“Liderlikte 7 öldürücü günah”

Dr. Uğur TANDOĞAN
Dr. Uğur TANDOĞAN NOT DEFTERİ tandogan2007@gmail.com

 

Yöneticiler de insandır. Hangi seviyede olursa olsun, insan hata yapar. Ancak başkalarına da zarar veren hatalar günah sınıfına girer. Eğer yönetici organizasyonun tepe noktasında ise, bazı günahları öldürücüdür. Başında bulunduğu organizasyona, çevresindekilere ve kendisine büyük zarar verir. William A. Cohen, Peter Drucker’ın yanında yetişmiş birisi. Liderlik üstüne yazdığı kitabının (Drucker on Leadership) bir bölümünde buna değiniyor. Liderlikteki öldürücü olarak nitelendirilecek 7 günahı sıralamış.

Çevremde gördüğüm yöneticilerde bu günahların bir kısmına çok rastlıyorum. Bakalım sizin çevrenizdeki yöneticiler ne kadar günahkar?

1-Kibir
Bu yedi günahtan belki de en ciddisi budur. Çok masum gibi görünür. Ancak diğer günahlara, bu günahtan yol geçer. Kişilerin yaptıkları işlerle gurur duyması doğaldır, duymalıdır da. Ancak bu günahın yoluna sapanlar kendilerini çok özel olarak görmeye başlarlar. Bu günahı işleyen yöneticilerde “Alçacık dağları ben yarattım, yüksek dağların da projesini yaptım” diyen söylemleri, zamanla “Yüce dağlar da benden sorulur” söylemine dönüşür. 

2-Şehvet
“Benim en önemli sorunlarımdan birisi yeni atanmış üst-düzey yöneticilerdi. Bir adamı üst yönetici yapar yapmaz, kendisini tanrının kadınlara bahşettiği bir nimet olarak görmeye başlıyordu”. Bunu, 1 milyona yakın çalışanı olan bir kuruluşun emekli olmuş CEO’su söylemiş. Ben de meslek yaşamımda yöneticiler arasında bu tür hatalara tanık oldum. Bu günah, işletmede kıskançlık, kayırmacılık, güven kaybı ve ilişkilerin bozulmasına neden olur.

3-Doymazlık
Yazar, “Doymazlık günahı, aşırılık günahıdır; güç ile başlar.” diyor. Liderin elinde gücü vardır, imkânları vardır. Gücün de insanı yozlaştırmaya eğilimi vardır. Yönetici, çevresine bakar; “Onların varlıkları benden daha fazla. Onlar benden daha mı üstün?” sorusunu kendisine sormaya başlar Güç sahibini çevresindekiler baştan çıkarır, harama alıştırır. Haram tabağından yemeğe başlayan, baştan çıkmış kişinin iştahı katlanarak artar.

4-Uyuşukluk
Liderlik, eylem demektir. Lider, başında bulunduğu organizasyonu ilerilere taşıyan kişidir. Hedefi koyar, bu hedefe varacak yolları planlar, yapılacak işleri organize eder ve kaynakları harekete geçirir. Eğer bunları yapmıyorsa başında bulunduğu organizasyonun önünü tıkar. Liderin uyuşukluğu, tembelliği kuruluşlara büyük fırsatlar kaçırtır. Bu nedenle, uyuşukluk da öldürücü günahlardan birisidir.

5-Hiddet
Kontrol edilemeyen öfke liderlikte çok tehlikelidir. Öfkesini kontrol edemeyen kişi, çevresine zarar verir, yaralar. Liderin çevresindekiler onun hiddetinden, gazabından korkarlar. Korkunun hüküm sürdüğü organizasyonlarda sadece yöneticinin sesi duyulur. Herkes sadece yöneticinin hoşuna gidecek şeyler söyler. Bir tür oto-sansür devreye girer. Bu da çok sağlıksız bir organizasyon demektir. Öfkesini kontrol edemeyen yöneticinin verdiği kararlar çoğu kez rasyonel değildir. Korkudan bu kararlara karşı çıkılmayınca, rasyonel olmayan kararlar birbirini kovalar.

6-Kıskançlık
Takdir duygusunun kaybolduğu yerde kıskançlık başlar. Başka birisinin, bir başka bölümün, bir başka kuruluşun başarısını takdir edebilmek çok önemli bir meziyettir. Ama takdirin yerini kıskançlık alırsa bu zararlıdır. Çünkü liderin davranışları ve kararları bu sağlıksız duygu ile yönlenmeye başlar. O zaman da kararlar kuruluşun çıkarları doğrultusunda olmaz.

7-Oburluk
Oburluk denince akla, yiyecek ve içecek geliyor. Burada liderlikteki 7 günahtan birisi için kullanılıyor. Peter Drucker, özellikle de CEO’ların çok yüksek maaşlarını kast ediyor. Ancak bu kavram daha geniş yorumlanabilir. Oburluk, güce doymama biçiminde de kendisini gösterir. Bu günahın pençesindeki yöneticiler, sürekli kişisel gücünü artırma peşindedir; güçlerini kimse ile paylaşmaya yanaşmazlar.

Bir yorum
Liderlerdeki bu yedi günah öldürücü bulunuyor. Bakın bakalım kuruluşlarınızdaki liderlere. Bu yedi günahtan hangisini işliyorlar? Yoksa hepten mi günahkarlar?

 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Sülale boyu nepotizm 24 Ekim 2019
Müşteriden misafire 12 Eylül 2019