Türkiye ile Yunanistan arasındaki fark son 10 yılda lehimize gelişti

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Ali TOPÇUBAŞI / Topçubaşı Group

1954 yılında o zamanki adı ile Demir Çelik Birliği'ne üyelik ile başlayan rekabet,1981 yılında Yunanistan'ın birliğe kabulü ile aleyhimize gelişmeye başladı. Birliğe üyelik ile Yunanistan 2010 yılına kadar yaklaşık 300 milyar euro yardım alarak ekonomisine katkı sağlamıştır. Bu miktar Yunanistan'ın toplam milli gelirine yakındır. Ancak; Avrupa Birliği'nden alınan yardımlar, üretime, teknolojiye yöneltilmeyip, popülist politikalar sonucu olağanüstü fazla istihdama, gösterişe yönelik alt yapı yatırımlarına yönelince, ekonomi 2000 yılından sonra tıkanma alarmları vermeğe başlamıştır. Daha çok AB'yi kandırmayacağa yönelik hayali rakamlarla milli gelir ve diğer ekonominin tabloları ile ekonomi iyi gösterilmiş, bunun sonucu ekonomik sorunlar daha fazla hasır altına dayanamayınca, ekonomi çökmüştür. 110 milyar euroluk kurtarma paketine karşın, ekonominin temerrüde düşeceği anlaşılınca, AB diğer ülkelere de sıçramaması için tekrar kredi açma yoluna girmiştir.

Ülkemiz ile Yunanistan'ın 1950 yılından 2005 yılına kadar toplam milli gelir artışı yaklaşık aynı düzeylerde gerçekleşmiştir. Türkiye'nin nüfusu 1950'den günümüzde yaklaşık yıllık yüzde 2.2 artmıştır. Bu hızlı nüfus artışı fert başına milli gelirin hızlı artışını aşağıya çekmiştir. Nitekim, toplam milli gelir 1950-1960 döneminde yıllık ortalama yüzde 5.5 artarken fert başına gelir ancak yüzde 3.3 oranında artmıştır. Bu oran 1960-1973 döneminde toplam gelirde yıllık ortalama olarak yüzde 5.2, fert başına gelirde yüzde 3'e düşmüş, 1950-2000 döneminde ortalama toplam milli gelir yüzde 4.5, fert başına gelirde yüzde 3.3 artmıştır.

1950'lerin başında ülkemizin nüfusu 20.2 milyon, Yunanistan'ın nüfusu ise 8.7 milyon idi. Yani, ülkemizin nüfusu Yunanistan'ın nüfusundan yaklaşık 2.3 kat fazla idi.Yine aynı yılda iki ülkenin fert başına geliri yaklaşık aynı düzeyde iken, 2010'lara gelindiğinde uluslararası para fonu verilerine göre ülkemizde satın alma gücüne göre fert başına gelir 13 bin 51 dolar, Yunanistan'ın ise 29 bin 420 dolar olması beklenmektedir. Ancak, ülkemizdeki nüfusun son 60 yılda yaklaşık 53 milyon artmasına karşın, Yunanistan nüfusunun yalnızca 3.5 milyon artması iki ülkenin fert başına gelirleri arasında farka yol açmıştır. Eğer ülkemizdeki nüfus artış hızı 1950'den beri Yunanistan gibi yüzde 40 civarında artsa idi fert başına gelirimiz yaklaşık 35 bin 600 dolara yükselirdi.

Bu yüzden Uluslararası Para Fonu IMF'nin satın alma gücü verilerine göre Türkiye, dünyanın 16'ncı büyük ekonomisi olurken, Yunanistan 35'inci sıraya gerilemiştir. Yine dünya bankası verilerine göre Türkiye'nin toplam dış borcu 271 milyar dolar iken, Yunanistan'ın borcu 600 milyar dolara ulaşmıştır

2001 yılından itibaren Kemal Derviş ile uygulanmaya başlayan güçlü ekonomiye geçiş programın devam ettirilmesi, ekonomik rasyoları sağlamlaştırmıştır. Türkiye'nin bütçe açığının milli gelire oranının AB rasyoları olan yüzde 6'nın aşağısında yüzde 3.5'lere inmesi, kamu borcunun toplam milli gelire oranının yine AB rasyosu olan yüzde 60'ın oldukça altında yüzde 42'lere inmesi sevindiricidir. Bu oranlar bütçe açığı olarak Yunanistan da Yüzde 10 un üzerinde, toplam kamu borcunda ise yüzde 142'lere çıktığını hatırlatalım.

2011 yılı ilk çeyrekte Türkiye'nin milli geliri dünya da en hızlı artarak yüzde 11 gibi rekor düzeyde olurken,Yunanistan da yüzde 4.8 gibi küçülme olmuştur. Rekor düzeyde artan milli gelirin işsizliği azaltacağı şüphesizdir. Geçen yıl işsizlik oranları bizden az olan Yunanistan'ın bu yıl bizde ortalama olarak beklenen yüzde 10.5 işsizlik oranını aşarak şu anda yüzde 16.2 olan oranın yüzde 18'lere kadar yükselmesi beklenmektedir.