Microsoft, “Yapay Zekâda Kadın Hareketi” başlatıyor

DİDEM ERYAR ÜNLÜ
DİDEM ERYAR ÜNLÜ YAKIN PLAN didem.eryar@dunya.com

Microsoft Türkiye İK’dan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Esra Gaon, “Çeşitlilik ve katılımın artınca daha yaratıcı çözümler üretildiğini, performans ve rekabetçiliğin güçlendiğini biliyoruz. Her bireyin farklı güçlü yönleri olduğunun farkındayız. Bu güçlü yönleri kucaklayarak hep birlikte yüksek bir performans üretmeye gayret ediyoruz. Gelecekte başarılı olmak istiyorsak, önce alışkanlıklarımızı değiştirmeliyiz” diyor.

Microsoft, kadınların teknolojiyle olan bağını güçlendiren çalışmalar yapmanın yanı sıra, kadınların teknolojide daha fazla temsil edilmesini sağlıyor ve kadın istihdam oranımızı sürekli artırmayı hedefliyor.

Microsoft, 2017 - 2018 arasında kadın işgücü oranını yüzde 25,5’ten 26,6’ya yükseltti. Teknik rollerde, kadınların temsili yüzde 18,5’ten yüzde 19,9'a yükseldi. Stajyerler arasında ise kadınların oranı yüzde 40,4'ten yüzde 42,5'e çıktı. Kadınların yöneticilerin temsili yüzde 18,8’den yüzde 19,7'ye yükseldi. Microsoft Türkiye ofisinde ise kadın istihdam oranı yüzde 40. Bunun yanı sıra Türkiye’de 10 yöneticinin 3'ü kadın.

Microsoft Türkiye İnsan Kaynakları’ndan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Esra Gaon’a Microsoft'un işgücünde çeşitliliği sağlamak için yaptığı çalışmaları sorduk.

Genç kızların STEM okuması için çalışıyoruz

“Ben, Boğaziçi Bilgisayar Mühendisliğinde okurken 50 öğrenciden 5’i kızdı. Bugünkü istatistiklere bakınca yıllar içinde oranların çok değişmediğini görüyoruz. Bilgisayar mühendisliğinin yüzde 15’i, tüm mühendislik fakültelerin yalnızca yüzde 30’u kız öğrencilerden oluşuyor. Bilgisayar mühendisliğini seçtiğimde ailemin destek olmasına rağmen, çevremde mühendislik okuyup ne yapacaksın, kızlara göre değil diyenler maalesef oldu.

Sektörde her zaman azınlıkta olduk. Bilişim sektöründe kadınlar, daha çok satış ve pazarlama ekiplerinde görev alıyor. Teknik konularda çalışan, danışmanlık veren ya da yazılım geliştiren kadın sayısı ise oldukça sınırlı. Bunun yanında, birçok kadın, sağlıklı bir iş/yaşam dengesi olmadığını düşündüğü için teknoloji sektörüne sıcak bakmıyor. Bu anlayışı da değiştirmemiz gerekiyor. Şu an dünyada kadınların teknolojik iş alanlarında, örneğin siber güvenlik alanında ancak yüzde 10 oranında varlık göstermesini, kız öğrencilerin STEM (Bilim-Teknoloji-Mühendislik-Matematik) eğitimine olan düşük katılımına bağlıyoruz. Bu yüzden, genç kızların STEM okuması ve kadınların bilişim sektörüne katılması için aktif olarak çalışıyoruz.”

Gelecekte başarılı olmak istiyorsak alışkanlıklarımızı değiştirmeliyiz

“Çeşitlilik ve katılımın artınca daha yaratıcı çözümler üretildiğini, performans ve rekabetçiliğin güçlendiğini biliyoruz. Bunlar da teknoloji şirketleri için çok önemli konular. Yenilikçi, iş birliği temelli ve yüksek enerjili bir çalışma ortamını destekleyen kapsama ve çeşitlilik kavramları kendi kültürümüz ve temel değerlerimiz açısından çok önemli... Her bireyin farklı güçlü yönleri olduğunun farkındayız. Bu güçlü yönleri kucaklayarak hep birlikte yüksek bir performans üretmeye gayret ediyoruz... Gelecekte başarılı olmak istiyorsak, önce alışkanlıklarımızı değiştirmeliyiz. Çeşitlilik ve kapsayıcılık kavramlarını ele alırken, bu iki kavramın birbirini desteklediğini ve beslediğini hiçbir zaman unutmamalıyız. Bu anlamda, kapsayıcılık bizim için çeşitlilik kadar önemli. Farklı özelliklere sahip çalışanlarımızın potansiyellerini ortaya çıkarmak ve onları ekiplerimize başarılı bir şekilde entegre etmek için bir dizi çalışma gerçekleştiriyoruz. Bütün çalışanlarımız ve yöneticilerimiz Kapsayıcılık ve Çeşitlilik alanında zorunlu eğitimler alıyorlar, ayrıca ürettiğimiz her ürün ve teknolojik çözümden, yaptığımız her etkinliğe kadar, her noktada farklı din, dil, cinsiyet özellikleri ile fiziksel engelleri olan çalışanlarımızı ve müşterilerimiz düşünüyoruz.”

Tüm kadın çalışanların kendi birimlerinde yapay zeka elçisi olmasını hedefliyoruz

“Microsoft Türkiye ofisinde başlattığımız Yapay Zekada Kadın Hareketi oluşumuna şirketimizin tüm birimlerinde görev alan kadın çalışanlarımızı ve stajyerlerimizi dâhil ettik. Üç haftada bir verimli buluşmalar düzenliyoruz ve Microsoft’un yapay zeka vizyonunu, yapay zeka iş ortağı ekosistemimizi, bu alandaki çözüm ve teknolojilerini ele alıyoruz. Eğitimler ve demolar gerçekleştiriyoruz. Hep birlikte müşterilerimizin yapay zeka çözümleriyle ilgili yaşayabileceği sorunları tartışıyoruz. Hepimiz birbirimizden çok şey öğreniyoruz. Yapay Zekâda Kadın Hareketi ile hedefimiz, tüm kadın çalışanlarının kendi birimlerinde yapay zeka elçisi olması... Bu projemizin bir sonraki adımında yapay zekâ elçileri yetiştirip bu anlayışı iş ortaklarımızla birlikte geliştirmek istiyoruz... Bugüne kadar, birçok başarı hikâyemiz oldu. Ekibimizden Merve Cerit ve Buket Nazlıcan, 2018 yılında IDC Yapay Zeka ve Büyük Veri Konferansında ödül kazandı. Diğer katılımcılarımız ise Setur – Makine Öğrenimi, Ford Connected Truck, Tüpraş Isı Değişim Bakım öngörü programı gibi yapay zekâ ile desteklenen ödüllü projelere çeşitli katkılar sundu.”

Engelli çalışanların yararlanması için yapay zekaya 5 yılda 25 milyon dolar kaynak

Teknoloji günümüzde şirketlere hem çeşitlilik hem kapsayıcılık anlamında çok güzel fırsatlar sunuyor diyen Gaon, şu örnekleri veriyor: "Office 365 ürünümüz ile bugün örneğin bir email gönderdiğinizde Accessibility Checker özelliğini tıkladığınızda gönderdiğiniz emailinin görme engelli çalışma arkadaşlarınız tarafından da rahat okunması için gerekli özelliklere sahip olmasını mümkün kılıyorsunuz. Bu kapsayıcılık ve çeşitlilik anlamında ufak ama bence çok güzel bir örnek. Bununla beraber, PowerPoint üzerinden bir sunum yaptığınızda işitme engellilerin de anlattıklarınızı takip edebilmesi için geliştirdiğimiz subtitle özelliğimiz bulunuyor. Kurum içi gerçekleşen video konferanslarda Stream uygulamamız ile yayın sırasında yanında transcript (anlık metin) özelliği sunuyoruz. Yine görme engelliler için geliştirdiğimiz yazılımlar bir yana, günümüzün popüler konusu kodlama alanında da engellileri kapsayan adımlar atıyoruz. En son Code Jumper inisiyatifi mizi hayata geçirerek, görme ve işitme engelli çocukların da kodlamayı öğrenmesi ve geliştirdikleri kodlarla çevrelerinde bir fark yaratmaları için çalışmalara başladık.

Bu sene ayrıca “Erişilebilirlik için Yapay Zekâ” isimli bir programını başlattık ve önümüzdeki 5 yıl boyunca engelli insanların yararlanabileceği yapay zekâ teknolojilerini geliştirmek adına 25 milyon dolarlık bir kaynak ayırdık.”

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar