Sigorta=Trafik oldu !

Can KANTAR
Can KANTAR SEKTÖRÜN İÇİNDEN cankantar@gmail.com

Başka bir şey konuşulmaz oldu. Trafik sigortası aşağı, trafik sigortası yukarı. Yanlış anlaşılmasın, trafik sigortalarındaki artış ben dahil birçok kişinin canını yaktı. Benim de primim hiç kaza yapmamış olmama rağmen iki katı üzerinde arttı. Ama bu duruma nasıl gelindi? Sokaktaki vatandaşa nasıl anlatılabilir ki bu durum? Burada özellikle siyasilere derdini anlatamayan sektör yöneticilerinin, sigorta şirketlerinin soruna yıllardır çözüm üretemeyen Hazine yetkilileri ve siyasi irade bunun vebalini üstlenmeli. 

Bu arada sektörün en çok şikayet ettiği ve zararların, fiyat artışlarının en büyük sorumlusu gösterilen bedeni hasarların bir model üzerinden hesaplanması ile ilgili yönetmelik değişikliğini yargıya taşıyan ve engelleyen barolarımızın yöneticileri de sorumludur bu zamlardan.

Bence bu zamları da yargıya taşısalardı ya barolarımız! 

Şimdi vurun abalıya! Sektörün imajı yerlerde... 

Bence sigortacılar son 10 senede tırnakları ile geldikleri seviyeden tekrar aşağıya düştü. Çaresizlikten yapılan zamlar zaten sevimli olmayan sektörün imajını tekrar bozdu. Sigortacılar haklıyken haksız duruma düştü. Sektör şirketleri, acenteler, eksperler büyük itibar kaybetti. Yapılan bu kadar iyi şey varken, "Trafikte kazıkçıya" çıktı sektörün adı. 

Daha geçen gün yüz binlerce TL verildi bir minibüs kazasında. Ya da bir fabrika yangınına 20 milyon TL trink diye banka hesabına yatırıldı. Bunları kimse bilmiyor. Sağolsun sigorta şirketleri de bu yaptıklarını kimseyle paylaşmıyor zaten. Geldiğimiz noktanın bir sevindiğim tarafı "Sigortacılar tazminat ödemiyor" diye bir algı operasyonunun yapılmamış olması. O imajı düzeltmek daha zor. Fiyat düşer herkes unutur, çıkar tekrar kavga başlar. Sıkıntı değil. 

Bu arada bir başka sevindirici olay Başbakan Yardımcısı Sayın Mehmet Şimşek'in ağzından  sigortacılar için "Bedeni hasar sorunları varmış" sözünü duymuş olmamız. Yolun yarısı tamam. Hadi bakalım. 

Bir başka sıkıntı da önüne gelenin sigortacılara "çakması". Sigorta şirketlerine, acentelere hatta eksperlere bile. Esnaf odası başkanlarını geçtim, artık İstanbul, İzmir, Ankara esnaf odaları da ayrı ayrı "çakmaya" başladı. 

Geçenlerde Motorlu Araç Satıcıları Federasyonu (MASFED) Başkanı Aydın Erkoç, zorunlu trafik sigortasında yaşanan artışları fahiş bulmuş. "Eskiden 200 TL olan sigorta 700 TL oldu" demiş. Ve otomobil satışlarının düşmesini sigortacılara yüklemiş! Ben yazıyı okuyunca "Yok artık" dedim. Sayın Erkoç, eskiden otomobiller de ucuzdu, şimdi çok daha pahalı. Ayrıca bir otomobili parça olarak sattığınızda neden otomobilden pahalıya geliyor? Bu konuda da en iyi müşteriniz sigortacılar. Bari sigortacılara bunu siz yapmayın! 

Bir de İstanbul Taksiciler Odası Başkanı sigorta şirketlerine atmış tutmuş, sonra da eksperler için “Suistimallere ortaksınız” demeye getirmiş lafı bir gazete haberinde. İşin içinde ayrıca bir suçlama var. Eksperler hemen mahkemeye verseler, altında taksi varsa hemen çekip alınır, sigortadan şikayet etmesine gerek kalmazdı. İpin ucu kaçtı, önüne gelen Anadolu Ajansı'na demeç veriyor. “Sayın ajans yetkilileri paylaştığınız haberleri bir süzgeçten geçirin” derim. Şimdi buradan ben "Bütün taksiciler sahte para üstü veriyor, ya da 50 TL verenlere 5 TL verdin diyorlar" desem doğru mu olur? Yapmayın bu kadar... 

Bu arada sektör şirketlerinin, acentelerin ve eksperlerin iade-i itibarı için ne yapılmalı? O da gelecek hafta...

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar