Türk futboluna nasıl bir devrim? (1)

Tuğrul AKŞAR
Tuğrul AKŞAR EKO-SPOR taksar@gmail.com

Milli takımlar teknik direktörü Fatih Terim 9 Ocak 2014’te Belek’te Süper Lig teknik direktörleriyle yaptığı toplantıda “Artık sorunları hepimiz biliyoruz. Teşhisten çok öteye gittik. Tedavi, hem de radikal bir şekilde tedavi gerekiyor. Hepimiz bunda birleştik. Söylemden ziyade eylem zamanıdır. Bize değişiklik değil, devrim lazım” dedi.
Soruna bir boyutuyla bakılıyor olsa bile, Fatih Terim’in dediği doğru. Gerçekten de Türk futboluna bir devrim gerekiyor. Ama bu devrim nasıl olmalı? Hoca bundan bahsetmemiş. Mustafa Denizli’ye göreyse, “Türk Futboluna devrim değil, reform lazım”

Türk futboluna devrim mi, yoksa refor mu lazım? Bu soruyu yanıtlabilmek için öncelikle futbolumuzun içinde bulunduğu sorunlara ana başlıklar halinde olsa da, bir göz atmakta yarar var. Çünkü bu belirlediğimiz sorunları nasıl bir yapılanmayla çözmemiz gerekecek, onun üzerinde durmamız gerekir. Mevcut yapı bu sorunları çözebilir mi? Bugünkü futbol yapılanmamız Türk futbolunu sportif, iktisadi ve mali olarak daha ilerilere taşıyabilir mi? Bu soruları yanıtlamamız gerekiyor.

İki bölüm olarak yayınlanacağımız bu yazımızın ilk bölümünde, Türk Futbolunun sorunlarını ele almaya çalışacağız. 

Gelecek hafta da, bu sorunlara ilişkin çözüm önerilerimizi sizlerle paylaşacağız.
Öncelikle Nedir Türk Futbolunun Sorunları?

Türk futbolunun bugün içinde bulunduğu kaotik ortam, mevcut sorunlara bırakın çözüm bulmayı, aksine sorunlara yeni sorunlar ekliyor. Çok kısaca üzerinde duracak olursak,

Türk futbolunun ana sorunları

1990’lardan sonra giderek parasallaşıp ticarileşen ve bunun sonucunda da endüstriyel bir karaktere bürünen futbol doğal olarak, Türk futbolunda da yapısal dönüşümlere yol açtı. Bu durum sonuçta, bazı sorunları da zaman içinde beraberinde getirdi. Bu sorunları ana başlıklarıyla ele alırsak;

• Kontrolsüz transfer/personel harcamaları, 

• Yetersiz kulüp tesisleri,

• Kulüplerin artan borçları, 

• Stadyumlarımızın eksiklikleri,

• Kurumsal yönetim yetersizliği,

• Sportif altyapıların eksiklikleri,

• Yanlış şirketleşme ve halka arzın yarattığı sorunlar,

• Örgütlenme sorunları (Yetersiz Kalan Dernekler Kanunu),

• Sportif rekabeti olumsuz etkileyen anti-futbol faktörlerinin varlığı, (teşvik, şike, şiddet vb.)

• Hukuksal ve yönetsel yetersizlikler,

• Futbolumuzun gelişimine katkı sağlayacak entelektüel çalışma yetersizlikleri,

• Kaliteyi artıracak rekabetçi dengenin yetersizliği,

• Yeni gelir kaynakları yaratma sorunu

Gibi konular karşımıza çıkıyor.

Örgütsel/yönetsel sorunlar

Futbol kulüplerimizin mevcut örgütsel yapılarının genel analizini yaptığımızda;

• Uzun vadeli kalıcı plan ve strateji yerine kısa vadeli günü kurtarmaya yönelik bir örgütsel yönetim yapısının bulunduğunu,

• Denetimden uzak bir başkanlık sisteminin egemen kulüp yönetim modeli olduğunu, 
• Kulüp denetimlerinin yetersiz ve ibra müessesesinin çalışmadığını, 

• Sorumluluktan uzak benmerkezci, ehliyetsiz yöneticilerden oluşan bir karar alma yapısının bulunduğunu, 

• Makro bakış açısından ve futbolun endüstriyel dönüşüm dinamiklerini yakalayabilecek yetenek ve kapasiteden uzak bir yönetim anlayışının olduğunu gözlemliyoruz.

Makro iktisadi ve mali sorunlar 

1. Türk Futbolunun Üç Temel Açığı

Kulüplerin genel konsolide mali tablolarını incelediğimizde, kulüplerimizde genel olarak; 
Kulüplerin dönen varlıkları, kısa vadeli borçlarını karşılamakta yetersiz kaldığı için istisnasız tüm kulüplerimizin işletme sermayesi açığı verdiklerini, 

Kulüplerin faaliyetlerini finanse edebilecekleri yeterli öz kaynaklara sahip olmamaları nedeniyle (özkaynaklar içinde “şişirilmiş olarak yer alan” Değer Artış Fonu- Mad.Dur.Varlık ve Bonservis değerleme bedelleri çıkartıldığında) Özkaynak açıkları bulunduğunu,
Kulüplerin mevcut hazır değerleri içinde yer alan nakit ve benzeri likit değerleri dikkate aldığımızda ise bunların toplam değerinin, kısa vadeli borçları karşılamakta yetersiz kalması nedeniyle Likidite açıklarının oluştuğunu görüyoruz.

2. Yanlış Transfer Politikalarının Neden Olduğu Sonuçlar

Süper Lig transferde net borçlu bir lig. Yani transfer gelirleri, transfer giderlerini karşılamakta yetersiz kalıyor.

• Transferde ithalatçı bir yapımız var. Oyuncu dışsatım gelirlerimiz, giderlerimizin sadece üçte biri kadar(%27). 

• Transferde net borçlu olmak, kulüplerimizde önemli finansal sorunları beraberinde getiriyor. Transfer gelir ve gider dengesindeki, gider fazlası durumu, süreç içinde kulüplerin borçlanmalarını artırıyor. 

• Bu kapsamda kulüplerimizin son beş yılda transfer açıklarının 226.7 milyon euroya ulaşması, kulüplerimizin transfer finansmanında yabancı kaynağa yöneldiğini ortaya koyuyor.

3. Hatalı Transfer Politikaları Kulüplerin Öz kaynaklarını Eritiyor

Bu durum ise, zaman içinde kulüplerin öz kaynak açıkları vermesine, transfer maliyetlerinin giderek artmasına, buna bağlı olarak ta, yıllar itibariyle kulüplerin likidite ve işletme sermayesi açıklarının büyümesine neden oluyor.

Bu durum da zaman içinde kulüplerimizin kümule zararlarını (açıkları)artırıp aktiflerini zayıflatacağı için rekabet güçlerini de geriletebilecek potansiyeli bünyesinde taşıyor.

4. Temel Finansal Rasyolarda Olumsuzluklar

• Kulüpler futbol faaliyetlerinden operasyonel kar elde edemiyorlar, 

• Konsolide futbol şubesi gelirleri, kulüplerin konsolide zararlarını karşılamakta yetersiz kalıyor,

• Konsolide giderlerin, konsolide gelirlere oranı UEFA Finansal Fair Play Kuralları’nın öngördüğü oranın üzerine çıkıyor. 

Kaynakların etkin kullanımı ve sportif performans sorunu

Türk futbolu sahip olduğu kaynakları etkin ve verimli kullanamıyor. Son on üç yıl içinde futbol gelirlerimiz astronomik (yüzde üç yüz oranında) artarken, sportif performansta gerek UEFA’da, gerekse FIFA sıralamasında 2000 yılının gerisine düşmemiz bu durumu bize açıkça gösteriyor.  Bu süreçte parasal gelirimiz artarken, sportif performansta aynı gelişmeyi gösteremeyişimiz futbolumuzda bir verimlilik ve etkinlik sorunu olduğunu da ortaya koyuyor. Yetmiş altı milyon nüfusa ulaşmamıza ve önemli sayılabilecek parasal gelire sahip olmamıza karşın, yetenek havuzumuzu iyi kullanamıyoruz. Yeni yetenek çıkartamıyoruz.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar