Önemli bir proje: Çocuk maması üretimi

Rüştü BOZKURT
Rüştü BOZKURT BUZDAĞININ DİBİ rustu.bozkurt@dunya.com

ABD Ulusal İstihbarat Konseyi’nin “Ulusal Eğilimler 2030 Raporu” nu özenle okuyorum. Bir süper gücün dünyayı nasıl algıladığını anlamanın yollarından birinin de, o gücü oluşturan kurumların çalışmalarını izlemek olduğunu biliyorum. 

Raporda, dört teknoloji alanın 2030’larda ekonomik, sosyal ve askeri gelişmeleri biçimlendireceği ileri sürülüyor: Bilgi teknolojileri, otomasyon ve imalat teknolojileri, kaynak teknolojileri ve sağlık teknolojileri. 

Raporda, “kaynak teknolojileri” bağlamında, “Temel kaynakların güvenliğiyle bağlantılı olan teknolojik sıçramalar, dünya nüfusunun su, gıda ve enerji gereksinimlerini karşılamak için gerekli olacaktır” ifadesi yer alıyor. Bu alanda kilit teknolojilerin,genetiği değiştirilmiş mahsuller, duyarlı tarım, sulama teknikleri, güneş enerjisi, ileri biyo-yakıtlar, yatay sondaj ve patlatma yoluyla açığa çıkarılan kayagazı ve petrol, sağlık teknolojileri olacağı, teknolojik gelişmelerin ortalama ömrü uzatacağı, insanların fiziksel ve zihinsel koşullarını iyileştireceği belirtiliyor. 
Temel gıdalar arasında yer alan süt ve et ihtiyacının, geleneksel çayır- mera odaklı hayvancılık bilgileriyle ve uygulamalarıyla karşılanmasının güç olmanın ötesinde imkansız olacağı kanısındayım. Süt ve et ihtiyacını karşılamada küresel rekabete yanıt verecek yol ve yöntemler aramamız gerekiyor. 

Daha önce Iğdır, Kars ve Ardahan’da yaptığım inceleme sonrasında, kaba yemin Gürcistan’dan sağlanmasına dayalı bir hayvancılık projesiyle yörede hayvan yetiştiriciliğinde sıçrama yapılabileceğini yazmıştım. 

Bayram nedeniyle Şavşat, Borçka ve Murgul’da yaptığım gözlemler Türkiye ile Gürcistan arasında etkili işbirliği ile hayvancılığa yeni bir boyut kazandırılabileceği konusundaki düşüncelerimi güçlendirdi. 

Gürcistan’da “kaba yem üretimi potansiyeli” bir hayli yüksek. Batum’dan Kutaisi’ye, Ahiska’dan Borjomi, Haşuri ve Gori’ye kadar işlenmeyen topraklar var. Gürcistan’ın iklimi, su ve toprak özellikleri yonca ve sılajlık mısır yetiştirilmeye uygun. Türkiye ve Gürcistan arasında devlet düzeyine bir anlaşma yapılarak en az yirmi yıllık iş yapma güvencesi sağlayan kiralama olanakları yaratılırsa, ortak projeler geliştirebilir. 

Kaba yem üretiminde sürdürülebilirlik ve uygun maliyet sağlanırsa Türkiye’de ve Gürcistan’da örgütlenecek küçükbaş hayvan işletmeleri, özellikle de keçi yetiştirilmesi belli ölçeklere ulaştırılabilir; daha başından iyi planlanabilirse Karadeniz’in doğusu “çocuk maması merkezlerinden biri” olabilir. 

Borçka, Muratlı, Murgul ve Mavcahel’de görüşütğüm genç insanlar, sigorta primlerini ödeyen ve yaşanabilir bir gelir sağlayan iş kurabildikleri zaman dışarıya gitmeyeceklerini söylüyor. Çok kaba bir hesaplamayla ayda 3 bin lira net gelir yaratan işletmelerin yöre insanı için çekicilik yaratacağı kanısına ulaştım. Yaylıma gitmeyen, ileri tekniklerle yeşertilen 250 keçilik sürüye bir aile bakabiliyor. Doğum zamanında aile yakınlarından alınacak destekle bakımın mümkün olduğunu deneyimli keçi yetiştiricileri de doğruluyor. Kaba yem sorunu çözülebilirse Batı Gürcistan ve Türkiye’nin Doğu Karadeniz Havzası’nda uygun ölçekte keçi yetiştirme işletmeleri geliştirilebilir; çocuk maması için gerekli süt üretebilir; ayrıca erkek oğlakların etine dayalı ek gelir yaratacak projeler de geliştirilebilir. 
Yanlış anımsamıyorsam Alman Başbakanı Willy Brandt bir konuşmasında, “Gelişmişlik önümüze çıkan potansiyelleri kapitalize etmektir” demişti. Bu saptama küresel rekabet koşullarında daha da önemli hale geldi. Iğdır’da, Kars’ta, Ardahan’da, Artvin’de geleneği geleceğe taşımanın potansiyellerinden biri de hayvancılıktır. Küresel gelişmeler bağlamında konuyu ele alabilir; çağdaş metot ve teknikleri kullanabilirsek, yeni bir zenginlik alanı yaratabiliriz. 

Ülkemizdeki asıl büyük sorun, önerilen bu çeşit projeleri küçümseme eğilimidir...Eğer orta sınıfın gelişmesi, çocukların beslenme ve eğitimini ailelerin en önemli sorunu haline getiriyorsa, bu ülke çocuk maması üretimini “özel proje” olarak ele almalıdır. Saanen keçisi ile başlanacak üreticilik, uygun ırk ıslahıyla uzun vadeli gelecek yaratmanın aracı haline gelebilir. Üzerinde düşünmeye, tartışmaya, olabilirliklerini ive olmazlarını netleştirmeye var mısınız?

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar