Küresel yavaşlama ve risk iştahı

Serhat GÜRLEYEN
Serhat GÜRLEYEN GENİŞ AÇI sgurleyen@isyatirim.com.tr

Güçsüz Eylül ayı ABD istihdam verileri sonrası Fed’in faiz artırımının ötelenmesi ile birlikte gelişmekte olan piyasalardaki yükseliş devam ediyor. 1 Ekim - 8 Ekim arası Türk lirası dolara karşı %4,0’e yakın yükselirken, 10 yıllık faizler 50 baz puan gevşedi. Borsa I·stanbul dolar bazında %9’un üzerinde değer kazandı. 

Piyasalardaki iyimser hava ABD ve Çin ekonomisinden gelen sert yavaşlama sinyalleri ve IMF’nin Dünya Ekonomisinin Görünümü ve Küresel Finansal İstikrar raporlarında çizdiği ihtiyatlı tablo ile uyuşmuyor. Piyasalardaki yükselişin gerek dünya ekonomisi kaynaklı gerekse Türkiye’ye özgü ekonomik, politik ve jeopolitik riskleri fiyatlamadığına inanıyoruz. 

IMF gelişmekte olan ülkeler için neden yangın alarmı veriyor?

Küresel ekonomide yaşanan yavaşlama ağırlıklı olarak Çin ekonomisinden ve emtia üreticisi gelişmekte olan ülkelerden kaynaklanıyor. Çin ekonomisindeki yavaşlama Rusya, Brezilya, Venezuela gibi petrol üreticisi ekonomileri vurarak gelişmekte olan ülkelerin büyümesini aşağı çekiyor. Risk iştahının bozulmasına paralel küresel sermayenin gelişmekte olan piyasalardan gelişmiş piyasalara yönelmesi nedeniyle finansal koşullardaki sıkılaşma büyümesini sürdürmek için yurtdışı tasarruflara ihtiyaç duyan gelişmekte olan ekonomileri zorluyor. IMF uzmanları büyümenin yavaşlaması ve güçlü doların gelişmekte olan ülkelerde şirket iflaslarında bir artışı tetikleyebileceğinden endişe ediliyor. 

Türkiye küresel yavaşlamayı asgari hasarla atlatır 

Türkiye ABD ve Çin’in yavaşlamasından en az etkilenecek ülkeler arasında yer alıyor. Dış satışlarımızda %4,4 paya sahip ABD ekonomisindeki yavaşlamanın ihracatımıza olumsuz etkisi, Fed’in genişleyici para politikasını sürdürmesinin ekonomimize katkısı ile rahatlıkla telafi edilir: 

Coğrafi uzaklık ve rekabet eksikliği nedeniyle toplam ihracatımızın yalnızca % 1,7’sini oluşturan Çin’in yavaşlamasının dış ticaretimize vereceği zarar asgari düzeyde olur. Buna karşın Çin’in yavaşlaması düşük emtia fiyatları kanalıyla Türkiye ekonomisini dış denge ve enflasyon cephelerinde rahatlatır. 

Ancak risk iştahının bozulmasına karşı kırılganız

Ancak küresel büyümedeki yavaşlamanın yaratacağı riskleri göz ardı etmemek lazım. Küresel kriz sonrasında dünya ekonomisini ABD ve Çin’in ana motorlarını oluşturduğu bir uçağa benzetiyoruz. Çin ekonomisinin sert iniş işaretleri verdiği bir ortamda ABD ekonomisinin yavaşlaması küresel risk iştahını  bozarak Türkiye gibi kırılgan gelişmekte olan piyasalardaki satış baskısının artmasına neden olabilir. 

Döviz kuru halen yumuşak karnımız 

Avrupa ve Japonya’nın durgunluk ve deflasyon riski nedeniyle ilave parasal genişlemeye gitmesi gelişmekte olan ülkelerde Çin’in de katıldığı kur savaşlarına yol açabilir. Küresel sermayenin eve dönme eğiliminde olduğu bir dönemde Türkiye piyasaları yük- sek finansman ihtiyacı nedeniyle kırılgan konumunu korur. 2013 Fed dalgasında finansal dalgalanmanın reel ekonomi üzerindeki etkisi sınırlı olmuştu. Ancak bu sefer durum artık farklı. Sınırlarımızda devam eden iç savaşlar, Rusya’daki küçülme ve artan terör eylemleri ile boğuşan, yüksek döviz açığı olan Türkiye’nin olası bir Fed şokundan 2013 yılına göre daha olumsuz etkileneceğine inanıyoruz. 

Seçim vaatleri yapısal reform şansını azaltıyor 

2011 yılından beri uygulanan makro ihtiyatı tedbirlere rağmen Türkiye ekonomisi halen kırılgan bir fay hattı üzerinde yer alıyor. Büyüme - cari açık - enflasyon ekseninde yapılan karşılaştırmalar Türkiye’nin büyümek için giderek daha yüksek oranda bir cari açık ürettiğini ve benzer ülkelere göre yapısal olarak daha yüksek bir enflasyona sahip olduğunu gösteriyor. 

Türkiye’nin kırılgan beşli grubunun daimi üyesi olmaktan çıkması için piyasa dostu bir yapısal reform programını acilen devreye alması gerekiyor. Ancak seçimler öncesi verilen vaatler ister tek parti Ak Parti hükümeti olsun isterse Ak Parti - MHP veya Ak Parti - CHP hükümetleri olsun uzun soluklu bir yapısal reform programı uygulanma ihtimalini düşürüyor. 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Petrol şoku sonrası… 23 Eylül 2019
Ağlatma beni Arjantin… 02 Eylül 2019
Emin liman aranıyor… 26 Ağustos 2019