Tahmin değiştirilmedi ama yüzde 7.50'lik enflasyon mucizelere bağlı

Alaattin AKTAŞ
Alaattin AKTAŞ EKO ANALİZ ala.aktas@gmail.com

Merkez Bankası TÜFE'de 2016 sonu için yüzde 7.50 olan enflasyon tahminini değiştirmedi. Başkan Murat Çetinkaya tarafından dün açıklanan yılın üçüncü enflasyon raporunda, yüzde 7.50'lik tahmin korundu. 2016 enflasyon hedefi de zaten yüzde 7.50 idi. 

Enflasyonda hedef ve tahmin zaman zaman farklı olabiliyor. Hedef, hükümet ile Merkez Bankası tarafından ortaklaşa kararlaştırılıyor; Merkez Bankası ise yıl içindeki gelişmelere dayalı olarak hedef sabit kalmakla birlikte farklı tahmin yapabiliyor. Ama bu yıl için şimdiye kadar hedeften farklı bir tahmin dile getirilmiş değil.

Ne var ki, yüzde 7.50'lik tahmini değiştirmemiş olmak da bu tahminin tutmasını sağlamak için yeterli bir adım değil. 

İkinci yarı için yüzde 3.73

Tüketici fiyatları yılın ilk yarısında yüzde 3.63 arttı. Merkez Bankası'nın sabit tuttuğu yıllık yüzde 7.50'lik tahminin tutması, ikinci yarıdaki artışın yüzde 3.73'te kalmasıyla mümkün. 

İkinci altı aydaki yüzde 3.73, gerçekleştirilebilir ama çok kolay gerçekleştirilebilir bir oran değil.

Yüzde 3.73 gerçekleştirilebilir; çünkü geçmiş yılların ikinci yarı ortalaması da bu düzeye yakın. Son on yıl ortalaması yüzde 4.05 düzeyinde.

Yüzde 3.73 çok kolay gerçekleştirilebilir bir oran değil; çünkü bu yıl ilk yarıda yüzde 3.63'le son on yıl ortalaması olan yüzde 4'ün altında kaldık kalmasına ama bunu TÜFE'de yüzde 24'e yakın ağırlığı bulunan gıdada fiyatların neredeyse hiç artmamış olmasına borçluyuz. Bu yıl gıda maddelerinin fiyatı ilk altı ayda yüzde 0.63 arttı, oysa önceki on yıl ortalaması yüzde 3.30'du. 

Gıdada yıllık artış tahmini yüzde 8 

Bir önceki enflasyon raporunda 2016 yılı gıda enflasyonu yüzde 9 olarak öngörülüyordu. Merkez Bankası Başkanı Çetinkaya, bu oranı revize ederek yüzde 8'e çektiklerini açıkladı.

Tek değişiklik gıda maddelerinin fiyatındaki artış oranında değil. Nisan ayındaki enflasyon raporunda bu yılki petrol fiyatı 40 dolar olarak esas alınmıştı. Dün açıklanan raporda petrol fiyatının 44 dolar olarak tahmin edildiği belirtildi.

Ayrıca nisan raporunda ithalat fiyatlarında yüzde 8.9 oranında bir düşüş beklendiği dile getirilmişti, bu oran yeni raporda yüzde 8.5'e çekildi. 

Yani bir yanda gıda maddelerinin fiyatı daha az artacaktı ve bu durum enflasyonu olumlu etkileyecekti, diğer yanda petrolün fiyatı artacak, ithalat fiyatlarındaki düşüş de yavaşlayacak, bunlar da enflasyon üstünde olumsuz etki doğuracaktı. 

Bu arada Başkan Çetinkaya, yakın dönemde işlenmemiş gıda fiyatlarında gözlenen yukarı yönlü hareketlenme ve tütün fiyatlarındaki ayarlamaların temmuz ayında enflasyonun belirgin şekilde yükselmesine neden olacağını, sonraki dönemlerde ise gıda fiyatlarında aşağı yönlü bir düzelme yaşanabileceğinin düşünüldüğünü vurguladı. 

