'2023’te Türkiye'nin petrol ihtiyacının yüzde 20'sini çıkaracağız'

Özlem ERMİŞ BEYHAN

Petrol fiyatlarındaki yukarı seyir Transatlantic Petroleum’un Türkiye yatırımlarına hız vermesine yol açtı. Hisseleri New York ve Toronto borsalarında işlem gören uluslararası şirket, kanıtlanmış rezervini artırırken 2023'te Türkiye petrol ihtiyacının yüzde 20'sini karşılamayı hedefliyor. Türkiye halen doğalgaz ihtiyacının yaklaşık yüzde 1’ini, petrol ihtiyacının da yaklaşık yüzde 6’sını yerli kaynaklardan karşılıyor.

Transatlantic Petroleum Türkiye CFO’su Ozan Ülker, özellikle Güneydoğu’da devam ettikleri arama çalışmaları sonucunda kanıtlanmış rezervlerini artırdıklarını, Trakya basenindeki yatırımları takip ettiklerini söyledi. Ülker, Türkiye yatırımlarının ayrıntılarını şu şekilde verdi: “Halen sahip olduğumuz 7 adet arama ve üretim şirketimiz için toplam 450 milyon dolarlık bir satın alma gerçekleştirdik. Satın almaların ardından şirketlerimizin sahip olduğu ruhsatlara 7 yılda 600 milyon doların üzerinde yatırım yaptık. Bu yatırımlar sonucunda yeni keşiflerimiz ile günlük petrol üretimimizi 1.250 varilden 4 bin 500 varile çıkarttık. 2014 yılının ikinci yarısından sonra petrol fiyatlarındaki ani düşüşle birlikte ara verdiğimiz yatırımlarımıza 2016 son çeyrekte yeniden başladık. Kısa vadeli hedeflerimiz günlük 6 bin varil petrol üretimine erişmek.”

Güneydoğu’da yatay sondaj

Ozan Ülker, Transatlatic’in ‘horizontal driling’ diye bilinen yatay sondaj teknolojisine uzun süredir sahip olduğunu belirterek özellikle Türkiye gibi zor ve sıkı rezervuar yapısına sahip ülkelerde bu teknikle verimliliklerin birkaç kat artabildiğini anlattı. Ülker, “Halihazırda Güneydoğu’da kazmakta olduğumuz bir yatay kuyumuzda ilk defa yaklaşık 3 bin 500 metre derinlikte bulunan Bedinan formasyonunu 1.000 metre yatay sondajla test edeceğiz” dedi.

Türkiye’de kaya gazı arama faaliyetleri de bulunduğunu anlatan Ülker, “Kaya petrolü olarak adlandırdığımız Dadaş 2 formasyonu keşfimizi daha da geliştirmek için sürekli çalışıyoruz. Dadaş’ı, Güneydoğu’daki ana petrol kaynağı olarak gözlemliyoruz ve arama çalışmalarımızda öncelikli olarak bu formasyonu ve buna bitişik killi yapıları hedefliyoruz. Bu noktada sektöre ne kadar fazla yatırımcı çekebilirsek yapılan çalışma sayısı artacağından başarıya ulaşmak o kadar hız kazanacaktır. Bu konuda aktif olarak çalışıyoruz” bilgisini verdi.

Ülker, “Yönetim Kurulu Başkanımız Malone Mithcell, Başkan Yardımcımız Selami Uras ve Transatlantic yönetimi olarak katıldığımız tüm uluslararası platformlarda yatırımcılara Türkiye’nin bu alanda ciddi potansiyel vaad ettiğini kendi deneyimlerimizle birlikte anlatarak, yatırıma gelmeleri konusunda özendirmeyi amaçlıyoruz” dedi.

Petrol fiyatındaki artış risk iştahını ateşliyor

Ozan Ülker, “Sektörde yeni yatırımların olacağını gözlemliyor musunuz, bu açıdan uygun bir ortam görüyor musunuz?” sorusuna ise şu yanıtı verdi:

“Gerek 6491 sayılı Petrol Kanunu ve uygulama yönetmeliği gerekse de Türkiye’deki tutarlı mali ve yasal düzenleyici çerçeve, uluslararası petrol şirketleri tarafından yeni yatırım için makul bir bileşen oluşturuyor. Doğası gereği riskin çok yüksek olduğu sektörümüzü ülkemiz açısından yatırım açısından çekici kılan ve bugüne kadar süreklilik arz eden fon akışı ve yatırım onay süreçlerini aynen devam ettirmemiz gerektiğini düşünüyorum. Bu, uluslararası şirketlerin yatırım kararlarını alırken Türkiye’yi ön plana çıkartacaktır. Bunun yanında fiyat beklentileri yeni yatırımlar açısından çok büyük önem arz ediyor. Son 2 yıldır düşük petrol ve doğalgaz fiyat beklentileri, şirketlerin arama faaliyetlerine ayırdıkları bütçeleri ciddi oranda azaltmalarına, sadece mevcut faaliyetlerine ve kanıtlanmış rezervlerine odaklanmalarına neden olmaktaydı. Fiyatlardaki yukarı yönlü hareketler risk iştahını arttıracağından yeni arama faaliyetlerini de şüphesiz destekleyecektir.”