Medyanın en sosyal hali

Ali Argun KARACABEY
Ali Argun KARACABEY VERİDEN BİLGİYE argunkaracabey@arel.edu.tr

Geçen yazımda sosyal medyanın önemi üzerine görüşlerimi paylaşmış ve yazıyı bu hafta çok tartışılan bir konu, Twitter mı yoksa Facebook mu sorusu üzerinde duracağımı bildirerek bitirmiştim. Bu karşılaştırma bana biraz Android mi yoksa Ios mu tartışmasını hatırlatıyor aslında. Çevremde küçük bir araştırma yapmakla başladım bu sorunun cevabını aramaya, sonra da tahmin edebileceğiniz gibi Google’a başvurdum. Konuştuğum arkadaşlarımdan aldığım cevaplar ve edindiğim izlenim, Facebook kullanımının daha yoğun olmasına karşılık Twitter’ın daha etkin olduğu yolunda. Facebook’un dünyanın önemli bir kısmında en çok kullanıcıya sahip sosyal medya mecrası olduğunu zaten hepimiz biliyoruz artık. Buna rağmen Twitter kullanıcılarının kendilerini biraz daha yukarda konumlandırdıklarını da söylemek olanaklı. Yani nicelikten ziyade niteliğin önemli olduğunu vurgulamaktan çekinmiyorlar.   

Çağımızın büyük bilgesi Google’a sorduğumuz zaman Twitter-Facebook karşılaştırmasına ilişkin bireysel görüşleri içeren çok sayıda yazıya, makaleye ulaşmak olanaklı. Oturup her birini inceleyip bu sorunun cevabını arayabilirdim ama bu görüşlerin önemli bir kısmının bireysel görüşleri içerdiğini, görüş sahibinin durduğu noktadan çok etkilendiğini yani subjektif olduklarını düşününce, nafile bir çaba olduğuna inanarak elimdeki tek objektif çalışmaya odaklandım. 

2014 yılında yayınlanan “Şirket Performansı ve Sosyal Medya: Aşk veya Nefret” (Paniagua & Sapena, “Businees performance and social media: Love or hate?”, Business Horizons, 57) isimli bu makalede iki hipotez araştırılmış. Bunlardan birincisi sosyal medya takipçi sayısının halka açık şirketlerin hisse senedi fiyatları üzerinde etkisi olduğu ve ikincisi ise belli bir büyüklüğe ulaştıktan sonra sosyal medya takipçilerinin hisse senedi fiyatları ile pozitif bir ilişkisi olduğu. Yapılan analizler sonucunda makalede sosyal medya takipçi sayısının hisse senedi fiyatları üzerinde anlamlı bir etkiye sahip olduğu ancak bu etkinin sadece belli bir büyüklüğe ulaştıktan sonra pozitif olduğunu bulmuşlar. 

Çalışmada elde edilen ilginç sonuç ve yorumlardan bazılarını sizlere aktarmak isterim. Örneğin ikinci hipotezin de konusunu oluşturan yeterli büyüklük konusunda elde ettikleri bulgular çok ilginç. Twitter için 4 binler civarında olan yeterli büyüklük, facebook söz konusu olduğu zaman 180-240 bin aralığına geliyor. Yani twitter’da 4 bin takipçiden sonra sosyal medya takipçi sayısının hisse senedi üzerine olumlu etkilerini gözlemleyebilirken, Facebook’ta bu olumlu etkiyi sağlayabilmek için kabaca 200 bin takipçiye ulaşmanız gerekiyor. Hisse senedi fiyatlarında yüzde 1’lik bir artış sağlayabilmek için günlük bin yeni twitter takipçisi veya 5 bin yeni Facebook beğenisine ihtiyaç olduğu da makalede yapılan analizler sonucunda bulunan bir diğer tespit. 

Nihai sonuç olarak makalede söylenen ise şirket performans üzerinde bir Twitter takipçisinin etkisi bir Facebook beğenisinden daha fazla olduğu. Bunu yazarlar her iki sosyal medya mecrasının niteliklerinin, dolayısıyla kullanıcılarının farklılıklarına dayandırıyorlar. Makalede Twitter’ın karmaşık ilişkiler için basit bir hizmet, buna karşılık Facebook’un basit ilişkiler için karmaşık bir hizmet sunan bir niteliğe sahip olduğu vurgulanıyor. Twitter’da ilişki ortak veya karşılıklı ilgiye dayanırken, Facebook’ta arkadaşlık ve tanışıklık ön planda. 

Özetle, sosyal medya artık ihmal edilemez bir araç haline gelmiştir ve şirketlerin performansları üzerinde önemli bir etkiye sahiptir. Sosyal medyadan istenen faydayı elde etmek isteyen şirketlerin doğru bir stratejiye sahip olmaları ve faaliyetlerini bu stratejiye uygun yürütmeleri gerekmektedir. Bu çerçevede de kendileri için en uygun mecrayı seçmeleri de etkin çalışabilmeleri için bir zorunluluktur.
 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Abone 13 Mayıs 2019
Paylaşım ekonomisi 29 Nisan 2019
Eğitimde değişim 18 Mart 2019
Sistem bozucular 21 Ocak 2019
Dijitalleşme, ama nasıl? 31 Aralık 2018
Dalgalar ve Atatürk 21 Mayıs 2018