Süper Lig'e sıkı başlangıç
Süper Lig’de yeni bir sezona daha “merhaba” diyoruz. Bu sezon da siz değerli okurlarımız için haftanın maçlarından önce beyin fırtınası yapacak ve eldeki verilerden hareketle karşılaşmaların seyri hakkında tahminlerde bulunmaya çalışacağız. Umalım ki; kavgası, gürültüsü, stresi az ama golleri, pozisyonu ve heyecanı çok bir sezon geçirelim. İyi olan kazansın!
Sezonun ilk haftasında en dikkat çekici maç, hiç şüphesiz Bursaspor’un sahasında güçlü rakibi Galatasaray’ı konuk edeceği karşılaşma. Maç öncesinde her iki ekibin de sezona tam anlamıyla hazır gözükmediklerini belirtmek gerekiyor. Yeşil-beyazlılar, son hazırlık maçlarında Şanlıurfaspor’a 1-0 mağlup oldular. Bursaspor’un genel anlamda hazırlık periyodunu değerlendirecek olursak, ev sahibinin gol yollarında ciddi anlamda sıkıntı çektiği görülüyor. Yönetimin hücum hattına takviye yapmak istediği biliniyor ancak Jimmy Briand ile ortak noktada buluşulamayınca, A planı sekteye uğradı ve B planına işlerlik kazandırmak için de çok vakit kalmadı. Her halükarda Bursaspor’un ilk hafta maçına bu handikabı taşımak zorunda kalacağı söylenebilir. Transfer döneminde kadrosunu Aydın Karabulut, Bakaye Traore, Samuel Holmen ve Josue gibi isimlerle güçlendiren yeşil-beyazlı ekipte, hazırlık maçlarının yıldızı Volkan Şen oldu. Sezona formda bir giriş yapması beklenen yıldız futbolcu, takımının aksayan hücum gücüne ne kadar destek verebilecek bunu hep birlikte göreceğiz. Bu arada Bursaspor’da Şamil’in devam eden cezası olduğunu, Aydın Karabulut’un ise kadro dışı bırakıldığını hatırlatalım. Son olarak Süper Kupa maçında Fenerbahçe’ye karşı izlediğimiz Galatasaray ise Cesare Prandelli ile girdiği yeni sezonda “yapılanma” sancısı çekiyor. Sözleşmesi devam eden yabancılar nedeniyle sarı-kırmızılı yönetim teknik heyetten gelen transfer isteklerine cevap verebilmiş değil. Şu ana kadar Olcan Adın, Yasin Öztekin ve Sinan Bolat’ın takıma katılması İtalyan teknik adam için yeterli görünmüyor. Belki de geçtiğimiz sezon yabancı transferinde fazlaca iştahlı davranılması, bugün sarı-kırmızılı kulübün elini kolunu bağlayan etkenlerden biri oldu. Buna rağmen Prandelli’nin elinde iyi bir kadro olduğunu belirtmeden geçmek olmaz. Tecrübeli teknik adamın bu kadrodan verimli şekilde faydalanması halinde Galatasaray lige ağırlık koyabilecek kalitede bir ekip.
Taktiksel bir analiz için çok erken ancak biz yine de hazırlık döneminde göze çarpan anlayışlardan çıkarım yapmaya çalışalım. Öncelikle şu noktanın altını çizmek gerekiyor ki, her iki takım da savunma güvenliğine öncelik veren bir oyun anlayışını benimsiyor. Özellikle Bursaspor’un, gol yollarındaki problemini, savunmayı sağlam tutarak tolere etmek istemesi gayet doğal. Galatasaray da Süper Kupa maçında takım halinde topun arkasına geçen kompakt bir sistem uygulayacağının ipuçlarını verdi. Şenol Güneş’in Bursaspor’u bu sezon muhtemelen 4-2-3-1 dizilişini temel alan bir anlayışı benimseyecektir. Prandelli’nin ise oyuna müdahale anlamında çok daha interaktif bir görüntü çizmesini bekliyorum. Sarı- kırmızılı takımın 4-2-3-1 ile 4-3-3 sistemleri arasında geçişler yapması benim için sürpriz olmayacak. Bu noktada özellikle Sneijder’in çok kilit bir role soyunacağı görülüyor. Yıldız futbolcu, hem forvet arkası pozisyonunda hem de 4-3-3’ün “kanat forveti” rolünde efektif biçimde katkı sağlayabiliyor. Sonuca yönelik fikrim, neticeyi kaliteli ayakların belirlemesinin kuvvetle muhtemel olduğu ve bu yüzden Galatasaray’ın bir adım önde görülmesi gerektiği. Gol sayısı üçün altında kalırsa, bu benim için beklenen bir sonuç olur.