İzmir’de koy krizi

Feyzan E. TOP
Feyzan E. TOP KARŞI PENCERE feyzan.ersinan@dunya.com

Her yaz olduğu gibi bu yaz da Ege’de imara açılan koylar haberleri prim yapıyor. Bu tür haberleri okuyunca yerinde inceleyip, İzmirlilerin gerçekten bu haberlere nasıl baktığını görme fırsatım da oldu. İzmirliler artık imara açılma hikayesinden bıkmış durumda. Bu bıkkınlık önce Bayraklı semtinde Folkart’ın kuleleri ile başlamış. Nitekim artık İzmir’e uçakla inerken İzmir’in güzel görüntüsünü hakikaten bozan ama diğer yandan herkesin bir daire, bir ofis tutabilmek için yarıştığı da bir yer. Yani görüntümüzü bozdu diye söylenilmesine rağmen, sonradan alışıp, seviyorlar. Çeşme’de 7800 ilk inşa ediliğinde kıyametler koptu Boyalık Koyu’nda. Nasıl bu otel inşa edilir, kimse ayağını basmayacak deseler de otel Siren Ertan Çarmıklı-Gökhan Çarmıklı tarafından birebir de işletilince bir anda partiler Çeşme’nin gündemine oturdu. Partilere gitmeyen gündemden geri kalıyordu. Boyalık’ın görüntüsünü unuttuğu, unutuldu gitti. Hatta o mimariyi örnek alan başka otel hatta siteler yapıldı. Arolat’ın ahşap, modern tarzı Boyalık’ı büyülemişti bile. Nitekim yıllar içinde popülarite bitti ama olsun imaj tamamdı. 

Şimdilerde Hacettepe Koyu’nun imara açılacağı konuşuluyor. Hacettepe Koyu meşhur kulüplerin olduğu Aya Yorgi Koyu’nun hemen arkası. Solemare, Marakesh, Paparazzi, Babylon isimli kulüpler burada gündüz “beach”akşamları da kulüp oluyor. Burada da uzun süre bir ev sahibesi kulüplerin kapanması için türlü girişimlerde bulundu. Ancak kimsenin olmadığı bir koyda yalnız bir evin bulunması da ayrıca düşündürücü idi. Nitekim kriz bir şekilde çözüldü ve herkes rahat etti. Tam rahata erdik denilirken Hacettepe krizi baş gösterdi. Taşlık bölgesi denilen, teknecilerin konakladığı Aya Yorgi’den deniz olarak daha güzel bir denizi olan bu koyda halk plajı ve Sera Beach bulunuyor. Ancak koyun durumu içler acısı. Ne kadar işletilse de plaj hayli kötü durumda. Denizden girildiğinde birçok yerde çöp birikintileri var. Milyonluk tekneler buraya demir atsa da tekneleri bağlamak için bile kimse baba denilen bağlama alanı bile yapmıyor. Herkes bulduğu sağlam bir ağaca tekneyi bağlıyor. Bu hali görünce imara açılma hikayesine İzmirlilerin tepkisi merak konusu. Tabii bu güzel ve bakir koyların imara açılmasını istemeyiz ancak insan da biraz sahip olduğu değerlerin kıymetini bilmesi gerekmez mi? Ya da bir inşaata karşıysak o zaman bu duruşumuzu daimi sergilememiz gerekmez mi? Bir duruşu sergilediğimizde arkasında durursak o zaman belki bir şeyleri değiştirebiliriz yoksa sadece kendimizi kandırırız…

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Veda 11 Ocak 2016
Yeni bir yıl 04 Ocak 2016
Update olmak 28 Aralık 2015
Tedbirsiz iyimserlik 07 Aralık 2015
Osman Bey... 09 Kasım 2015
Biz kimiz? 02 Kasım 2015