Kasaplara sigorta şart!

Can KANTAR
Can KANTAR SEKTÖRÜN İÇİNDEN cankantar@gmail.com

Sigorta bilinirliği ülkemizde ne yazık ki gelişmiyor. Sigortaya masraf gözü ile bakılıyor. “Ne gerek var” deyip kestirip atıyoruz. Gerektiği zaman saç baş yolup dövünüyoruz, ama nafile… Sigorta ülkemizde ihtiyaç olarak görülmüyor. Oysa ihtiyacımız olduğu zaman alınamayacak tek şey “sigorta”. Her ne kadar hastanelerde poliçe yapılmaya çalışılsa da bu çaba genelde sigorta şirketleri tarafından geri çevriliyor. Kaza yaptıktan sonra gidip kasko yaptırmak da artık pek mümkün olamıyor. 

Ülkemizde sigorta şirketlerinin yüzde 90’ı yabancı dev şirketler. Sigortacılık faaliyetlerini dünya standartlarına taşımış durumdalar. Gerek hizmet gerekse yeni ürün açısından dünya standartlarının da üzerinde hizmet verildiğini söyleyebilirim. Şimdi okurlarımızın bazılarının sigorta şirketleri ile kötü bir anısı varsa söyleniyor olmalılar. Fakat söylenmesinler çünkü gerçekten mağdur olduğunu düşünen varsa mutlaka “kurunun yanında yanan yaştır” bence. Sigorta şirketleri o kadar çok suistimal girişimleri ile uğraşıyor ki, arada hakkı yenenlerin olması doğal. Ama onlar da çeşitli yollardan mağduriyetlerini çözebilirler. Bu kişilerin Hazine, Sigorta Tahkim Komisyonu ve sigortasikayeti.com gibi siteler aracılığı ile mağduriyetlerini çözme şansları var. 

Sigorta şirketleri, sigortalılarının sorunlarını çözebilmek için departmanlar kurmuş ve onlarca eleman çalıştırıyorlar. Ama buna rağmen yaranamıyorlar diyebiliriz. Çünkü sigorta sektöründe kalite arttıkça sigortalıların beklentileri de artıyor. “O da böyle olsun, bu da şöyle olsun” derken istekler bitmiyor. Geçtiğimiz günlerde televizyonun sevilen dizilerinden “Bir Erkek, Bir Kadın, Bir Çocuk” ta Zeynep, Ozan’a bir trafik kazası geçiren yakını için sigorta şirketinin otomobilde bir hasar olmamasına rağmen sürücünün kuaför ve makyaj masrafl arının kasko tarafından karşılanması gerektiğini söylemiş! Bu tabii ki bir dizi ama inanın sigorta şirketleri sigortalıları için daha fazlasını bile yapıyorlar. Bunlar suistimal edilmesin yeter. 

Kaza geliyorum diyor 

Sigorta beklenmeyen olaylara karşı alınan bir önlem aslında. Fakat yıllarca yağmayan yağmur, kar bir saatte yağabilir; yıllarca çıkmayan fırtına bir dakikada her yeri altüst edebilir. “Görünen köy kılavuz istemez” sözünden yola çıkarak yaklaşan Kurban Bayramı’na bir atıfta bulunmak istedim. Dünyada birçok örneği var. Örneğin Fransa’da sadece kasaplara yönelik kazalara teminat veren sigorta şirketleri ve poliçeler var. Ama orada tüm kasaplar bunu yaptırıyor. İş kolu riskli, her an bir kaza yaşanabilir diye her yıl Fransa’da kasaplar sigorta yaptırıyor. Ya bizde? Tabii ki yok böyle bir şey. Fakat Kurban Bayramları’nda ne yazık ki istenmeyen kazaların sıklıkla yaşandığına tanık olduk yıllarca. Kaçan boğalar, kurbanlar, ellerini kesen kasaplar. Ne yazık ki yüzlerce kaza oluyor Kurban Bayramları’nda. Bireylerin en azından ferdi kaza sigortası olmalı. Tüketiciler bu sigorta ürünlerini acentelerinden satın alabilecekleri gibi birçok sigortacılık dağıtım kanallarından da alabilirler. Çünkü Ferdi Kaza Sigortası en kolay satın alınabilen sigorta ürünüdür ve üstelik çok da ucuzdur. Herkesin yaptırmasında fayda var. Çünkü kaza geliyorum demez diye bir söz var. Ama Kurban Bayramlarında “kaza geliyorum” diyor. 

İşin şakası bir yana, sigorta bir güvencedir. Bu imtiyazdan herkes yararlanmalı. Herkese kazadan uzak bir bayram dilerim şimdiden. Kurban Bayramı’nız kutlu olsun.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar