Yeni pazarlar...
Zorlu Holding CEO’su Sayın Ömer Yüngül yeni ihracat pazarları için hedeflerin, milli gelirleri 5 bin ABD Doları'nın üzerinde olan ülkeler olması gerekir demiş. Buna gerekçe olarak da geleneksel ihracat pazarlarımız olan AB ülkelerinine olan ihracatımızın daralmasını ve yine bu ülkelerde krizin yeni başladığını ve daha yedi sekiz sene süreceğini belirtmiş. Afrika’nın sadece Kuzey Afrika olarak algılanmasına da karşı çıkarak, kara kıtanın diğer ülkelerinde olmamız gerekliliğini vurgulamış. Pazar çeşitlemesinin önemi vurgulayan bu açıklamayı yapmadan önce, mutlaka derinlemesine araştırma yaparak bilgi topladıklarına ve değerlendirme yaptıklarına eminim.
Türkiye İhracatçılar Meclisi tarafından her yıl yapılan, ilk 1000 ihracatçı araştırmasıyla yayınlanan verilerin tiryakisiyiz. Özellikle ilk 100 ihracatçının performanslarını ve o yıl yapılan Türkiye ihracatına etkilerini ve yerlerini analiz ediyoruz. Vestel grubu bu listedeki güzide yerini hep koruyor ki dış piyasalarda karşılaştığımız ürünleri ve oralarda duyduklarımız bu yerlerini, bilgi, beceri ve gayretle elde ettiklerini vurguluyor.
Niyetimiz Vestel grubuna övgü düzmek değil amma “Marifet iltifat bekler “ diyerek bunları yazdık. Niyetimiz büyük olanların işlerini şansa bırakmadan planlı, ölçülü, araştırma verilerine dayalı yaptıklarını vurgulamak.
2013 yılı Türkiye ihracatının %32.62’sini ilk 100 ihracatçı yapıyor. İlk 1000 ihracatçının payı ise %59.5. Başka bir ifade ile ihracatımızın %60’ını büyük işletmeler yapıyor. Geriye kalan 60 binin biraz üzerindeki tüm ihracatçıları KOBİ saysak bile, yapılan ihracatın %40’ını gerçekleştirdiklerini görüyoruz. TOBB seminerleri çerçevesinde bir araya geldiğimiz ve Türkiye'nin dört bir yanından gelen iş dünyasının temsilcileri ile yaptığımız sohbetlerde, sunumlarımızdan yansıyan bu rakamların, biraz şaşkınlık taşıyan bir ilgi ile tartışıldığını görüyoruz.
Küresel çapta, ekonomik büyüklük olarak 17. sırada olduğu vurgulanan ülkemizin, dünya ihracatçı ülkeleri arasında 31. sırada olduğunu duymak biraz daha ilgi uyandırıyor. Ayrıca, dünyanın ilk 15 büyük ihracatçısı ülkelerden 8 tanesinin, en çok gıda ihraç eden ilk 15 ülke içerisinde olması daha da çok ilgi çekiyor.
Bu vurgulamaları öne çıkartmamızdaki gerekçe, belli yerlere gelebilmek için plan, öngörü, araştırma, veri toplayıp değerlendirme ve veriyi kullanılabilir bilgiye çevirmek gerektiğidir. Büyükler bunu pekala yapıyorlar ve başarılı oldukları da ortada. İster ülke temelinde, isterseniz işletme temelinde ele alın, yapılması gerekenleri gerektiği gibi yapmaz ve kopyacılıkla yetinirsek, geçeceğimiz yollar başkalarının ayak izleri ile dolu olacak ve atı alan Üsküdar'ı çoktan geçmiş olacak. Konya büyüklüğünde ve İstanbul nüfusunda olan Hollanda’nın, küresel ihracat sıralamasında 571 milyar ABD Doları ile 5. sırada ve toprak fakiri olmasına karşın, gıda ihracatçıları sıralamasında 87 milyar ABD Doları ile 2. sırada olması, sanayinin yanında ticaretin de önemini vurguluyor.
İşin anahtarı ise veriyi bulup kullanılabilir bilgiye çevirdikten sonra, nasıl fayda sağlayabileceğimizin planlı uygulamasına girebilmek.