Türkiye'nin makinecileri büyük fırsatın anahtarıdır

Rüştü BOZKURT
Rüştü BOZKURT BUZDAĞININ DİBİ rustu.bozkurt@dunya.com

Hannover Fuarı'nda Almanya ve ABD buluşmasının perde önünde gözüken yüzü ile perde arkası arasında derin farklılıklar hepimizi ilgilendiriyor. Farklılığı analiz etmeden “seçkin ABD” ya da “Endüstri 4.0” inisiyatiflerini anlamamız zor. Zor olmasına zor ama, bu yazının  merkez düşüncesi o değil: Bu yazıda, Türkiye makinecilerinin geniş katılımla kendilerini  hissettirdikleri Hannover Fuarı'nın “başrol oyuncusu” olabilmelerinin koşullarını tartışacağız.

Makinecilerimimizin beş temel sorunu, uygun altyapı ve coğrafi konumlanma, etkili iletişim ve bilgilenme örgütlenmesi, makine üretim stratejisi, geliştirici teşvik mekanizmalarının oluşturulması; geri bildirim, ödünsüz gözetim ve denetim ihtiyacıdır.

Uygun altyapı ve konumlanma

Türkiye makinecilerinin üretme, yaratma ve yenilik heyecanlarının zenginlik üretimine dönüşmesini istiyorsak, işe uygun yer seçimi ve altyapısı tahsisinden başlamalıyız. Girişimci insanımızın kıt sermayesini taşa, toprağa, demire ve betona bağlamasına gönlümüz razı olmamalı. Hızla yeni nesil OSB'ler üretmeli, onlaran altyapılarını dijital teknolojilenin ihtiyaçlarına göre donatmalıyız. Bu hazır altyapıları, üretim-odaklı mülkiyete dayalı, uzun dönemli düşük bedellerle tahsis etmeliyiz.

Doğru coğrafi konumlanma, birbirlerini ileriye ve geriye doğru besleyen bağlantıların kurulması ve etkin ağların oluşturulmasının uygun çözümünün ilk adımıdır. Mekân sorunlarını minimize eden uygulamaları hayata taşıyamazsak, Türkiye' nin makinacılarından  mucize yaratmalarını beklememiz hem haksızlık olur, hem de adaletsizlik.

İşbirliklenine, ortaklıklara, yurtiçi ve yurtdışı partnerlerle eşleşmeye uygun, sinerji yaratacak kümelenmeleri kolaylaştıran yerleşim yeri tahsisi; Hannover Fuarları'nın başrol oyuncusu olabilmenin yollarından biridir. Sanayinin yaygın ve yoğun olduğu alanlarda yeni nesil ihtisas OSB'lerini hemen hayata taşınmalıyız. Toptancı bir mantıkla geliştirilen kararlarla, gelişmekte olan bölgelerde makine üretimi yapılmasını istemek, topu taca atmaktan başak anlam ifade etmez. Ayakları yerde olmayan beklenti yaratmak, sektöre yapılabilecek büyük kötülüktür, asla unutmayalım.

Etkili iletişim ve bilgilenme

Bir ülke makinecileri kendi çabaları ve hakkını yemeden söyleyelim, tam ve doğru olmayan desteklerle, bir yerlere geldi. Bugün makinecilerin ivedi sorunu, “Endüstri 4.0” aşamasına hızla uyum sağlayacak önlemler almaktır: Önlemlerin ilk sırasında da doğru bilgilenme mekanizmaları yer almalıdır. 

Kaynak israf etmeden uyum sağlamak için önce sektörün envanterini yapmalıyız. Net bilgi olmadan etkin koordinasyon olmaz. Etkin koordinasyon olmadan, güçlerimizi doğru yerlere  ve doğru zamanlarda odaklayamaz, birbirimizin ayaklarına kurşun  sıkan kasaba bilinçsizliğinden kurtulamayız.