Turizmdeki darboğazın da gıda maddelerinin fiyatında görece bir iyileşme sağlayacağına dikkat çekildi. Yüzde 8'lik gıda enflasyonu izah edilirken, "Gıda talebindeki turizm kaynaklı dönemsel azalışa bağlı olarak 2016 yılsonunda gıda fiyatları enflasyonunun bir önceki rapor dönemine kıyasla daha düşük gerçekleşeceği tahmin edilmektedir" denildi. Raporda, enflasyonla ilgili risklere değinilirken şu görüşlere yer verildi:

"Enflasyon tahminleri üzerinde yukarı ve aşağı yönlü riskler bulunmaktadır. Yakın dönemde döviz kurunda gözlenen hareketler maliyet kanalından enflasyon üzerinde yukarı yönlü risk oluşturmaktadır. Ayrıca, son dönemde bütçe harcamalarında gözlenen artışın bütçe dengesi üzerindeki etkisini telafi etmek için yapılabilecek olası kamu fiyat/vergi ayarlamaları yılın sonlarına doğru enflasyonu yukarı yönlü etkileyebilecektir. 

Öte yandan yakın dönemde yaşanan yurt içi gelişmeler güven kanalı ve turizm sektörü üzerinden talep ve enflasyon üzerinde aşağı yönlü riskler oluşturmaktadır."

Gıdadan yansıma 1.7 puan

Biraz önce de vurguladık; ilk altı aydaki yüzde 3.63'lük artış ve yıllık yüzde 7.50 için ikinci altı ayda kalınması gereken yüzde 3.73 gayet makul oranlar. Ama bizim, özellikle yüzde 3.63'lük ilk yarı artışını, bu dönemde gıdada yalnızca yüzde 0.63 artış olmasına rağmen sağlayabildiğimiz gerçeğini unutmamamız gerekiyor. 

Gıdanın TÜFE içindeki ağırlığı yüzde 23.68, kabaca dörtte bir. Şimdi gıdada yılın tümünde yüzde 8 artış bekliyoruz. Bu bir hedef değil, illa o düzeye çıkmak durumunda değiliz tabii ki, ama anlaşılan daha düşük bir gerçekleşme umudumuz da pek yok. Yani yılın tümü için yüzde 8'lik oran üstünden hesap yaparsak, ikinci yarıdaki gıda enflasyonunu yüzde 7.3 olarak almamız, bu düzeyde beklememiz gerekiyor. İkinci altı aydaki yüzde 7.3'ten toplam endekse yansıma da yaklaşık 1.7 puan olacak. 

Yani yılın ikinci yarısında gıda maddelerinin fiyatı yüzde 7.3 artarsa, diğer mal ve hizmetlerin fiyatı hiç değişmese bile TÜFE'ye doğrudan yansıma 1.7 puanı bulacak. Gıda maddelerindeki artışın pek çok mal ve hizmete dolaylı yansıması olduğunu göz ardı ettiğimiz halde böyle bir oran söz konusu.

Şu durumda ikinci yarı yılda gıda maddeleri dışındaki tüm mal ve hizmetlerin fiyatında yüzde 2 artışta kalınabilirse yıllık tahmin olan yüzde 7.50 tutacaktır. Gıda dışındaki mal ve hizmetlerdeki fiyat artışını yüzde 2'de tutmak da olanaksız değildir, ama pek mümkün de görünmemektedir.

Dolayısıyla daha önce de dile getirdiğimiz gibi yılın tümü için yüzde 7.50'lik enflasyon tahmini gerçekçi görünmemektedir ve hesapları yüzde 9.0-9.5 aralığına göre yapmakta yarar vardır. 

  catsbddbdbdbbd.jpg

 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar