Yılın ilk iyimserlik atağı

Taner BERKSOY
Taner BERKSOY EKONOMİ DÜNYASI tberksoy@pirireis.edu.tr

Geçtiğimiz hafta önemli gelişmeler oldu. Bunların pek çoğu beklentilerin iyimserlik yönüne kaymasını sağladı. Risk iştahı yükseldi. Sonuçta, hem ulusal hem de küresel piyasalarda, sermaye piyasası tabiriyle, ‘ralli’ yaşandı. 

Aslında yılbaşından bu yana iyimserlik atağını uyaran gelişmeler yaşandı. Örneğin, ABD’den gelen haber ve beklentilerin olumlu olmayı sürdürmesi canlanmanın sürdüğü sinyalini verdi ABD Merkez Bankası’nın ne dediğini ve bunun ne anlama geldiğini anlama ve yorumlama çabaları devam etti. FED’in geçen Aralık ayı sonunda yaptığı toplantının tutanakları açıklandı. Birçok yorumcu beklenen faiz yükseltilmesine ilişkin yeni bir bilginin söz konusu olmadığını söylese de bazı anlam ve niyet değerlendirmeleri yine yapıldı. Örneğin, faiz yükseltmek için en yakın tarihin Nisan ayı olacağına ilişkin spekülasyonlar yapıldı. Ancak, bu değerlendirmeler faiz artışının muhtemel tarihinin 2015 yılının ilk yarısı sonu olacağına ilişkin genel kabulü değiştirmedi. ABD bağlamında esas etki yine istihdam alanından geldi. Hafta ortasında açıklanan veriler özel kesim istihdamının beklenenin ötesinde arttığını gösterdi. Bu olumlu bir gelişme olarak algılandı. Esas beklenen haber sonradan geldi. Tarım dışı istihdamın beklenen tempoda arttığı anlaşıldı. Doğal olarak bütün bu gelişmeler işsizlik oranına yansıyacak. İşsizlik oranının yüzde 5.5 civarına inerek 2008’den bu yana en düşük düzeyine gerileyeceği tahmin ediliyor. ABD’den gelen veri ve haber akışının olumlu olmaya devam etmesinin ralliyi besleyen en önemli etkenler arasında yer aldığı söylenebilir. 

Bu arada başka coğrafyalarda da iyimserliği besleyen gelişmeler yaşandı. Örneğin, Çin’de enflasyonun sekiz aydan sonra ilk kez yükselmesi “burada da mı deflasyon” kaygısını gidermiş gibi görünüyor. Yükselme dozunun çok ufak olması sonucu değiştirmiyor. Kasım ayında yüzde 1.4 olarak ölçülen enflasyonun Aralık ayında yüzde 1.5 düzeyine çıkmasının iyimserlik rallisine katkı yaptığı anlaşılıyor. 

Petrol fiyatlarında yukarı yönlü hareketin yarattığı ilk düzeltme hareketi de benzer bir sonuç üretti denilebilir. Düzeltme hareketi hem çok canlı olmadı hem de kısa sürdü. OPEC’in ham petrol üretimini kısmaya yanaşmayarak bu düzeltme refleksine destek vermemesi yükselir gibi olan fiyatın yeniden düşmesine neden oldu. Bu hareketler petrol fiyatlarındaki düşük düzeyin daha uzun süre korunacağı öngörüsünü güçlendirdi ve ralliye katkı yaptı. ABD ve çevreden gelen iyi haberlere ek olarak Avrupa’daki gelişmelerin ralliyi başlatan en önemli etken olduğunu söylemek mümkün. Kimilerinin yaşanan iyimserlik atağına ‘Draghi rallisi’ demesinin nedeni de bu olumlu gelişmeler. Avrupa Merkez Bankası’nın (AMB) 22 Ocak toplantısında varlık alım programını açıklayıp, parasal genişleme sürecini fiilen başlatacağı beklentisi zaten güçleniyordu. AMB Başkanı Draghi yaptığı bir açıklamada sadece söz konusu varlık alım programının başlama işaretini vermekle kalmadı, bu programa devlet tahvili alımının da katılacağını söyleyerek beklenenden daha radikal bir parasal genişlemenin kapısını araladı. Bu çerçevede 500 milyar euro tutarında bir alım programı seçeneğinin tartışıldığı, AMB’nin riski dağıtacağı, ülke Merkez Bankalarının da tahvil alımı yapabileceği gibi bilgiler ortalığa yayıldı. 

Parasal genişleme hakkında bazı beklentiler vardı tabii ama Draghi’nin yaptığı açıklama ve ardından gelen haberler piyasaları tam anlamıyla zıplattı denebilir. Sonuçta, uzun süredir gündemde olan parasal genişleme yönünde somut adımlar atıldığı, parasal desteğin başlatılacağı, deflasyon riskine karşı güçlü adımlar atılacağı, Avrupa’nın büyümesinin hızlandırılacağı yönündeki beklentiler daha da güçlendi. Piyasa oynaklığı ve risk algısını ölçen VIX indeksi hafta başındaki 22 düzeyinden hafta sonunda 17 ye geriledi. 

Draghi rallisi ile birlikte mali piyasalarda hızlı hareketler oldu. Yayılan iyimserlik özellikle gelişmekte olan ülke piyasalarında etki yarattı. Döviz kurları düştü, hisse senedi ve tahvil piyasalarına girişler oldu, borsalar yükseldi. Şimdi keyifler gıcır ama bu rallinin ömrünün ne olacağını sorgulamaya başlayanlar da var.  Coşkulu olduğu gözlenen ralli sürecinin canlılığını hala koruyan, kaygı verici olmaya devam eden risklerin üstünü örtüğü gözleniyor. Bakalım uyanış ne zaman ve nasıl olacak.

 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Ekonomi kıskaçta 20 Aralık 2018
Normalleşme mi? 06 Aralık 2018
Kur’u temizleme 25 Ekim 2018
Yeni bir durgunluk mu? 18 Ekim 2018
Zaman mı kazanıyoruz 11 Ekim 2018
Tedbir gerekirdi 04 Ekim 2018
2019 yılı kritik 13 Eylül 2018
Adını koymadan 06 Eylül 2018