Dünya genelindeki ve ülkemiz özelindeki gelişmeler için net bilgi üreten dinamik envanter sorununu çözemezsek, rekabet alanlarının keşfi, yapılacak işlerin tanımlanması ve etkin iletişim kurulması da kör topal yürür; yaratmamız gereken sonuçların gerisinde kalırız. Ülke içinde ve dışında doğru partnerlerle eşleşmeler yapılamaz; iş yerlerini rekabet edebilir ölçeklere ulaştıramaz, rekabet edebilir teknolojilerle donatılamaz, rekabet edebilir yönetişim kalitesi de yakalanamaz.

Makinecilerin etkili iletişim ve bilgilendirme örgütlenmesi yapmaları, gelişmeleri hızlandıracak temel güçtür; iletişim konusu proje-odaklı ele alındığında çözümler üretmenin potansiyeli yüksektir.

Makine üretim stratejisi

Türkiye'nin makinecileri, siyasi iradenin ve sivil inisiyatiflerin aktif katılımıyla makine sektörünü geliştirme stratejisi belirlemelidir. Belirlenecek strateji, yerli makina alımındaki örcelikleri, makine imalatında kullanılan girdilerdeki yerli ve ithal oranlarının dengelerini gözeten, yaratmak istediği farkı iyi tanımlayan bileşenlere dikkat etmelidir.

Tutarlı bir felsefe, hayatın öz gerçeklerini dikkate alan bir strateji, işleri tam, doğru ve düzgün yapabilmenin anahtarıdır. Başta makine üretim sektöründe yer alan insanlarımız, siyası irade, bürokrasi, sivil inisiyatifler, yaygın ve yerel medyada bu alanda kalem oynatan ve söz söyleyen herkes, makina üretme felsefemizin ve stratejimizin ne olduğunu ortak kavram ve terimlerle açıklayabilen bir uzlaşılmış meşruiyet  dili oluşturmalıdır.

Geliştirici teşvik mekanizması

Türkiye'nin makinecilerinin etkili olmaları, teşvik sistemlerine sıkı sıkıya bağlıdır. Bu açıdan bakıldığında:

. Teşvik sisteminin öncelikli hedefi, makine üreticilerini yurtiçi ve yurtdışı haksız rekabetten koruyan, serbest ve adil piyasada şans eşitliği yaratan karar ve kurumları içermelidir.

. Teşvik sistemi, sadece dönüştürme maliyetlerini değil, işlem maliyetini de dikkate almalı, örneğin başka ülkelerin Eximbank ve benzeri kurumlarla sağladığı destekleri karşılayan yapılar oluşturmalıdır.

. Yurtiçi makine alımlarında, yerli alımı özendirmeli, gelişme süreçinde üreticinin Ar-Ge ve inovasyon için kaynak ayırabilmesinin olanakları yaratılmalıdır.

Daha bir dizi ayrıntıyı içermesi gereken teşvik sistemi de proje-odaklı ele alınmalı, asimetrik  gelişmelere yanıt verecek proje-oraklı teşvik mekanizmaları oluşturulmalıdır .

Geri bildirim, ödünsüz gözetim ve denetim

Makine üretiminde istediğimiz yere gelebilmemiz için belirlenen stratejilerin, tasarlanan mekanizmaların işleyişi, üreticilerin refleksleri ciddi bir geribildirimle izlenmeli, sapmalar ödünsüz gözetim ve denetimlerle düzeltilerek ilerlenmelidir.

Siyasi irade, bürokrasi, üreticiler Almanya'nın “Endüstri 4.0” projesini nasıl ele aldığı incelerse iş yapma metodu için yeni keşiflere ihtiyaçları olmaz.

Hannover Fuarı benim için öğretici bir gözlem oldu. Adnan Dalgakıran, Sevda Kayhan Yılmaz, Kutlu Karavelioğlu, Süfyan Emiroğlu, Ali Eren ve Türkiye'nin makinecilerini uluslararası eleklerin üstüne taşımak için canla başla çalışan yönetimdeki diğer dostlar içtenlikli teşekkürü hak ediyor. Eli taşın altında olmayan bir dış gözlemci olanak, yanılabilme özgürlüğümü kullanıyor, bildiklerimi paylaşıyorum; eksiğimi tamamlayan ve yanlışım varsa düzeltenler gerçek dostumdur. Genellemelerimi eleştirenler düşüncelerimi zenginleştirir,

Bu benim hayat ilkemdir.

 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar