Tamuğur, Bulgaristan ve Romanya'da tesis kuracak

Tomruk tedarikindeki istikrarsızlık 51 yıldır ağaç ürünleri imalatı yapan Tamuğur'a yurtdışında tesis kurma kararı aldırdı.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Ahmet USMAN

İZMİR - Yarım asırdır ağaç ürünleri imalatı yapan Tamuğur, hammadde tedariğinde yaşadığı sıkıntıları aşmak için bu yıl içinde Romanya ya da Bulgaristan'da ve ya her ikisinde tomruk işleme tesisi kuracak. 

Ağaç işleri sektörünün en büyük handikapının Türkiye orman varlığının ihtiyaca yanıt vermemesi olduğunu dile getiren Tamuğur Orman Ürünleri Limited Şirketi Sahibi Hüseyin Uğur, "Bu yüzden son yıllarda hammaddemizi yurtdışından getirmeye başladık. Rusya, Ukrayna, İsveç, Romanya ve Bulgaristan'dan alım yapıyoruz. Türkiye'de işçilik maliyetleri çok yüksek. Bu nedenle 2013 yılı sonuna kadar Romanya ya da Bulgaristan'da ya da iki ülkede birden tesisler kurarak imalatımızın yüzde 60'ını yurtdışına taşıyacağız. Bu bize ithalatta da katkı sunacak" dedi. 

200'e yakın firma Rusya'da tesis kurdu

Dört sene öncesine kadar Rusya'dan tomruk ithalatı yapılabildiğini ifade eden Uğur, şunları söyledi: "Fakat, Rusya, ham ürün ithalatına fon almaya başladı. Fonun miktarı da sürekli arttı. Böyle olunca biz Rusya pazarından çıkmak zorunda kaldık. 150-200 dolayında Türk firması Rusya'da tomruğu yarı mamul hale getirmek için fabrika kurdu. Biz uzak olduğu için Rusya'yı düşünmedik. Bulgaristan'da bir yer kiraladık. Romanya'da da üretim olabilir. Ürettiğimiz yarı mamulleri Türkiye'ye getireceğimiz gibi, dünyanın her yerine de satma şansımız var. İki ülke de AB üyesi olduğundan, bizim ufkumuzu da açacak." 

Bulgaristan'da 35 dönümlük yer kiraladıklarını vurgulayan Uğur, "Burada yapacağımız yatırımın miktarı 1 milyon euroyu bulacak. Tesiste ormandan aldığımız yuvarlak tomruğu ana ölçülere getirip, fırınlayıp, işlemeye hazır yani yarı mamul hale getirerek satacağız. Bunlar Türkiye'de son ürüne dönüşecek. Bu işler deneyim gerektiriyor. Orada ayrıca orman satın alacağız ve girdi fiyatlarımız belli olacak. Biz de teknolojiye, işçiliğe, ürün geliştirmeye ağırlık vereceğiz, yani asıl işimizi yapma fırsatı bulacağız. Rakiplerle eşitleneceğiz" diye konuştu. 

Yurtdışında ağaç temin etmek daha kolay

Dönem dönem, yurtdışında fiyat tutturulabilecek piyasa koşulları oluştuğunda ihracat yaptıklarını söyleyen Uğur, "Geçmişte BAE, Malta, İsrail'e ihracat yaptık. Şu an ihracatımız yok. Yurtdışında tesis kurmamızın sebeplerinden biri de yurtdışında ağacın temininin kolaylığı ve sürekliliği. Türkiye'de böyle değil" dedi.

Türkiye'de orman ihalelerinin açık artırmayla yapıldığını ifade eden Hüseyin Uğur, "Devlet sizin kapasitenize göre hammadde sağlamıyor. Üretilen ağaç, açık artırma ile satılıyor. Bu, sektörün büyümesi ve kurumsallaşmasına engel olan unsurlardan biri. Ürünü yarın kaça maledeceğinizi bilmiyorsunuz. Bir firmanın 3-4 tane iyi işi varsa, öbürü de iyi işler yakaladıysa ihalede çekişme artıyor ve fiyat çok ciddi miktarlara çıkıyor. Dünyada tesislerin kapasitesine göre arz vardır, bu sayede fiyat istikrarı sağlanır, siz de o hesaba kitaba göre iş yaparsınız. Biz, eğer stoklarımız yeterli değilse bir gün sonraya fiyat vermeye zorlanıyoruz" dedi. Türkiye'de Amerikan kapıların içindeki ahşap serenleri de ürettiklerini dile getiren Uğur, şöyle konuştu: 

İzmir'e de yeni bir tesis yapacak

"Çınarlı'daki tesisimiz 6 dönüm üzerine kurulu. Burası ahşap işleme üzerine Ege'nin en büyük fabrikalarından biri. Yıllık 15-20 bin metreküp ağaç işleme kapasitesine sahibiz. Mevcut tesisimiz İzmir'in yeni kent merkezi olarak planlanan bölgesinde kaldı. Burası arsa olarak çok değerli hale geldi. Bizim Pancar OSB ve Atatürk OSB'de yerlerimiz var. Atatürk OSB'deki küçük ama Pancar OSB'deki 10 dönümlük yerimiz bizim için yeterli görünüyor. Ayrıca Aliağa yolunda 21 dönümlük arsamız var. Burada olmaktan mutlu değiliz. Kısa vadede mevcut arazilerimizin birinde yeni bir tesis planlıyoruz. Bu tesisimiz yerini de günün koşullarına göre değerlendireceğiz." 

Ege'nin en büyük ahşap işleme tesislerinden

Sektöre 1962'de Manisa Gördes'te tren rayları için ahşap travers üretimiyle adım attıklarını belirten Uğur, "1969'dan beri İzmir'de faaliyet gösteriyoruz. Uzun yıllar masif ağaçtan yer döşemeleri, parke ve tavan kaplamaları (lambri) ürettik. Laminant parkelerin yaygınlaşmasının ardından ahşap kasa ve palet üretimine yöneldik. Bununla ilgili olarak da Tarım Bakanlığı'nın kontrolünde olan, ahşap ürünlerde ısıl işlemi düzenleyen ISPM-15 sertifikamızı aldık. Isıl işlem sertifikamız TR-554. Bu ihracatın olmazsa olmaz şartlarından biri. Isıl işlemden geçmeyen hiçbir palet, ahşap kasa ya da ahşap başka bir ambalaj ihracatta kullanılamıyor. Çınarlı tesisimiz Ege'nin en büyük fabrikalarından biri" diye konuştu.

Bu konularda ilginizi çekebilir