Konyalı siyasetçinin Davutoğlu’ndan beklentisi

Osman AROLAT
Osman AROLAT AROLAT'tan osman.arolat@dunya.com

Konyalı bir siyastçiyle konuşurken, “Hemşehrinin Başbakanlığı hayırlı olsun” dediğimde birden ondan beklentilerini ortaya koyarken iki özelliği üzerinde durdu: “ Onda harama el uzatmayan, akçeli işlere tevessül etmeyen bir asalet vardır, göreceksin. Ayrıca, çalışacağı insanlarda liyakata önem verecektir.” 

Ben sadece “Hayırlı olsun” demek istemiştim. Ama Konyalı siyasetçi dostum beklentilerini sıralayıp, “Hepimiz bu ahlakı önermeliyiz”dedi. Ardından eski siyasetçilerden 3C ile tanımlanan Osman Yüksel Serdengeçti’den söz ederek, “Onu tanımlayan 3C Cesur-Cimri-Cömert sözcükleriydi. Çok cesur bir siyasetçiydi, her ortamda doğru bildiğini sonuna kadar savunurdu. Cimriydi ceketinin kol kenarları eprilmeden kendine yeni bir ceket bile almazdı. Cömertti, Torosların onlarca fakir çocuğunu kendi cebinden para ödeyerek okutup, yetiştirirdi. Ben, bu yeni dönemde siyasetçilerden bu asaleti bekliyorum” dedi. 

Sonra, “Davutoğlu’nun memleketi Taşkentli iki yaşlı ninenin hikayesini sana anlatayım. Bizim insanımızda var olan bu biraz da unuttuğumuz değerleri yeniden ihya etmeliyiz. Birini ben yaşadım. Sabahın köründe yolda elinde ters çevirip kendine dayanak yaptığı tırmığıyla iki büklüm yürüyen bir nine ile karşılaştım. ‘Sabahın köründe nereye gidiyorsun? diye sordum.’ Tarlaya çalışmaya gittiğini söyledi. Hastalığı olup olmadığını sorduğumda, gözündeki kataraktı kastederek, ‘Gözümde buğu var’ dedi. Ameliyatla açılabileceğini, doktora gitmesi gerektiğini söylediğimde, ‘Gittim ameliyata 2 bin lira istediler. Bizim oğlana masraf olmasın diye yaptırmadım’ dedi. ‘Nine masrafı ben ödeyeyim ameliyatını yaptıralım’ dediğimde, yüzümü avuçlarının içine alıp, ‘Yok oğul istemem. Benim yaşlı vüdudum o kadar etmez. Sen de masrafa girme’ diyerek taklifimi reddetti” diye anlattı. 

Diğer ninenin hikayesini başkalarından dinlemiş. YSE elemanları Taşkent’in bir köy yolunda çalışırlarken, yağmur bastırınca toplanıp arabalarına binmişler. Yolda sırtında yükü olan bir nineye ‘Gel bin seni götürelim’ dediklerinde erkek yanına oturmayacağını bildikleri için kamyonetin arkasına çıkmasını söylemişler. Nine kamyonetin arkasına binerken ayağındaki lastikleri çıkarıp eline almış. ‘Niye çıkarıyorsun orası zaten kirli’ dediklerinde, tıpkı Somalı işçi gibi, 'Oğul devlet malını pisletmeyeyim’ demiş. 

Bunları niye anlattığını sormama fırsat vermeden de ekliyor: “Davutoğlu, böyle değerlere sahip insanlarla aynı yörenin çocuğu, o yüzden onun 3C’sinde de bana göre şunlar olacaktır: Kararlarını cesaretle alacaktır. İsrafa, lüzumsuz harcamalara cimri davranacaktır. Yatırıma, eğitime, bilhassa meslek eğitimine cömert olacaktır. OSB’lerin tümünde eğitim kampüsleri kurulmasına öncülük edecektir. Köküne, yetiştiği Anadolu yöresine bağlı olarak ben ondan bunları beklerim.” 

Bakalım Konyalı siyasetçi dostumun Davutoğlu’ndan beklentileri önümüzdeki dönemde hayata nasıl yansıyacak... 

Kabine üzerine not: Cuma günü açıklanan yeni kabine, yazılarımda yer alan beklentilerime uygun sonuç verdi. Özellikle iş dünyasının önemsediği Ali Babacan ve ekonomi kurmaylarının değişmeyeceği beklentim doğru çıktı, yerine oturdu. Okurlarıma önceden doğru bilgi vermek beni sevindirdi. Bunun için bana parti içinden doğru kulis bilgisi veren AK Parti’li dostlarıma teşekkür ederim.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar