SGK meslek kodu uygulamasıyla neyi hedefliyor?

VERGİ PORTALI
VERGİ PORTALI dunyaweb@dunya.com

celal_ozcan.20120919093114.jpg

 

Sosyal güvenlik kurumlarının (SSK, Bağ-Kur, Emekli Sandığı) aktüeryal dengesinin bozulmuş ve bu durumun mali açıdan sürdürülemez olması, sosyal güvenlik reformunun en önemli yapılma gerekçesini oluşturmuştur.

Aktüeryal denge için 4 çalışana karşılık, 1 emeklinin olması gerekmekte

Sosyal güvenlikte aktüeryal denge kavramı, bir emekliyi, kaç çalışanın prim ödeyerek finanse ettiği anlamına gelmektedir.

Uluslararası standartlara göre; bir sosyal güvenlik kurumunun mali açından aktüeryal dengesinin sağlam olduğundan bahsedebilmek için 4 çalışana, 1 emekli olması gerekmekte iken, bu oran Türkiye'de 1.89 (2'nin altında) çalışana, 1 emekli şeklindedir.
Türkiye'de sosyal güvenlik kurumlarının aktüeryal dengesinin bozulmasının en önemli nedenini, popülist politikalar sonucunda çok genç yaşta insanların emekli edilmesi, diğer bir neden de kayıtdışı istihdamın yüksekliği oluşturmaktadır.

SGK'nın aylık prim gelirleri emekli aylıklarını dahi karşılamamakta

Sosyal Güvenlik Reformu'nun yapılmasının üzerinden yaklaşık 4 yıl geçmiş olmasına rağmen, aktüeryal denge henüz sağlanabilmiş değildir. Zira emeklilik yaşının kademeli olarak 65'e çıkarılması ile ilgili düzenlemeler etkisini uzun vadede (2035'den sonra) göstermeye başlayacaktır.

2012/Ağustos verilerine göre, SGK'nın aylık prim geliri 8 milyar lira iken, emekli aylığı için 8.6 milyar lira, sağlık harcamaları için 3.6 milyar lira ödeme yapmıştır. Bu veriler bize toplanan primlerin, emekli aylığı ödemelerini dahi karşılayamadığını göstermektedir.

Dolayısıyla, kısa ve orta vadede, SGK'nın aktüeryal dengesini sağlamada ve bütçe açıklarını azaltmada önündeki en etkili yol; bir yandan kayıtdışı istihdamın kayıt altına alınarak prim ödeyen kişi sayısının artırılması, diğer yandan da kayıt içindekilerden kaynaklanan kayıtdışılığın azaltılmasıdır.

TÜİK'in 2012/Ağustos ayı verilerine göre ülkemizdeki kayıtdışı istihdam oranı %40.1 seviyesindedir. Bu oran ülkemizde yaklaşık 10 milyon kişinin kayıtdışı (sigortasız) çalıştığı anlamına gelmektedir.

Kayıtdışılık bakımından SGK'nın karşı karşıya olduğu sorunlardan biri de kayıt içindekilerin kayıtdışılığıdır. Bu durum, SGK'ya sigortalı olarak bildirimleri yapılmasına rağmen, bildirimi yapılan bu kişilerin ücretlerinin veya prim ödeme gün sayılarının gerçek seviyesinden daha düşük gösterilmesi şeklinde ortaya çıkmaktadır.
2012/Ağustos verilerine göre, SGK'ya 5510/4-a (SSK) sigortalılık statüsünden bildirimi yapılan 11 milyon 716 bin 148 kişiden, 5 milyon 37 bin 943 kişinin (%43'ünün) asgari ücretten (940.50 TL), 374 bin 916 kişinin de (%3.2'sinin) tavandan (6.113.40 TL) primlerinin ödendiği görülmektedir.

Bu çerçevede, SGK 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun "Bilgi ve belge isteme hakkı, bilgi ve belgelerin kuruma verilme usulü" başlıklı 100'üncü maddesi ile kendisine verilen yetkiyi kullanarak sigortalı olarak bildirimi yapılan kişilerin düşük ücret seviyesinden primlerinin ödenmesini önlemek ve bu konuda caydırıcılığı sağlamak için bir yandan çeşitli kurum ve kuruluşlarla (örneğin; Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği) protokol yaparken, bir yandan da e-bildirge programında 2012/Kasım ayı Aylık Prim ve Hizmet Belgesi'nden başlamak üzere bildirimi yapılan kişilerin meslek kodlarının da beyan edilmesi şeklinde değişiklik yapmıştır.

Meslek kodu uygulaması nasıl işleyecek?

SGK henüz meslek kodu uygulamasıyla ilgili olarak nasıl bir işlem yapacağı konusunda herhangi bir tebliğ ve genelge çıkarmamış olmakla birlikte, meslek kodu uygulamasının hayata geçmesiyle birlikte, çeşitli oda ve birlikler tarafından meslek grupları için belirlenmiş olan asgari ücret seviyeleri ile bu kişilerin prim matrahına esas olan ücret seviyeleri karşılaştırılacak ve primleri düşük ücret seviyesinden ödenen meslek mensuplarının tespiti yapılacaktır.

SGK bu tespitten sonra, meslek mensubunu istihdam eden işverene dönerek, ilgili meslek mensubunun (mühendis, mimar, şehir plancısı, doktor, aşçıbaşı, öğretmen, üst düzey yönetici, profesyonel sporcu vb.) ücretinin neden düşük gösterildiğini sorabileceği gibi, yapılacak risk analizi sonucunda doğrudan bu işyerlerini kayıtdışılık yönünden riskli işyeri grubuna alıp, denetime tabi tutabilecek ve denetim sonucuna göre de ek prim tahakkuku ve idari para cezası uygulanıp uygulanmayacağına karar verecektir.

Sonuç olarak; meslek kodu uygulamasıyla kayıt içindekilerin, düşük ücret üzerinden primlerinin ödenmesi şeklinde ortaya çıkan kayıtdışılığın önlenmesi hedeflemekte olup, Anayasamızdaki sözleşme hürriyeti, meslek odaları ve birliklerince belirlenen asgari ücret seviyelerinin bağlayıcı olup olmadığı dikkate alındığında, bu uygulamanın önümüzdeki günlerde çalışma hayatında çok tartışılacak olmakla birlikte işletmelerin çalıştırdıkları kişilerin sigorta primlerini gerçek ücret seviyelerinden ödemelerinde fayda vardır.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar