KEP deyip geçmeyin

Recep BIYIK
Recep BIYIK VERGİ PORTALI recep.biyik@tr.pwc.com

Gelişen teknolojiyle birlikte, iletişim kanalları ve şekli de hızla değişiyor. Bu değişiklik sadece özel kişi ve kuruluşlar arasındaki iletişimle de sınırlı değil. Kamu kurumlarının özel sektör kurumlarıyla olan iletişim kanalları da değişiyor ve çeşitleniyor. Klasik iletişim yöntemlerinin yerini her geçen gün daha modern ve teknolojiyi kullanan yöntemler alıyor. 

Gelişmeler yasal mevzuat değişikliklerini de beraberinde getiriyor. Başta ticaret hukuku olmak üzere mevzuatta arka arkaya değişiklikler yapılıyor. 

Bu makalede, bir süre önce gündemimize gelen, son günlerde yeni düzenlemeler nedeniyle güncelliğini koruyan Kayıtlı Elektronik Posta (KEP) sisteminden bahsedilecektir. 

KEP nedir? 

Kayıtlı elektronik posta, hukuken geçerli, teknik olarak güvenli bir elektronik postadır. Elektronik postanın nitelikli şekli olarak tanımlıyor konunun uzmanları. 

KEP, kullanıcılarına klasik elektronik postaya göre bazı ek olanaklar sağlıyor. Örneğin; 

Postanın göndericisine ilişkin delil sağlıyor. 

Gönderinin alıcıya ulaşıp ulaşmadığını, ulaştıysa ne zaman ulaştığını ve alıcısı tarafından okunup okunmadığını delillendiriyor. 

Elektronik postaya yeniden erişilebilmesine olanak sağlıyor. 

Yasal düzenlemeler nelerdir? 

KEP’le ilgili ilk düzenleme Türk Ticaret Kanunu ile yapıldı. Bu kanunun 18. maddesinde, tacirler arasındaki iletişim kanalları arasında kayıtlı elektronik posta sistemi de sayıldı. 

Bu düzenlemeyi daha sonra başta tebligat kanununda yapılan düzenleme ve daha sonra Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Hakkında Kanun’da yapılan düzenlemeler izledi. 

KEP ile ilgili olarak başta Elektronik Tebligat Yönetmeliği ve Kayıtlı Elektronik Posta Sistemine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik olmak üzere çok sayıda ikincil düzenleme yapıldı. 

Tebligatlarda KEP sisteminin kullanılması zorunlu mudur?

Tebligat Kanunu’na 6009 sayılı Kanun’la eklenen bir hükümle; anonim, limited ve sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlere elektronik yolla tebligat yapılması zorunlu hale getirildi. Düzenleme Kanun’un yayımı tarihinden iki yıl sonra, 19.01.2013 tarihinde yürürlüğe girdi. 

Düzenlemenin uygulamasına ilişkin ikincil düzenlemeleri yapan Elektronik Tebligat Yönetmeliği de kanunun yürürlüğe girdiği gün olan 19.01.2013 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girdi. 

Yönetmelikte yapılan düzenlemelere göre; 

Anonim, limited ve sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlere, elektronik yolla tebligat yapılması zorunlu. 

Diğer tüzel kişilere ve gerçek kişilere elektronik tebligat yapılması isteğe bağlı. 

Kendilerine elektronik yolla tebligat yapılması zorunlu olanların, tebligat çıkarmaya yetkili merciler nezdinde ki işlemlerinde elektronik tebligat adreslerini bildirmeleri zorunlu. 

Bu düzenlemelerle, 19.01.2013 tarihi itibariyle, bütün anonim, limited ve sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlerin, KEP adresi edinmeleri ve isteyen kurum ve kuruluşlara vermeleri zorunlu hale gelmiş oldu. 

6545 sayılı Kanun düzenlemesi 

18.06.2014 tarih ve 6545 sayılı Kanun’la, Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Hakkında Kanun’da elektronik tebligata ilişkin değişiklikler yapıldı. 

Yapılan düzenlemeyle; bu kanun ve Terörizmin Finansmanının Önlenmesi Hakkında Kanun uygulaması kapsamında yapılacak tebligatların elektronik ortamda tebliğ edilebileceği ve tebligata elektronik ortamda cevap verilmesinin istenebileceği hükme bağlandı. 

6545 sayılı Kanun’la verilen yetki, ilgili otorite tarafından henüz kullanılmadı. Bu konuda düzenleme yapan bir yönetmelik bekleniyor. 

Yetki kullanıldığında, başta finans kurumları, kıymetli maden, taş ve mücevher alım satımı yapanlar, taşınmaz ticaretiyle uğraşanlar olmak üzere, çok sayıda kurum ve kuruluş, KEP adresi edinme ve bildirme yükümlülüğüyle karşılaşacak. Bu kurum ve kuruluşların zaten tamamına yakını, yukarıda açıklanan diğer düzenlemeler kapsamında halen KEP adresi edinmekle yükümlü olduğu için, bu yönüyle değişen bir şey olmayacak. Ancak aşağıda belirtileceği üzere, bu kurumların yükümlülüklerini yerine getirmemesinin sonucu farklı olacak. 

KEP adresi almamanın müeyyidesi 

Yetki kullanımı sonrasında, Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Hakkında Kanun kapsamında sayılan yükümlülerin, elektronik tebligata ilişkin yükümlülüklerini yerine getirmemesinin müeyyidesi, her bir tespit için on bin lira idari para cezasıdır. Ceza tutarı yıllık iki yüz elli bin lira ile sınırlıdır. 

Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Hakkında Kanun kapsamında olmayan anonim, limited ve sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketler için kanunla belirlenmiş bir idari para cezası yaptırımı yoktur. Bu kurumların KEP adresi edinmemeleri, tebligat alamama gibi pratik bazı sorunlar yaratabileceği gibi KEP iletişiminin bazı avantajlarını da yok edecektir.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar