Yarı finalin röntgeni ve Avrupa ligleri

Cem TOP
Cem TOP SPOR ANALİZ cem.top@dunya.com

 

 

top-001.jpg

 

32 takımla başlayan Dünya Kupası’nda son dört takımın kıyasıya mücadele edecekleri yarı final safh asına geldik. Bugüne kadar aralarındaki rekabete başka bir kıtadan milli takım karıştırmayan Avrupa ve Güney Amerika yine baş başa kaldılar. Avrupa’yı temsilen Almanya ve Hollanda, Güney Amerika’yı temsilen Arjantin ve ev sahibi Brezilya rakiplerini eleyerek finale çıkmak için ter dökecekler. Turnuva evvelinde otoriteler tarafından favori gösterilen takımlara bakılacak olursa, yarı finalde büyük bir sürpriz gördüğümüz söylenemez. Grup aşamasında pek çok sürpriz yaşanmasına karşın, ilerleyen maçlarda favoriler kendilerinden beklenen sonuçları almaya başladılar. Bu noktada dikkat çeken, son 16’dan itibaren kalecilerin parlak performansları ve zaman zaman takımları adına kurtarıcı olarak öne çıkmaları oldu. 2014 Dünya Kupası bir anlamda kalecilerin vitrine çıktığı bir turnuva olmuşa benziyor. Bunu en net biçimde organizasyon sonrası yapılacak transferlerde göreceğiz. Bazı eldivenler şimdiden büyük kulüplerle anlaşma sağladılar bile. 

Kupada yarı finale uzanan dört takımı incelediğimizde ortaya enteresan sonuçlar çıkıyor. Bu yazımızı Dünya Kupası’ndaki yarı finalistlerin takım yapılarına ayırdık. Bu noktadan hareketle evvelce değindiğimiz milli takım–kulüp takımı dengesinin önemine çok daha net biçimde vurgu yapabileceğiz ama öncesinde yarı finalde oynayacak dört ekibin koşu mesafelerine kısaca değinelim. Bu aşamaya beşer maç yaparak gelen ekiplerden en çok mesafe kat edeni Almanya olmuş. Panzerlerin beş maçta ulaştıkları mesafe 577 kilometre. Hatırlanacağı gibi söz konusu beş maçın sadece bir tanesi uzatmalara gitmişti. Almanya’yı 574 kilometre ile Hollanda takip ediyor. Onlar da bir kez 120 dakika oynamak durumunda kaldılar. Bu iki ekibin arkasında 548 kilometre ile Arjantin’i görüyoruz. Tangocular da İsviçre karşısında uzatma oynamışlardı. Son sırada Şili’yi penaltılarla elerken 120 dakika efor sarf eden Brezilya 534 kilometre ile geliyor. Görüldüğü üzere koşu mesafeleri bakımından Avrupalılar, Güney Amerikalılara ciddi bir fark atmış durumda. Arjantin ve Brezilya teknik becerileriyle rakiplerine karşı koşu açığını kapattılar desek bile bu noktadan sonra Arjantin Di Maria’dan, Brezilya Neymar’dan yararlanamayacak. Üstelik hem Almanya hem Hollanda kendi özel yıldızları olan takımlar. Dolayısıyla Arjantin ve Brezilya’nın fizik mücadelede işleri çok kolay olmayabilir. 

Gelelim, milli takımlara kulüp takımları üzerinden bakmanın anlamlı sonuçlar verdiği yere. Yarı finalist dört takımın 23 kişilik kadroları (toplam 92 oyuncu) lig bazında değerlendirmeye tabi tutulduğunda birincilik Bundesliga’da. Yarı finale gelen 92 oyuncudan 21 tanesi Almanya’da oynuyor ve dahası 16 tanesi Alman. (Yüzde 76 yerli, yüzde 24 yabancı) Brezilya’dan Dante ve Luis Gustavo, Hollanda’dan Robben, Verhaegh ve Huntelaar Bundesliga’da oynayan isimler. İkinci sırada kupada büyük hayal kırıklığı yaşayan İngiltere’nin Premier Ligi var. Yarı finaldeki 19 isim İngiliz kulüplerinde boy gösteriyor ve doğal olarak aralarında İngiliz oyuncu bulunmuyor. Amiyane tabirle parayı bastırıp alıyorlar. Üçüncü sırada 13 futbolcuyla İtalya Ligi Serie A var. Onlar da nitelikli oyuncuya para dökmekten kaçınmayan ülkelerden. Dördüncülükte Hollanda Ligi Eredivise’yi görüyoruz. Yarı finalist 92 futbolcudan 10 tanesi Hollanda liginde forma giyiyor ve tamamı Hollanda vatandaşı. Bunun açılımı şu; Hollanda kulüpleri asla dünya yıldızlarını en verimli çağlarında kollarından tutup getirecek kadar zengin olmadılar ama hatırı sayılır yıldızları kendi bünyelerinden yetiştirmeyi başarıyorlar. Daha sonra 8 oyuncuyla İspanya/La Liga geliyor. Fransa Ligue 1 ise yarı finalde 4 oyuncuyla temsil ediliyor. Bu noktada hemen söyleyelim 92 yarı finalist futbolcudan 2’si de (Wesley Sneijder ve Dirk Kuyt) Süper Lig’de forma giyiyor. 

Brezilya ve Arjantin milli takımlarının bu açıdan durumları çok önemli bir noktaya işaret ediyor. 23 kişilik Arjantin kadrosunun 20’si ülke dışında futbol oynuyor. Meksika’nın Monterrey kulübünde forma giyen Basanta’yı saymazsak bu 20 oyuncunun tamamına yakını Avrupa liglerinde. Benzer biçimde Brezilya milli takımının 23 kişilik kadrosunda Brezilya’da forma giyen oyuncu sayısı sadece 4. Yukarıda da değindiğimiz gibi Hollanda milli takım kadrosundan 10’u Hollanda liginde ter dökerken, 13 futbolcu ise Avrupa’nın kayda değer liglerine dağılmış durumda. Bu noktada milli takımdaki 23 futbolcusundan 16’sı Bundesliga’da forma giyen Almanya farklı gibi görünse de aslında Bundesliga dünyanın en rekabetçi birkaç liginden biri ve profili itibariyle Hollanda, Brezilya ve Arjantin liglerinden epeyce yüksekte. Deyim yerindeyse “yarı finale yükselen takımların röntgenini çekmeye çalıştığımız” bu yazı, aslında kupanın başladığı günden bu yana aralıklarla değindiğimiz konuların ve yaptığımız çıkarımların bir sağlaması gibi oldu. Sanıyorum mesele dönüp dolaşıp hep şu saptamaya dayanacak: “Yabancı futbolcuyu ister serbest bırak, ister kısıtla. Üst düzey oyuncu yetiştirebiliyor musun yetiştiremiyor musun? Dünya futbolundaki yerini bu sorunun yanıtı tayin edecek.”

Türkiye liglerinden haberler

- Galatasaray’da sezon içinde bekleneni veremeyen isimlerden biri olmasına karşın Emre Çolak için birçok kulüp sarı-kırmızılı kulübün kapısını çalmak üzere. Emre’ye yurt içinden lige yeni yükselen Mersin İdman Yurdu öncelikle talip. Mersin İdman Yurdu Teknik Direktörü Rıza Çalımbay ısrarla Emre’yi isterken, genç yıldız ise yurt dışında tecrübe kazanmak amacında. Almeira ve CSKA Moskova’nın da Emre ile ilgilendiği gelen haberler arasında.

- Cezayir Milli Takımı Dünya Kupası’ndan elendikten sonra kısa bir tatile çıkan Trabzonspor’un yeni hocası Vahid Halilhodzic’in bordo mavili yönetime taleplerini ilettiği belirtildi. Trabzonspor yönetiminin Halilhodzic’in Cezayir Milli Takımı'ndan transfer edilmesini istediği Abdelmoumene Djabou ve Madjid Bougherra’ya teklif yapacağı öğrenildi.

- Spor Toto Süper Lig ekiplerinden Gaziantepspor, 3 futbolcuyu renklerine bağladı. Kırmızı-siyahlılar, Hatayspor’un sağbek oyuncusu 22 yaşındaki Barış Yardımcı ile 4 yıllık, Torku Konyaspor’da forma giyen Almanya doğumlu santrfor 25 yaşındaki Semih Aydilek’le 1 yıllık, Norveç’in Rosenborg takımında forma giyen Nijerya doğumlu John Chibuike ile de 4 yıllık sözleşme yaptı.

- Fenerbahçe’de Aykut Kocaman döneminde büyük umutlarla Juventus’tan 7 milyon Euro’ya transfer edilen ancak bekleneni verememesi nedeniyle geçtiğimiz sezon Fransa’dan Bastia’ya kiralanan Milos Krasic, sarı-lacivertli kulübe yine sorun çıkarttı. Çin ve Arap ülkelerinden gelen teklifleri reddeden oyuncu, Fenerbahçe’den aldığı yıllık ücretin beşte biri düzeyinde teklifler geldiğini ve bunu kabul etmesinin mümkün olmadığını söyledi.

- 39 yıllık aranın ardından tekrar Süper Lig’e yükselen Balıkesirspor, Braga’dan Nuno Andre Coelho ve Gençlerbirliği’nden Ante Kulusic ile resmi sözleşme imzaladı. Savunmasına iki önemli takviye yapan Ege temsilcisinin transferi Ante Kulusic, twitter hesabından yaptığı açıklamayla Süper Lig’in yeni ekibine 3 yıllık imza attığını duyurdu. Balıkesirspor da yaptığı açıklamayla 28 yaşındaki futbolcularla 3 yıllık anlaşma sağlandığı bilgisini kamuoyu ile paylaştı.

 

 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Derbi kadar zor 03 Mart 2016
Düğüm çözülecek mi? 25 Şubat 2016
Skandalın daniskası 23 Şubat 2016
Maçın şifresi: Savunma 18 Şubat 2016
Öp Quaresma’nın elini 16 Şubat 2016
Taktik savaşı 11 Şubat 2016
Maça geç kaldılar 09 Şubat 2016
Ciddiyet şart 02 Şubat 2016