“Keşke Ali Osman ağabey de bugünleri görebilseydi...”

Osman AROLAT
Osman AROLAT AROLAT'tan osman.arolat@dunya.com

Türk İran İş Konseyi Başkanı Bilgin Aygül’le 33 yıllık İran ambargosunun kalkması ve 100 milyar doların serbest kalması sonrası bizi olumlu ve olumsuz etkileyici gelişmelerin neler olabileceğini konuşmaya başlarken, Aygül, “Keşke Türk-İran İş Konseyi eski başkanı rahmetli Ali Osman Ulusoy bugünleri görebilseydi. Türk İran dostluğuna büyük hizmetleri olmuştu” dedi.

 Aygül, ambargo süresince Türkiye’nin sürekli olarak İran’ın arkasında durup, yalnız siyasi değil ekonomik ve sosyal  alanda da işbirliğini yürüttüğü bir komşu ülke olduğunu belirterek, “Birleşmiş milletler, Avrupa ve Amerika’nın uyguladığı ambargonun kalkması ile İran ilişkileri yeniden yapılanma sürecine girecektir. Dünya Enerji rezervlerinin önemli kısmını elinde tutan İran, bütün dünya ülkelerinin özellikle içinde bulunulan koşullar gözönüne alındığında önemli bir potansiyel arz etmektedir” diyerek yeni dönemin bir yandan olumlu, diğer yandan olumsuz sonuçlar verebilecek sonuçları olabileceğinin altını çiziyor.

Aygül’e göre Türkiye’nin yeni dönemde 5 avantajı:

-Türkiye Hizmet sektöründe önemli bir alt yapıya sahip. Havaalanı otel işletmesi gibi alanlarda Türk şirketleri için fırsatlar artacaktır.

-İran’da mevcut 200’den fazla Türk yatırımcı, yeni yatırımlarla yatırımlarını artırarak daha etkin olabilecektir.

-Lojistik alanında Avrupa-Asya hattında Türkiye kara-hava-deniz yolarıda önemli bir potansiyele sahip olabilecaktir.

-Türkiye’nin İran’dan enerji ithalatı ucuzlatarak artabilecektir.

-Türk Mühendislik ve Müşavirlik firmaları İran’da etkinliğini artacaktır.

Peki, Aygül’ün belirtiği 5 devavantajı sıralarsak:

-Türkiye petro kimya gibi alanlarda yoğun rekabetle karşı karşıya kalacaktır.

-Ambargonun kalkması ile THY Luftansa gibi firmaların rekabeti gündeme gelecektir. Ayrıca, İran’ın 400 Uçak siparişi de bu uçaklar teslim alındıkça THY’ye rakip olacaklardır.

-Elçiliklerin açılması ile İran’dan farklı ülkaelere turistik seyahatleri artarken, ülkemize gelen turist sayısı düşebilecektir.

-Güçlü firansman sağlayan ülkeler, yer yer İran’da bazı alanlarda bizim önümüze geçebilecektir. 

-İran ambargo son bulduğu için, üçüncü ülkelerde siyasi ve ekonomik rakibimiz olacaktır. Özellikle Ortadoğu’da Suriye ve Suudi Arabistan gibi ülkelerde olumsuz gelişmeler yaşanabilecektir.

Türkiye –İran dış ticareti son 5 yılda en yüksek seviyesine yüzde 46’sı 9 milyar  921 milyon doları ihracat, yüzde 54’ü 11 milyar 964 milyon doları ithalat toplam 21 milyar 885 milydn dolar ile 2012 yılında ulaştıktan sonra, 2013 yılında 14 milyar 575  milyon dolara, 2014 yılında 13 milyar 619 milyon dolara geriledi. 2012 yılına göre yılına göre İran  dış ticaretimiz  2014 yılında yüzde 39.8 gerilemişken, 2015 Ocak Kasım dış ticaretimizde 8 milyar 959 milyon dolar seviyesinde gerçekleşerek gerilemenin sürdüğünü gösteriyor. Oysa, geçen yıl başında ülkemiz ile İran arasında ticaretin geliştirilmesi için çok sayıda üründe karşılıklı Gümrük tarifesi indirimi kararı alınmıştı.

Şimdi, ambargonun son bulmasının ardından başlayan yeni dönemde fırsatları iyi değerlendirerek İran dış ticaretimizi  dengeli olarak hızla 30 milyar dolar seviyesine yükseltebiliriz. Bunu sağlamak için ekonomi yönetiminin, İran’a mal satan firmalarımız, İran’daki yatırımcılarımız orada iş yapabilecek hizmet sektörümüz ve lojistikçilerimizle bir araya gelerek yeni dönemin sağlıklı yol haritasını hazırlaması gerekir.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar