ilgilenmesi, diğerinin de şirketin faaliyetlerini yürütmesinin önemli olduğunu belirtti.

Uzun ömür için şeffaflık şartı 

Türkiye’de aile işletmelerinin daha uzun ömürlü olması için şeffaflığın şart olduğuna vurgu yapan Murat Kolbaşı, şirketlerin finansal ayaklarının sadece şirket içinde tutulması gerektiğini dile getirdi ve “Herhangi bir kaynak sadece kendisiyle ilgili işte değerlendirilmeli. Yani dededen kalan bir mülk teminat gösterilerek, başka bir iş yapılmamalı. O iş kendi sermayesini yaratabilmeli” diye konuştu.

İşletmelerde şeffaflık ve gerçek boyutun yakalanabilmesi halinde, finansmana erişimin de daha kolay olabileceğini anlatan Murat Kolbaşı, iyi bir planlama yapılması halinde, çok sayıda yabancı sermayeli fonun şirkete yatırıma gelebileceği bilgisini verdi.

Bakkaldan holdinge herkes üye olabilir 

TAIDER’in mevcut yapısı hakkında da bilgi veren Murat Kolbaşı, kapılarının herkese açık olduğunu belirterek, bir bakkal işletmesinden, holdinge kadar her büyüklükte aile şirketini üye olarak kabul edebildiklerini söyledi. Üyelerinin arasında bir bakkal ailenin olduğunu kaydeden Kolbaşı, sıcak bir ortamda, her şeyi paylaştıklarını dile getirdi.

 12 Türk’ün hepsi aynı masaya oturuyor!

 İş hayatında, ilişkileri yönetmenin de ayrı bir çaba ve beceri istediğinin altını çizen Murat Kolbaşı, şu ilginç örneği verdi:

“Bugün yurtdışında  bir yuvarlak masa toplantısına katılmak üzere 12 Türk gidiyor. Orada baktığımızda 12 Türk’ün hepsinin de aynı masaya oturduğunu görüyoruz. Orada yeni bağlantılar kurmak, yeni kişilerle tanışmak amacıyla bulunmamıza rağmen, yine de hepimiz bir arada oturuyoruz. Oysa, herkes ayrı masaya oturup edindiği tecrübeleri birbiriyle paylaşsa, çok farklı sonuçlar alınacaktır.”