Ucuz döviz ve dampinge dayalı Uzakdoğu rekabeti Anadolu'yu üzüyor

Tevfik GÜNGÖR
Tevfik GÜNGÖR OLAYLARIN İÇİNDEN gungoruras@superonline.com

OLAYLARIN İÇİNDEN / Tevfik Güngör Ekonominin iki önemli sorunu var (1) Ucuz dövizin yol açtığı ucuz ithalat. (2) Çin, Hindistan, Pakistan, Bangladeş gibi ülkelerin dampingli rekabeti. Bu iki sorun özellikle Anadolu'daki yatırımcıları çok üzüyor. Bu iki sorun nedeniyle çok sayıda üretim tesisinde üretimde yavaşlama var. İşçiler işten çıkarılıyor. Bu sorun kamuoyuna gereğinde yansıyamıyor. Bunun da iki nedeni var (1) Medya Anadolu'da olan bitenle ilgilenmiyor. (2) Anadolulu yatırımcı, sorunların dile getirilmesi halinde ticari itibarının yok olmasından, bankaların üzerine gelmesinden korkuyor. Bu nedenle oda sorumluları bile sorunları dile getiremiyor. Bir başka nokta, medyanın Anadolu üreticisinin bu iki sorununu önemsemez iken, ABD kaynaklı krizin Anadolu üreticisini nasıl etkileyeceği konusuna önem vermesi. İşte bu tabloda Kahramanmaraş Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Mehmet Balduk'un CNBC-e'ye yaptığı açıklamalar önem taşıyor. Mehmet Balduk, ABD ekonomisinden kaynaklanan dalgalanmanın Türkiye'ye etkisinin olup olmayacağı sorusuna cevap verirken Kahramanmaraş'taki üreticilerin durumunu anlatma fırsatını buldu. Balduk, "ABD kaynaklı krizin şu ana kadar bizi etkilediğini söylemek mümkün değil ama gelişmelere bakarsak kesinlikle etkileyecek gibi görünüyor" dedi. Balduk, tüm dünyada 2008 başında tekstilde kotaların kalktığına dikkat çekerek şunları söyledi: "Uzakdoğu'da mal üretenler zaten Amerika'daki tüketim azalmasından dolayı Avrupa'ya yönelecekler. Kotaların kalkması da bunu destekleyecek. Onun dışında Euro/dolar paritesi son dönemde bizim lehimizeydi ama önümüzdeki süreçte beklenti doların yükseleceği şeklinde. Bu da aleyhimize bir unsur olarak ortaya çıkacak." Yüksek faiz ve düşük kurdan rahatsız olduklarını ve bu nedenle üretim yapamadıklarını belirten Balduk, "Önümüzdeki süreçte sıkıntı daha da artacak. Hükümet veya Merkez Bankası, üretim ekonomisini düşünüp, kur ve faizde belli dengeleri sağlamaya yönelik politikalar oluşturmalı. Burada artık üretim yapan tesisler yavaş yavaş kapanmaya başladı. En önemli gösterge sanayideki elektrik tüketimidir. Kasım ayında 153 milyon 353 bin kilovat saat olan sanayideki enerji tüketimi aralıkta 134 milyona düşmüş. Esas rakamları ocak ayında göreceğiz ama TEDAŞ verilerine bakarsak 32 firma güç kaybı yaptığına dair müracaat etmiş" diye konuştu. "Geçen yıl bu dönemlerde biz nitelikli işçi bulmakta ciddi sıkıntı çekiyorduk ama şu anda gelen 10 telefondan 9'u yakınına iş bulmak için geliyor" diyen Balduk, Ankara'ya seslendi: "Fabrikalara türban bağlıyoruz, kapatıyoruz." Denizli Sanayi Odası Başkanı Müjdat Keçeci de Balduk'un söylediklerini teyit ediyor. Keçeci diyor ki, "Bizim tekstilcimiz yüksek faiz ve düşük kur nedeniyle ABD'ye olan ihracatını önce düşürdü sonra yavaşlattı. Denizlili tekstilci, eğer katma değeri yüksek bir ürün üretmiyorsa artık ABD'ye ihracat yapmıyor. Hemen alternatifi olan Avrupa ve Rusya'ya ihracatını yapıyor." Keçeci, ABD krizinin mermer ihracatını vurduğuna dikkati çekerek diyor ki, "Denizli mermerde de merkez haline geldi. Bu da mortgage ile birlikte durdu. ABD'deki yavaşlama nedeniyle ilk etkilenen sektör mermer oldu. ABD'ye özellikle yoğun olarak ihraç ettiğimiz mermer bir anda durdu." Görülüyor ki oda yetkilileri yavaş yavaş sorunlarını cesaretle kamuoyuna duyurma arayışına girdi. Önemli olan bu sorunların ciddiyetinin anlaşılarak gerekli tedbirlerin alınmasıdır.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
40 yılda ne değişti? 03 Ağustos 2018
Vizyon sahibi olmak 30 Temmuz 2018