Türkiye muhasebe standartlarının uygulanmasına ilişkin karar

Akif AKARCA / Dr.Mehmet ŞAFAK
Akif AKARCA / Dr.Mehmet ŞAFAK VERGİNİN GÜNDEMİ akif.akarca@alfaymm.com

 

 
Daha önce 1 Kasım 2012 tarihli DÜNYA Gazetesi'nde yayımlanmış olan "Yeni Türk Ticaret Kanununa Göre Mali Tablolar Nasıl Düzenlenecek? Bağımsız Denetim Kimlerde Yapılacak?" başlıklı yazımızda açıklandığı üzere;  6102 sayılı Yeni Türk Ticaret Kanunu'nda 6335 sayılı Kanunla yapılan değişiklikle ticari defterlerin, Türkiye Muhasebe Standartları'na göre tutulması yükümlülüğü kaldırılmıştır. Dolayısıyla, defterler eskiden olduğu gibi tutulacaktır.

Ancak, ticari defterlerin Türkiye Muhasebe Standartları'na göre tutulmayacak olması finansal tabloların (bilanço, gelir tablosu, özkaynak değişim tablosu ve nakit akış tablosu) Türkiye Muhasebe Standartları'na göre düzenlenmeyeceği anlamına gelmemektedir. 6102 sayılı yeni Türk Ticaret Kanunu'nun 6335 sayılı Kanun'la değiştirilen 88'inci maddesinin 1'inci fıkrası hükmüne göre; anılan kanunun 64 ila 88'inci maddesi hükümlerine tabi gerçek ve tüzel kişiler (tacirler) münferit ve konsolide finansal tablolarını düzenlerken, Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu ( kısaca, KGK) tarafından yayımlanan Türkiye Muhasebe Standartları'na, kavramsal çerçevede yer alan muhasebe ilkelerine ve bunların ayrılmaz parçası olan yorumlara uymak ve bunları uygulamak zorundadır. Keza, kanunun 69'uncu maddesinin 1 nolu fıkrasında da yılsonu finansal tablolarının Türkiye Muhasebe Standartları'na uyularak düzenlenmesi gerektiği belirtilmiştir. Dolayısıyla, yasal düzenlemeler uyarınca, finansal tablolar düzenlenirken Türkiye Muhasebe Standartları'na uyulması gerekecektir.

Öte yandan, 88'inci maddenin 6335 sayılı Kanun'la değiştirilmeden önceki 3'üncü fıkrasında, o zamanki yetkili kurum olan Türkiye Muhasebe Standartları Kurumu'na standartlarla ilgili olarak tanınmış olan değişiklik yapma yetkisi son derece sınırlı iken, yapılan değişiklikle KGK'ya tanınan yetkiler artırılmıştır. Yapılan düzenlemeye göre; "Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu, değişik işletme büyüklükleri, sektörler ve kâr amacıgütmeyen kuruluşlar için özel ve istisnai standartlar koymaya ve farklı düzenlemeler yapmaya yetkilidir. Bu standart ve düzenlemeler, Türkiye Muhasebe Standartları'nın cüz'ü addolunur."

Keza, 6335 sayılı Kanun'la değişik geçici 1'inci maddenin 4 nolu fıkrası hükmüne göre; "Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu, değişik işletme büyüklükleri, sektörler ve kâr amacı gütmeyen kuruluşlar itibarıyla Türkiye Muhasebe Standartları'ndan muaf olacakları tespit etmeye veya bunlar için ayrı düzenlemeler yapmaya yetkilidir."

Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu bu yetkilerini kullanmış ve Türkiye Muhasebe Standartları'nın Uygulanmasına İlişkin B.07.6.KGK.0.01.00-050.01.04 - [01/7] sayılı Kararı 17 Kasım 2012 tarih ve 28470 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmıştır.

Anılan karara göre;
- 660 Sayılı KHK'da belirtilen kamu yararını ilgilendiren kuruluşlar (Halka açık şirketler, bankalar, sigorta, reasürans ve emeklilik şirketleri, faktoring şirketleri, finansman şirketleri, finansal kiralama şirketleri, varlık yönetim şirketleri, emeklilik fonları, ihraççılar ve sermaye piyasası kurumları ile faaliyet alanları, işlem hacimleri, istihdam ettikleri çalışan sayısı ve benzeri ölçütlere göre önemli ölçüde kamuoyunu ilgilendirdiği için Kurum tarafından bu kapsamda değerlendirilen kuruluşlar)
- 6102 sayılı Kanun'un 397'nci maddesi çerçevesinde Bakanlar Kurulu kararıyla bağımsız denetime tabi olacaklar (Bakanlar Kurulu henüz bir belirleme yapmamıştır.)

- 6102 sayılı Kanun'un 1534'üncü maddesinin ikinci fıkrasında sayılan şirketler (Sermaye Piyasası Kanununa göre, ihraç ettikleri sermaye piyasası araçları borsada veya teşkilatlanmış diğer bir piyasada işlem gören şirketler, aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri ve konsolidasyon kapsamına alınan diğer işletmeler,  Bankacılık Kanunu'nun 3'üncü maddesinde tanımlanan bankalar ile bağlı ortaklıkları, 3/6/2007 tarihli ve 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu'nda tanımlanan sigorta ve reasürans şirketleri, 28/3/2001 tarihli ve 4632 sayılı Bireysel Emeklilik Tasarruf ve Yatırım Sistemi Kanunu'nda tanımlanan emeklilik şirketleri)
1/1/2013 tarihinde veya özel hesap dönemi dolayısıyla daha sonraki bir tarihte başlayacak hesap dönemi için, münferit ve konsolide finansal tablolarının hazırlanmasında Türkiye Muhasebe Standartları'nı uygulayacaklardır.
Öte yandan, anılan kararın 2'nci maddesinde ise yukarıdaki kapsama dâhil olmayanlar için kurumca bir belirleme yapılıncaya kadar yürürlükteki mevzuatın uygulanmasının devamına karar verilmiştir.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Aramalı vergi incelemesi 26 Eylül 2019