Hamasetin faturasını ölçmeliyiz

Osman AROLAT
Osman AROLAT AROLAT'tan osman.arolat@dunya.com

Ülkemiz siyasetçilerin büyük bölümü Avrupa’da Almanya’dan başlayarak son dönemdeki olumsuz gelişmeler karşısında “hamaset” ağırlıklı demeçler verdiler/vermeye devam ediyorlar. Hele son Hollanda krizi sırasında bu hamaset nutukları zirve yaptı...

Fransa’da yaşayan bir Türk siyaset bilimcimiz bu konuyu bir radyo röportajında değerlendirirken, “Türkiye’de siyasetçileri uyup, Hollanda’yı çağrıştırıyor düşüncesiyle portakalları bıçaklayanlar, bir süre sonra, dönüp evlerine giderek yaşamlarını sürdürecekler, bu konuyu unutacaklar. Ama bu hamasetin etkisiyle Hollanda’da yaşayan 450 bin gurbetçimizin yaşayacakları olumsuzluklar uzun süre devam edecek. İşlerinde, işyerlerinde olumsuzluklar yaşayacaklar. Kısa vadeli sert tepkiler, gösteriler yerine, uzun vadeli etkiler göz önünde tutularak daha sağlıklı tepkiler gösterilmeliydi. Ayrıca, bu tepkilerimiz karşısında AB’nin ortak davranışla yanıt verdiklarini de unutmamalıyız.”

Bu konuda tepkiler bir tarafta, yukarıda sözünü ettiğim Avrupa’da yaşayan Türklerin nasıl etkileneceği düşünülerek yapılmalıdır. Bir yandan o ülkelerle iş yapan işadamlarımız üzerinde ortaya çıkabilecek olumsuzluklar hesaplanmalı bir yandan da dış ticaretimiz ve turizmimizde meydana gelebilecek daralma olasılığı dikkate alınmalı.

Bu durumdan olumsuz etkilenen bir işadamı dostum, kendi yaşadıklarından örnekler verirken şöyle dedi:

“Bir Fransız firma ile uzun süredir bir kalıp anlaşması görüşmesi yapıyorduk. Temmuz ayı sonunda gelip anlaşmanın imzalarının atılmasıyla sonlandırılmasını sağlayacaktık. 15 Temmuz’un hemen ardından, ‘Yönetim Kurulumuz 9 ay süreyle Türkiye’ye yatırımları durdurma kararı aldı. Onun için ziyaretimizi erteliyoruz’ diye yazılı bildirimde bulundular. Bizim sektörümüzde anlaşma olan yıl değil bir sonraki yıl ciroyu etkiler. 2018 ciromuzda 2 milyon euro hedeflediğimiz ciro artışı gündemimizden düştü. Son Hollanda krizi sonrasında da bir otomotiv firması ile yürüttüğümüz 2.5 milyon eruroluk anlaşma görüşmemiz son buldu. Bu iki gelişme bizim 2018 ciro beklentimizin yüzde 40 oranında azalmasına neden olacaktır. Hamaset karın doyurmuyor. Belki şimdi ertelenen bu iki proje nedeniyle personel azaltmak durumunda kalacağız. Allah sonumuzu hayretsin. Bizim dışımızda Almanya’danda bir konuyu aktarmak istiyorum. Almanya’da yıllardır işbirliği yaptığımız bir firmanın yöneticisi Alman dostum aradı. ‘Fabrikadaki Türk işçiler evetçi, hayırcı olarak ikiye ayrıldılar. Birbirleriyle sürekli münakaşa ediyorlar. Bu anlayamadığım münakaşaları iş verimlerini düşürüyor. Oysa, bir süre öncesine kadar huzurla çalışıyorlardı, şimdi sürekli münakaşa ediyorlar’ dedi.”

Siyasilerin referandum öncesi attıkları hamaset nutuklarının ortaya çıkardığı bu tablodaki, somut gelişmelerden bana ulaşanları sizinle paylaşmak istedim.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar