Dünya gündemi piyasaları hareketlendirmeye devam ediyor
Yurtdışı piyasalarda yükseliş trendi içerisinde yatay eğilimin etkili olduğunu görüyoruz. Temmuz 2015 zirvesini test eden ve yılbaşından bu yana yüzde 2 artıda olan MSCI Dünya Endeksi, geçtiğimiz hafta yüzde 0,3 artıda kapanış yaptı. ABD tahvil faizlerindeki geri çekilmeler öncülüğünde yukarı eğilimin devam ettiği gelişmekte olan piyasalarda ise MSCI EM Endeksi’nde dolar bazında yüzde 1,7 artı civarı yükselişler etkiliydi. Yılbaşından bu yana yüzde 4 artıda olan MSCI Endeksi, gelişmekte olan ve gelişmiş ülke rasyosunda Kasım ayından bu yana en yüksek seviyede seyrediyor.
Yurtiçi piyasalarda ise Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) TL likiditesini kısması ile birlikte TL’deki toparlanma ön plandaydı. TCMB ortalama fonlama maliyeti yüzde 8,31’den yüzde 8,39’a yükseldi. TL/döviz sepeti TCMB açıklamalarından sonra yüzde 3,5 civarı geriledi. Hisse tarafında ise BIST-100 endeksinde 78.500 direncinin aşılması ile birlikte yukarı eğilimin güç kazandığını gördük. Bloomberg konsensusuna göre, BIST-100 endeksinin MSCI gelişmekte olan ülke hisse endeksine göre ileriye dönük Fiyat- Kazanç (F/K) iskontosu yüzde 34 seviyesinde bulunuyor. Son bir ayın ortalaması yüzde 33 eksi, son üç yılın ortalaması da yüzde 17 eksi seviyesindeydi.
Büyük resme baktığımızda ise, Trump politikalarına yönelik detaylar başta olmak üzere Çin piyasalarındaki gelişmeler, ABD-Çin ilişkileri, Amerika Merkez Bankası (FED) faiz artış hızı, Almanya ve Fransa seçimleri sürecinde Avrupa’da yükselen siyasi riskler, Avrupa bankacılık sektörü, “Brexit” süreci ana gündem maddeleri olarak karşımıza çıkıyor. Yurtiçinde ise başkanlık ve referandum konusu piyasalarda takip edilecek önemli konu başlıkları olmaya devam ediyor.
Bu doğrultuda bu hafta piyasalarda ABD enflasyon verisi, Çin büyüme rakamı, Avrupa Merkez Bankası (ECB) toplantısında Başkan Draghi’nin açıklamaları piyasalarda ön planda olabilir. Büyüme ve faiz artış hızında yukarı yönlü risklere işaret eden FED sonrasında ABD TÜFE verisinde güçlü sinyaller üretebilecek nitelikteki makro verilerin ABD tahvil faizlerinde yukarı yönlü baskıya neden olabileceğini hatırlatalım. Ayrıca bugün İngiltere Başbakanı Theresa May’in AB’den ayrılma planı detayları hakkında yapması beklenen açıklamaları ön planda olabilir. Hafta genelinde ise ABD’de Empire State ve Philadelphia imalat endeksleri ve konut verileri, euro bölgesinde TÜFE takip edilecek önemli makro veriler olarak sıralanabilir.
Öte yandan kredi derecelendirme kuruluşlarından Fitch, 27 Ocak Cuma Türkiye’nin ülke notunu açıklayacak. Fitch Türkiye’nin kredi notunu negatif görünüm ve “BBB-“ ile en düşük yatırım yapılabilir seviyede tutuyor.